Kendince büyük hayalleri listeleyen 15 yaşındaki Hafız, günlük harçlıklarını atacağı plastik bir kumbara, odasının köşesine koyacağı bir yatak ve bu yatağın üzerinde diğer hayallerini planlamak istediğinden bahsediyor.
İsrail ordusunun beş günlük askeri çatışmanın ardından 13 Mayıs'ta sona eren Savunucu Ok Operasyonu'nda evlerini yıkması dolayısıyla ailesiyle birlikte yerinden edilenler listesine dahil olan Hafız'ın şuan bu hayallerini gerçekleştirmesi çok zor.
11 Mayıs'ta çıplak ayaklarıyla, anne babasının feryat sesleri ile eşliğinde evden çıkan Hafız, komşularının evine götürüldü.
Pencereden evlerinin bir İsrail füzesi nedeniyle çökmesini izleyen Hafız, dördüncü kez evini terk etmiş oldu.
Hafız 2014'te beş yaşında olduğu sırada İsrail ordusunun çatışmalar sırasında eş-Şucaiyye mahallesindeki evinden ailesiyle birlikte ilk kez yerinden edilmişti.
O küçük yaşına rağmen ailesinin ve komşularının o günkü çığlıklarını hala hatırladığını söyleyen Hafız, 2021'de ve 2022'de de aynı duruma maruz kaldığını belirtiyor.
Yinelenen sahne
Dört kez evinden edilmesi dolayısıyla psikolojisi kötü etkilenen Hafız, "Evimizin yıkılması ardından ilk kez ailemle birlikte kaçtım. Çatışmaların sona ermesi ardından, sakin olduğunu düşündüğümüz başka bir bölgeye taşındık. Ancak nereye gidersek gidelim bu durum peşimizi bırakmıyor" ifadelerine başvuruyor.
Babası Adem ise "2021'deki çatışmalarda yerinden edildiği sırada şahit olduğu dehşet sahneler dolayısıyla travma yaşadı. Bu sebeple bir süre idrar kaçırma sorunu yaşadı" diyor.
Gıda azlığı
Şuan komşusuyla yaşayan, onlarla yiyip içen Hafız'ın babası, yevmiye usulü çalışıyor. Bu nedenle temel ihtiyaçlarını satın almak ve yanlarında kaldıkları komşularına yardım etmek için çevresinden borç alıyor.
Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) verileri, yerinden edilen ailelerin yüzde 80'inin evlerinden kaçtıkları ilk günden itibaren borç para ile idare ettiklerine işaret ediyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ailelerin yüzde 85'inden fazlası yiyeceklerini krediyle satın alıyor. En az yüzde 40'ı ise yiyecek tüketimini yarı yarıya azaltmış durumda.
OCHA verilerine göre yerinden edilen aileler, çocuklar için güvenlik koşullarından yoksun, onur ve mahremiyetlerin korunamadığı barınma koşullarında yaşıyor. Bu yüzden uluslararası müdahale gerekiyor.
Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı'na (WFP) göre Gazze'deki Filistinli ailelerin yüzde 40'ı yoksulluk sınırının altında, yüzde 70'i ise kendilerine ulaşan gıda yardımına bağlı yaşıyor.
WFP yetkilisi Samir Abdulcabir, önümüzdeki Haziran ayının başı itibariyle kendilerine verilen desteğin azalması nedeniyle gıda yardımına devam edemeyeceklerini, yerinden edilen insanların ciddi gıda kayıplarına karşı savunmasız hale geleceğini söylüyor.
Yerinden edilme nedenleri
Gazze'deki askeri çatışmalar neticesinde bin 180'i çocuk, 688'i kadın, 97'si yaşlı ve 3'ü engelli olmak üzere en az 2 bin 515 kişinin ve 459 ailenin evsiz kaldığını söyleyen Sosyal Kalkınma Bakanlığı Sosyal Koruma Dairesi Genel Müdürü Riyad eş-Baytar, şöyle ekliyor:
İsrail'in evleri yıkma politikası izlediği son askeri operasyonu, çok sayıda insanın yerlerinden edilmesine neden oldu. Filistinli aileler, ortalama olarka altı kişiden oluşuyor. Bu nedenle sayı fazlalaşıyor. Sayıları fazla olsa da yerinden edilen kişiler için herhangi bir barınak açmadık. Hepsi, zor koşullara rağmen, geçici olarak da olsa akraba ve komşularının yanında kalıyor.
Ancak bu geçici durumun ardından bu kişilerin evsiz kalacağından bahseden Baytar, evleri yeniden inşa edilene dek bağımsız bir kira yardımı sağlamak için acil müdahaleye ihtiyaçları olduğunu, Gazze'deki devlet kurumlarının ise bunu güvence altına alamadığını söylüyor.
Psikolojik problemler
Savaş uçakları ve patlama seslerinin çocukları ürküttüğünden, kadınlarda derin etkiler bıraktığından bahseden Baytar, yoğun baskınlar nedeniyle çok sayıda çocuğun korkudan hayatını kaybettiğine de değiniyor.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), üç yaşın üzerindeki tüm Gazzeli çocukların psikolojik tedaviye ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Çocuk davranışları üzerinde uzman psikoterapist Semir Atiyye de bu durumu doğrulayarak "Aslında psikolojik etkilerden kurtulmuş değiller. Bazıları en az beş yıl travma sonrası stres bozukluğu yaşıyor. Travma birikmesi, şahıslarda karmaşık bir psikolojik durum yaratıyor. Çoğu durumda, bilhassa çocuklar yeterli psikolojik tedavi sağlayamayan ortamlarda yaşadıkları için tedavi geçici görev görüyor. Dolayısıyla Gazze Şeridi'ndeki bir çocuğun sağlıklı bir şekilde yetiştirilmesi kolay değil. Bizim tek yapabildiğimiz sağlıklı bir psikolojik tedaviyi teşvik etme girişimidir" ifadelerini kullanıyor.
Independent Arabia