Prigojin'in ölümünden ABD çıkarları neler?

Washington Prigojin'in ölümünü Putin için bir zafer olarak görüyor, ancak son bölüm henüz yazılmadı

Moskova'daki bir anma töreninde Yevgeni Prigojin'in portresi / Fotoğraf: AFP

Pek çok yetkili, Rus paralı asker grubu Wagner'in kurucusu ve lideri Yevgeni Prigojin'in uçak kazasında öldürüldüğünü öne sürse de ABD istihbaratı onun ölümünü henüz doğrulamadı.

ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley'in dediği gibi "Bu biraz zaman alabilir".

Ancak bu ölüm, Rusya'yı düşmanlarının başında gören ABD'nin çıkarları açısından Washington'da bazı soru işaretleri yaratıyor:

Prigojin'in ölümünün zamanlaması ve koşulları Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in durumu hakkında ne söylüyor?

Yaşanan olay, Wagner Grubu'nun Belarus, Afrika ve Ortadoğu'daki geleceği açısından ne anlama geliyor?

Moskova'daki güç mücadelesinin Ukrayna'daki savaşa etkisi nedir? Yaşananların ışığında Rusya-Çin ilişkileri düzelecek mi?

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

ABD Başkanı Joe Biden, Prigojin'in ölümüne pek şaşırmamış gibi görünerek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ondan intikam almış olabileceğini ima etti.

ABD istihbaratı da Prigojin'in ölümünü doğrulamadı. Washington'daki yetkililer, ilk istihbarat raporlarının, Prigojin'in de içinde olduğuna inanılan uçakta bir patlama meydana geldiğine inanmalarına yol açtığını söyledi.

Büyük olasılıkla uçağın geçen çarşamba günü düşmesine ve tüm yolcuların ölümüne neden olan şey, raporlarda bahsedilen patlama hadisesiydi.

Patlamanın uçağa yerleştirilen bomba veya başka bir cihazdan kaynaklanmış olabileceği ihtimali üzerinde yoğunlaşıldı.

Ayrıca yakıta konulan patlayıcı etkili bir madde gibi başka olasılıklar da araştırılıyor.

Prigojin'in ölümüne ne yol açmış olursa olsun, Putin ve Kremlin'in geçen haziran ayındaki isyandan sonra ona karşı çekingen davranışı, Prigojin'in Kremlin'in diğer muhaliflerinde olduğu gibi pencereden aşağı atılmadığı veya sokakta vurulmadığı, aksine hedefli bir saldırı yoluyla, biraz gecikmiş bir intikam eylemi gibi görünen özelliklerini ortaya çıkardı.

ABD'nin eski Polonya Büyükelçisi Daniel Fried, "Prigojin'in uçağının Putin'e karşı hareket edenler için ağır bir bedel olarak korkunç bir şekilde patlatıldığının açık olduğunu" söyledi.

Fried'a göre bu gelişme, ayaklanma günü ve hemen sonrasında Putin'in savunmasız olduğu yönünde spekülasyonlar yaratan bariz kararsızlığa işaret ediyor.

Rusya Devlet Başkanı'nın krizlerde sükunetini koruyarak, kendi şartlarına ve zamanlamasına göre düşmanlardan kurtulma yöntemi kısa vadede onun konumunu güçlendiriyor. 

Uzun vadede Putin, savaş alanında başarısız olmadığı sürece Ukrayna'yı işgal etme kararının veya Rusya'nın savaşı kazanamamasının bedelini ödemeyebilir.

Bu noktada tarihin gösterdiği gibi, Putin'in yalnızca müşterileri ve hizmetkarları var, ancak gerçek dostları veya müttefikleri yok. Yani o da savunmasız olabilir.


Rejimi korumak

Arlington Texas Üniversitesi'nde (The University of Texas at Arlington/UTA) Yardımcı Doçent olan Brian Whitmore, Prigojin'in haziran ayaklanmasının ağır bedelini ödememesi halinde Putin rejiminin ciddi şekilde zayıflayacağını öne sürdü.

Whitmore, "Wagner'in lideri yalnızca bir liderdi ve gerçek yerini bilmiyormuş gibi görünüyordu. Prigojin, Moskova'ya doğru yürüyüşünü bıraktığı andan itibaren yerde yürüyen ölü bir adama dönüştü" ifadelerini kullandı.

Tarihsel olarak konuşursak, siyasi değişim Rusya'ya üç faktör mevcut olduğunda gelir: seçkinler bölünmüştür, halk hoşnutsuzdur ve korku yoktur.

Prigojin cezasız bırakılmış olsaydı, denklemdeki 'korku' ortadan kalkacak ve rejim tehlikeye girecekti.

Aynı zamanda Atlantik Konseyi Avrasya Merkezi'nin kıdemli araştırmacısı olan Whitmore, eğer Prigojin gerçekten öldüyse ve iddia edildiği gibi uçağı düşürüldüyse, bunun Putin için büyük bir kazanç olacağını düşünüyor.

Çünkü Prigojin Ukrayna'ya karşı binlerce Wagner kuvvetine liderlik etmesine rağmen, Afrika'da şiddet içeren silahlı operasyonlara sponsorluk yapıyor ve Batı'da nifak tohumları ekiyor.

20 yılı aşkın bir süredir Putin'in iktidarına ve yönetimine yönelik en dinamik iç tehdit olduğu da doğru.

Kremlin, özellikle Rusya'nın Ukrayna'ya karşı savaşına karşı olmak üzere ülke içindeki her türlü muhalefeti susturmak için elinden geleni yaparken, Prigojin aylarca Rus ordusu hakkında tweet atıp savaş çabaları hakkında şüphe uyandırdı.

Aynı zamanda Rusya'nın askeri liderliğini değiştirmek için aktif bir isyana öncülük etti ve bu da Rusya'nın kırılganlığını kanıtladı.

Eğer Prigojin şu anda Wagner'in ikinci komutanı Dmitriy Utkin ile satranç tahtasının dışındaysa, belki de Putin'in gücüne yönelik en iyi organize edilmiş silahlı tehdit, en azından şimdilik silahsızlandırıldı.

Prigojin'in ölümü, Kremlin'de sayıları az da olsa, Putin'e saldırmayı düşünen diğer muhalifler üzerinde de olumsuz bir etki yaratacak.


Son bölüm henüz yazılmadı

Bazı ABD'li uzmanlar, Wagner isyanının son bölümünün yazılıp yazılmadığı konusunda çeşitli soruları gündeme getiriyor.

Çünkü Prigojin'in ölümü, grubun isyanı sırasında iki ay önce Rusya'da esen fırtınanın devamı anlamına gelebilir.

ABD merkezli bağımsız düşünce kuruluşu Atlantik Konseyi çatısı altındaki Scowcroft Strateji ve Güvenlik Merkezi'nin Operasyon Direktör Yardımcısı Jeffrey Cimmino'ya göre bu durum, Putin rejimi ile Wagner güçleri arasındaki gerilimin artabileceği konusunda uyarıda bulunarak bundan sonra ne olabileceğine dair soruları gündeme getiriyor.

Belarus'ta çok sayıda Wagner gücünün varlığı ve Prigojin'in ölümü, bunların Putin rejimine karşı yeni bir meydan okuma örgütleme yeteneklerini zayıflatabilir.

Ancak Ukraynalıların yakın gelecekte Rus kuvvetlerine karşı savaş alanında önemli kazanımlar elde etmesi, ön saflarda Rusların moralinin, komuta ve kontrollerinin bozulmasına yol açabilir.

Eğer Prigojin'in destekçileri Ukrayna'nın zorluklarla elde ettiği başarıların daha fazlasını beklerse, bu, rejime karşı yeni bir meydan okuma başlatmadan önce Putin'i siyasi olarak daha istikrarsız bir durumda bırakabilir.


Sürekli mücadele

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve Genelkurmay Başkanı General Valeriy Gerasimov'un bu iktidar mücadelesini kazandığı açıksa bile Moskova'daki mücadele hiçbir zaman bitmez.

Atlantik Konseyi Avrasya Merkezi uzmanı Ariel Cohen'e göre gelecekte ordu ile Federal Güvenlik Servisi arasında ve Rusya Merkez Bankası'ndaki rejim liberalleri ile Rusya Federasyonu Devlet Duması'ndaki ekonomistler arasında başka yeraltı savaşları da yaşanabilir.

Hükümetin Kremlin'le bağlantılı farklı kesimleri arasındaki bu mücadele, Putin'in mirası için yapılan mücadelenin sona ermesiyle birlikte daha da kızışacak.


Wagner'in kaderi ne olacak?

Prigojin'in ölümünden bu yana ortaya çıkan soru şu:

Wagner Grubu'nun Rusya, Belarus, Afrika ülkeleri ve Suriye'deki varlıklarına ne olacak?

Burada Washington'daki araştırmacılar Wagner güçlerini Rus ordusuna entegre etmenin zor olacağına inanıyor.

Çünkü birçoğu kişisel olarak Prigojin'e sadık. Ayrıca silahlı kuvvetlerin devletle olan bağlantısı, Wagner Grubu'nun Rus devleti tarafından desteklenen paralı askerler olarak inkâr edilebilirliğini artıracaktır.

Prigojin'in Belarus'ta sürgüne gönderilmesinden bu yana üç olası seçenek vardı: Wagner'i feshetmek, Rus devleti tarafından kamulaştırmak ya da başına yeni bir lider atamak.

Son iki seçenek, Wagner'in Moskova'nın çok değer verdiği madencilik imtiyazları ve etkili Batı karşıtı propaganda dahil Afrika'daki başarılarını koruyacaktı.

Bu nedenle Atlantik Konseyi Afrika Merkezi Direktörü Rama Yade, Prigojin'in ölümünün Rusların planlarında hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini düşünüyor.

Moskova'nın Wagner'in çalışmalarını Mali ve Orta Afrika Cumhuriyeti'nde sürdürmesi çok önemli.


Afrika'da devam ediyor

Prigojin lider olsun veya olmasın, Ruslar Afrika'daki ticari ve güvenlik çıkarlarını korumak istiyorlardı ki bu da öncelikli hedefti.

Afrika kıtası aynı zamanda Putin'in Ukrayna'daki stratejisinin de önemli bir bileşeni. 

ABD Deniz Harp Okulu'ndan profesör emekli Albay John Barranco'ya göre, Wagner Grubu geçmişte olduğu gibi gelecekte de varlığını sürdürebilir ve Ortadoğu ve Afrika'da Rusya'nın vekil gücü olarak kullanılabilir.

Ancak eski önemini yeniden kazanması pek mümkün görünmüyor.


Belarus'tan ayrılıyor

Wagner paralı askerlerinin Belarus'ta kalma güdüsü hızla azalıyor ve gelecekteki eylem planları belirsizliğini koruyor.

Wagner'in Belarus'taki varlığı, başlangıçta Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukaşenko'nun Putin'e olan sadakatini gösterme çabalarından ve daha sonra Putin tarafından iyi karşılanan bir pozisyon olan Belarus'un Ukrayna'nın batı komşularına gözdağı verme çabalarından kaynaklandı.

Bu noktada Avrasya Merkezi araştırmacılarından Hana Lyubakova, Prigojin'in ölmesiyle paralı askerlerin Belarus'u terk etmeleri yönünde baskıyla karşı karşıya kalma ihtimalinin bulunduğunu söyledi.

Onların ayrılışı Belarus halkını rahatlatacak gibi görünüyor, ancak Lukaşenko'nun kontrolü kısıtlı. Kremlin'in bu hareketlerin takvimini belirlemesi muhtemel.

Bu dinamik, Lukaşenko'nun göz ardı edilebileceği veya önemsiz bir figür olarak görülebileceği Belarus ile ilgili gelecekteki gelişmelere de uzanıyor.


Ukrayna için iyi haber

Prigojin'in öldürülmesi Ukrayna ve Batı için harika bir haberdi. Zira yalnızca Prigojin çok sayıda Ukraynalının katledilmesinden sorumlu olduğu için değil aynı zamanda, Wagner'in tekrar ve her koşulda Ukrayna'da savaşmak üzere görevlendirilmesi de Başkan Putin ve Kremlin için bir tehdit oluşturuyordu. 

Atlantik Konseyi Küresel Enerji Merkezi'nde Avrupa enerji güvenliğinden sorumlu direktör yardımcısı Olga Khakova, konuya dair şunları söyledi:

Moskova'nın Putin'in gündemindeki tehditleri çözmek için mahkemeler yerine şiddeti seçeceği açıkça ortaya çıktıktan sonra Batı'nın yaptırımları sıkılaştırmasının ve uluslararası enerji şirketlerinin Rusya'dan çekilmesinin zamanı geldi. Moskova'ya enerji ihracatının önemi göz önüne alındığında, Moskova'nın mümkün olan en yüksek geliri elde etmesine yardımcı olmaktan sapan her türlü iş kararı artık Putin için kişisel bir tehdit haline geliyor.
 


Şi ve Putin'in yakınlaşması

Pekin muhtemelen Putin'in Prigojin'e karşı sergilediği soğuk ve ölümcül kararlılıktan ve sonrasından memnun kalacak.

Putin'in iç siyasi yansımalarının asgari düzeyde olacağını ve Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın herhangi bir boşluktan yararlanma girişimine karşı koyabileceğini görmediği sürece Prigojin'i ortadan kaldırmaması mümkündür.

Bu nedenle Pekin, Rusya Devlet Başkanı'nın iç ve dış politikadaki zorlukları aşacağına daha güvenle inanabilir.

Her ne kadar Çin Komünist Partisi başlangıçta isyanın ardından Çin-Rusya ilişkilerini kurumsallaştırmaya çalışsa da, Atlantik Konseyi Uzmanı Joseph Webster, "Pekin'in Prigojin'in isyanının yoğunluğu ve süresi karşısında şok olmuş göründüğünü ve Putin'e destek ifadeleri vermekte yavaş davrandığını" söyleyerek "kişisel bağlarını yeniden öne sürüyor olabileceğini" belirtti.

Başarısız isyandan sadece iki hafta sonra Pekin, Rusya Federasyonu Konseyi Sözcüsü Valentina Matvienko'yu Çin'deki bir toplantıya çağırdı.

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, iki ülke ilişkilerini, iki tarafın temel çıkarlar temelinde yaptığı stratejik bir seçim olarak formüle ederken, bu yeni söylem, Şi ile Putin arasındaki kişisel ilişkiyi küçümsemeye ve siyasi ilişkileri resmileştirmeye çalışıyor gibi görünüyor.

Ancak Prigojin'in ölümüyle Pekin, iki lider arasındaki bağları yeniden tesis etmeye istekli olabilir.


Lukaşenko'nun zayıflaması

İki ay önce Belarus Devlet Başkanı Alexander Lukaşenko, Prigojin'e güvenlik garantileri teklif etti, ustaca barış yapıcı rolünü üstlendi ve kendisini Moskova içindeki gerilimlerin çözümünde kilit oyuncu olarak konumlandırdı.

Propagandası Rus halkını kurtardığını iddia edecek kadar ileri gitti, ancak Prigojin'in uçak kazası Lukaşenko'nun itibarını büyük ölçüde zayıflattı.

Yetenekli bir arabulucu imajı ağır bir darbe aldıktan sonra, bu olay aynı zamanda bağımsızlığının eksikliğini de ortaya çıkardı.

Bu, Putin ile bağımlı bir ilişkinin varlığını ve kendisinin ve Belarus'un anlaşmayı kolaylaştırmak için araç olarak kullanıldığını doğruluyor.

Eğer uçak kazası bir kaza değil de kasıtlı bir eylemse, o zaman bu, Lukaşenko ve arkadaşlarına, Kremlin'in müttefiklerine, özellikle de her türlü muhalefet göstermiş olan müttefiklerine yönelik muamelesinde sınırları test etme isteğinin açık bir hatırlatıcısıdır.

Zira bu tür eylemler ihanet olarak yorumlanacak ve misilleme yapılacaktır.

 

 

Independent Arabia

DAHA FAZLA HABER OKU