"İslami Büyük Doğu Akıncıları Cephesi" (İBDA/C), bir dönemin en çok konuşulan yapılarından biriydi.
Yasadışı olarak kabul edildiler. Buraya mensup isimler hakkında soruşturmalar ve davalar açıldı.
Çeşitli şiddet eylemlerinde parmakları olduğu öne sürüldü.
Liderleri Salih Mirzabeyoğlu, 1998 yılında bir kez daha tutuklandı, idamla yargılandı. 16 yıl cezaevinde yattıktan sonra 2014’te tahliye edildi.
Yeniden yargılamasında daha önce müebbet hapis cezası aldığı ve yıllarca hapis yattığı davadan 2016’da beraat etti.
Cezaevinden çıktıktan 4 yıl sonra sağlık nedenlerinden dolayı hayatını kaybetti.
İBDA/C ile ilişkili çeşitli davalardan yargılanan çok sayıda isim de cezaevlerine girip çıktı, cezalar aldı, çoğu Mirzabeyoğlu gibi beraat etti.
Daha önce "yasadışı, silahlı örgüt" olarak görülen bu yapı şimdilerde dernekleşiyor.
"Büyük Doğu Akıncıları Fikir, Sanat ve Dayanışma Derneği" ismiyle kurulan derneğin kısa adı "BDA".
Derneğin kuruluş dilekçesi İstanbul Valiliği’ne verildi.
BDA Başkanı Mehmet Ali Bayram, derneği neden kurduklarını ve ne yapacaklarını Independent Türkçe’ye anlattı.
"İBDA'cıyız, reddetmiyoruz"
"İbda" kelimesinin Arapça’da "Eşi-benzeri olmayan eser meydana getirmek" anlamına geldiğini belirten Bayram, "Bu, dışarıdan bir yapılanmanın kısaltmasıymış gibi lanse edildi. Biz de ‘İslami Büyük Doğu Akıncısı’ kavramını reddetmediğimiz için zaman içinde bir kısaltmaya dönüştü. ‘Büyük Doğu-İBDA’ İslami bir dünya görüşü. Batı, kendi fikir dünyası içinde liberalizmi ya da komünizmi ortaya çıkarmış ve ‘insana yakışan düzen budur’ demiş. Senin İslami olarak bir fikrin var mı? Dolayısıyla ‘İslami Büyük Doğu Akıncıları’ genel bir yakıştırma oldu. Elbette biz bunu reddetmiyoruz. Evet, ‘İslami Büyük Doğu Akıncısıyız’ ama esasen böyle bir açılım yok. Köken olarak elbette bu fikir akımına bağlıyız ve oradan mülhem bu ismi koyduk" dedi.
BDA Başkanı Mehmet Ali Bayram
"Bizi terörist ilan edenler FETÖ'cüler ve darbecilerdi"
Bayram, dernek çalışmalarının "Yasadışı olarak kabul edilen bir yapının legalleşme çabaları mı?" sorusuna şu yanıtı verdi:
Bizim yasadışı dediğimiz şeyler aslında izafi. Adnan Menderes bu memleketin başbakanıydı, darbe oldu ve idama mahkum edildi. Terörist ilan edildiğimiz dönemde bu ülkenin mevcut Cumhurbaşkanı da hapse atıldı. Ya da Necmettin Erbakan darbeyle indirildi. ‘Yasadışı’ ya da ‘yasal’ kavramları döneme göre değişen şeyler. Bizi yasadışı ilan edenler darbeciler ve FETÖ’cülerdi. Bunların bugün durduğu yer ortada. Birileri ABD’de kaçak, diğerleri 28 Şubat davasında mahkum oldular. Biz yasadışı olduğumuzu kabul etmiyoruz. En büyük vatansever biziz ve memleketimiz için kaygı duyuyoruz. Mevcut hukuk içinde de mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu da birçok arkadaşımız da davalarından beraat etti. O zaman gadre uğrayan insanlara hakları iade edildi. Suçlamaların uydurma olduğu ortaya çıktı"
"Bu memleket için kaygı duyan herkese kapımız açık"
"Bu memleket için kaygı duyan herkese kapımız açık" diyen Bayram, "İdeal bir düzen peşinde koşan, bunu arzulayan herkes, kim olursa olsun üye olabilir. Derneğe üye olan insanların profili de genel olarak bu. Salih Mirzabeyoğlu’nun fikirleri üzerinde çalışmalarımız olacak. Kültür sanat faaliyetleri ve ümmetin nerede bir mazlumu varsa onların sıkıntılarını gidermek için yardım faaliyetlerinde bulunacağız. Dünyanın herhangi bir yerinde bir mazluma sırtımızı dönmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
Bayram, dernek bünyesinde eğitim programları yapılacağını belirterek, yabancı dil kursları, resim ve müzik derslerinin yanı sıra dini eğitimlerin de verileceğini söyledi.
© The Independentturkish
