Diyanet İşleri Başkanlığı, bu hafta yayınladığı cuma hutbesini 30 Ağustos Zafer Bayramına ayırdı.
Hutbede, zafer kazanılan savaşın komutanı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e yer verilmedi.
Vatanın öneminden ve vatan uğruna şehit veya gazi olanlardan bahsedilen hutbede, "İstiklal ve istikbalimizin sembolü olan şanlı bayrağımızın gönderden inmemesi için mücadele ederiz. Şehadetleri dinin temeli olan ezanlarımızın dinmemesi için her türlü fedakârlığı göğüsleriz." ifadeleri yer aldı.
Vatanı sevmenin ve korumanın her Müslüman için kutsal bir vazife olduğuna değinilen cuma hutbesinde, her türlü psikolojik, teknolojik ve ekonomik savaşa hazırlıklı olmanın İslamiyet'in emri olduğunu belirtildi.
Hutbede şu ifadeler de yer aldı:
Şanlı ecdadımız, iman dolu göğsüyle, cesaret ve kararlılığıyla nice Ağustos ayına damga vuran eşsiz zaferler kazanmıştır. Malazgirt'ten Kosova'ya, Mohaç'tan Büyük Taarruz'a kadar kazanılan zaferler bunun en büyük şahididir.
Metin kaleme alınırken, Kurtuluş Savaşı sırasında şair Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan İstiklal Marşı'ndan yararlanıldığı da hutbenin içinde yer alan aşağıdaki ifadelerle anlaşıldı:
Vatan, hür yaşadığımız ve hür yaşamak için her türlü hayâsızca akına göğsümüzü siper ettiğimiz yerdir
Vatan, uğruna canını, cananını, bütün varını feda edip şehadet şerbeti içenlerin, varlığından vazgeçip gazi olanların bize miras bıraktığı mukaddes bir emanettir.
Şehadetleri dinin temeli olan ezanlarımızın dinmemesi için her türlü fedakârlığı göğüsleriz.
Şanlı ecdadımız, iman dolu göğsüyle, cesaret ve kararlılığıyla nice Ağustos ayına damga vuran eşsiz zaferler kazanmıştır.
Yurdumuzun üstünde tüten en son ocak sönmeden vatanımıza namahrem eli asla değmeyecektir.
*Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu hafta yayınladığı cuma hutbesinin tamamını buradan okuyabilirsiniz.
Independent Türkçe