Jeopolitik ve RSS üzerine

Dr. Duygu Çağla Bayram Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: PTI

RSS, yani Rashtriya Swayamsevak Sangh, Türkçe karşılığı ile Ulusal Gönüllü Organizasyonu, Hindistan'ın en güçlü siyasi örgütü.

Ve en büyük hedefi, Hindistan'ın Güney Asya'yı birleştirmesi.

1925 yılında kurulan RSS, Hindistan'da etkili bir güç.

RSS'ye göre amacı, İngiltere ve Babür İmparatorluğu gibi yabancı güçler tarafından yüzyıllarca süren "boyun eğdirme" sonrasında kaybedilen ulusal gururu yeniden canlandırmak.

RSS, Hindistan'ın iç bölünmeler ve Hindu toplumundaki zayıflık nedeniyle fethedildiğine inanıyor.

Bu yüzden gücü, birliği ve güçlü milliyetçiliği vurguluyor.

Toplumu Hindu kültürü temelinde yeniden şekillendirerek ve Hint tarihine duyulan gururu yeniden tesis ederek ulusal birliğe ulaşmayı umuyor.

RSS, Hindistan'ın dini çeşitliliğini yönetme konusundaki laik Nehruvian (Nehru felsefesi) görüşüne katılmıyor.

Görüşleri hem yoğun destek gördü hem de yoğun eleştirilere maruz kaldı.

Ancak iktidardaki Bharatiya Janata Partisi BJP ile yakın ilişkisi nedeni ile RSS Hindistan'da son derece etkili.

Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Kabinesinin büyük bir kısmının RSS geçmişi var.

RSS, çalışmalarını genellikle ülke içinde yoğunlaştırsa da jeopolitikle de ilgileniyor.

Hindistan'ı Güney Asya'da baskın kültürel güç yapmayı umuyor.

Peki, RSS dünyayı nasıl görüyor?
 

 

Realism 

RSS uluslararası politika konusunda karamsar bir bakış açısına sahip.

MS Golwalkar gibi ilk liderleri, uluslar arasındaki çatışmanın kaçınılmaz olduğuna ve yalnızca en güçlü olanın hayatta kalacağına inanıyordu.

Dolayısıyla Hindistan gibi ülkelerin hayatta kalmak ve gelişmek için güçlü bir askeri güç geliştirmesi gerekiyor.

"Gücü elinde bulunduran istediğini yapar" (jiski lathi, uski bhains) Hint atasözü, Hindistan'da RSS gibi grupların görüşlerini özetliyor.

Diğer güçlü ulusların gücüne ve kuşkusuna odaklanma, Hindistan'ın yabancı istilalarla dolu geçmişinden kaynaklanıyor.

Golwalkar gibi RSS ideologları da Hindistan'ın ülkelerle yalnızca kendi çıkarlarına göre ittifak kurması gerektiğine inanıyordu.

Bu, "stratejik özerklik" ve herhangi bir ülkeye bağımlılıktan kaçınma konusundaki Nehruvian vizyonuna genel olarak benziyor.
 

Golwarkar.jpg
Golwalkar

 

Ulusal güç

RSS ulusal güce odaklanırken askeri güç kesinlikle ulusal gücün bir parçası, ancak ulusal güç yalnızca silahlardan ibaret değil.

RSS'nin bir simgesi olan VD Savarkar, Mahatma Gandhi'nin şiddet içermeyen odak noktasına karşıydı.
 

Savarkar.jpg
Savarkar

 

RSS liderliği, hükümetin Çin gibi ülkelere karşı Hindistan'ın askeri gücünü artırma çabalarına desteğini ifade ediyor.

Aynı zamanda ülkenin mali gücünü artırmak için ekonomik olarak kendi kendine yeterliliği de destekliyor.

Ancak ulusal güç sadece silahlar ve GSYİH değildir; RSS, ulusal gücün halkın "savaşçı ruhundan" geldiğine inanıyor.

Bu, insanları bir ülke için feda etmeye hazır hale getiren milliyetçilikten gelir.

Ancak güç aynı zamanda ortak bir ulusal kimliğe dayanan toplumsal birlikten de gelir.

Hindu "dharmik" ideallerine dayanan bu kimlik, Hintlerin dış saldırganlığa karşı birleşmesine bir temel sağlar.

Bu, Hindistan'daki azınlıkların bu kimliğe nasıl uyum sağladığına dair soruları gündeme getiriyor.

RSS'nin "dışlayıcı milliyetçiliğinin" aslında birliğe zarar verme potansiyeli de var.


Kader

RSS'ye göre Hindistan'ın bir kaderi var; RSS ayrıca Hindistan'ın dünya sahnesinde eşsiz bir rol oynayacağına inanıyor.

Hindistan'ın bir "vishwaguru" (dünyanın öğretmeni) olarak hareket etmesi gerektiğine inanıyor.

RSS Şefi MS Golwalkar, "materyalizm" ve milliyetçilik gibi güçlerin dünya çapında çatışmalara yol açacağına inanıyordu.

Yalnızca Hindistan manevi geleneği ile dünyaya barış ve uyum getirebilirdi.
Bu oldukça felsefi olsa da Hindistan'ı bir "vishwaguru" yapma fikri tutarlı bir tema olmaya devam ediyor.

Bu, mevcut BJP hükümeti döneminde, özellikle de G-20 döneminde çokça duyduğunuz bir şey.
 

 

"Akhand Bharat"

Bu oldukça tartışmalı.

Akhand Bharat'ın (bölünmemiş Hindistan) standart bir haritası Afganistan, Pakistan, Bangladeş, Myanmar ve Sri Lanka'yı kapsar.

RSS görünümünde Akhand Bharat, eski Hindistan'ın kültürel ve politik sınırlarını temsil ediyor.

Yüzyıllar boyunca bu topraklar yabancı istilalar nedeni ile bölünmüş ve parçalanmıştır.

Ancak RSS, bu toprakların ortak bir tarih ve kültürle birleştiğine inanıyor.

Bugün RSS "Akhand Bharat"ı yeniden canlandırmak istiyor. Ama bunu yapmak için güç kullanmak istemediğini söylüyor.

Akhand Bharat'ı jeopolitik bir proje olarak değil, "jeokültürel" bir proje olarak görüyor.

Kısacası, Güney Asya'yı Hindistan'ın liderliği altında bir konfederasyon halinde birleştirmek için Hindistan'ın kültürel gücünü kullanmak istiyor.

Ancak bu görüş Hindistan'ın komşuları arasında oldukça tartışmalı olabilir.
 

 

Örneğin, yeni parlamento binasının açılışı sırasında ortaya çıkan bir duvar resmi yüzünden tartışma çıktı.

Bu duvar resmi Akhand Bharat'ın sınırlarını gösteriyor gibi görünüyordu ve Hindistan Birlik Bakanı da bunu Akhand Bharat olarak niteledi.

Ve bu, Nepal ve Pakistan'da siyasi tartışmaya neden oldu.

Bunun nedeni, Hindistan'ın komşularının Hindistan'ın hakimiyetinde olmasından kaygı duymalarıdır.
 

 

Akhand Bharat, Hindistan'ın ulusal kimliklerini tek bir mega projeye dahil etmek istediğine dair korkuları tetikledi.

Sonuçta hükümet, parlamento duvar resminin Ashoka İmparatorluğu'nun bir haritası olduğunu açıklamak zorunda kaldı.

Ancak RSS bu hedef doğrultusunda çalışmaya devam ediyor.

Hükümete, kriz zamanlarında Sri Lanka ve hatta Pakistan gibi komşularını desteklemek için daha fazlasını yapması çağrısında bulundu çünkü bu ülkelerin Hindistan ile benzersiz bir bağ paylaştığına inanıyordu.

Hindistan'ın yardım etme konusunda "uygarlıktan kaynaklanan" bir görevi var.

Vatandaşlık Değişiklik Yasası1 gibi politikalara verdiği destek, RSS'nin nasıl kendi "Önce Komşuluk" politikasına sahip olduğunun bir başka örneği.

Ancak bu politikalar pek çok tartışmayı beraberinde getiriyor.

RSS Hindistan'ın dış politikasını yeniden şekillendirmede başarılı olacak mı?

Görmemiz gerekecek...

 

 

1. Hindistan hükümetinin 2020'de duyurduğu Vatandaşlık Değişiklik Yasası, üç ülkeden, Pakistan, Bangladeş ve Afganistan'dan yalnızca Hindu, Sih, Jain, Parsi, Hristiyan ve Budist topluluklarından olanları kapsayan yasa dışı göçmenler için Hindistan vatandaşlığına giden bir yol sağlıyor. Ancak bu yasa, vatandaşlığa giden bu yolu talep etmekten dışlanan Müslümanlara karşı ayrımcılık yaptığı için eleştirildi. Buna ayrıca bir ulusal vatandaşlık kaydı öneren Ulusal Vatandaşlık Sicili eklendi ve eleştirmenler, Vatandaşlık Değişiklik Yasası ve Ulusal Vatandaşlık Sicili'nin birlikte bazı ülkelerden ve dini gruplardan gelen göçmenlerin vatandaşlık almasına izin verirken Kuzeydoğu Hindistan'daki Müslümanlara karşı ayrımcılık yaptığını savundu. Bu ikisi ile ilgili ülkede patlak veren protestolar 2020 Delhi isyanlarını ateşlerken Hindistan için Bangladeş, Pakistan, Afganistan, İran ve Endonezya ile hatta AB, Amerika ve BM ile diplomatik bir fırtınaya yol açmış; ancak Hindistan hükümeti bunun bir iç mesele olduğu yönünde kararlı bir duruş sergilemişti.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU