Cumhuriyet, Birgün ve Evrensel gazetelerinin oluşturduğu dayanışma platformu ile TELE1 ile dayanışma gecesi düzenledi. Geceye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da katıldı.
T24'te yer alan habere göre, geceye ilişkin konuşan TELE1 Genel Koordinatörü Murat Tayla, “Bu geceye katılan herkese çok teşekkür ediyorum. Biz bu geceyi düzenlerken basın özgürlüğü vurgusuyla yaptık. Zor bir meslek yapıyoruz. Türkiye’de özgür yayın yapmak isteyen tüm kanallar için yapılan bir destek gecesidir bu. O anlamda da gurur verici güzel bir gece olacak" dedi.
Gazeteci Emre Kongar ise, "Merdan Yanardağ maddi manevi burada, Murat bey belirtti özgür yayıncılık öyle kolay bir iş değil bu gecenin gerçekleştirilmesinde TELE1 çalışanları gayret gösterdi ve çok büyük bir başarıdır. Bu gecenin örgütlenmesi büyük bir başarı. Türkiye’de Atatürk devrimlerini özümsemiş demokratik laik ve sosyal hukuk devlerine inanan bizi izleyen halk var. Milli egemenlik orada işte, Milli egemenlik muhalefeti, özgürlükleri savunanları adalet isteyenleri dışlayarak tanımlanamaz. Milli egemenlik özgürlük ve eşitliğe yöneliktir" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu: Aslında hepimiz yarı açık bir cezaevindeyiz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu programda bir konuşma yaptı.
Ülkenin zor bir süreçten geçtiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Dışardaymışız gibi görünsek de aslında hepimiz yarı açık bir cezaevindeyiz. Yazarların bile yazılamadığı, resimlerin, karikatürlerin rahat çizilemediği bir ortam. Ama bu ülkenin aydınları, siyasetçileri karanlığa karşı mücadele ederlerse her türlü karanlığı yener ve toplumu ve zihinleri aydınlatırlar. Aydınların böyle bir sorumluluğu var. Bu aydınlardan birisi de Merdan Yanardağ dolayısıyla Merdan Yanardağ’a buradan sevgilerimi ve saygılarımı gönderiyorum. Hiç kimse bizi yıldıramaz inandığımız yolda ve davada azimli ve kararlı yürürsek. Birlikte olduğumuz çemberi büyütürsek Türkiye’yi aydınlığa çıkarırız" dedi.
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
Anayasa der ki ‘Basın hürdür, sansür edilemez’. Bu kadar açık. Basın hürdür, sansür edilemez. Ama bu ülkede basının, radyoların, televizyonların özgürce yayın yaptığını kim söyleyebilir? Var olan kurumlar bir anlamda infaz kurumları olarak görev yapıyor. Yargı, yargı olmaktan çıkmış. Bu konuda bugüne kadar tanık olmadığımız pek çok yolsuzluklara yargıçların ve savcıların nasıl dahil olduğunu görüyoruz. Hak arayanların nasıl mağdur edildiğin görüyoruz. Eşi ve iki çocuğu öldürülen bir annenin (Emine Şenyaşar) adalet arayışına hep beraber tanık oluyoruz. Var olan iktidarın yani saray iktidarının ahlaki ve siyasi meşruiyeti yoktur. Bu meşruiyetsizliğe karşı hep beraber mücadele edeceğiz.
Independent Türkçe, T24