"Ankara'da ülküler de canlar gibi veya kuru canlar da ülküler gibi kader uçurumun kenarındadır ve tutkuların en soyluları da en tiksindiricileri ile birlikte can pazarına düşmüştür" - Tarık Buğra, Firavun İmanı

Çok maaşlı bürokrat ve danışmanlar son yıllarda siyasetin en çok konuşulan gündemleri arasında yer alıyor.

Çok maaşlı bürokratlar, bu paraları kadrolarının dışında banka ya da kamu şirketlerinin yönetim kurullarından elde ediyor.

Bu konu, zaman zaman unutulsa da çeşitli vesilelerle tekrar gündeme geliyor. Hal böyleyken daha çok konuşulacağa da benziyor.

Türk edebiyatına Zafer Gaye Değildir, Firavun İmanı, Yalnızlar, Düşman Kazanma Sanatı, Dünyanın En Pis Sokağı, İbiş'in Rüyası, Küçük Ağa gibi çok sayıda eser kazandıran, uzun yıllar gazetecilik yapan Tarık Buğra 1990 yılında devlet hizmetine girmişti.

2 aylık bürokrasi

Kültür Bakanlığı'nın Tarık Buğra'ya ihtiyacı vardı.

Dönemin yöneticileri, boş olan müşavir kadrosuna Buğra'yı atamak istiyordu.

Bunun için 26 Ekim 1989'da Maliye Bakanlığı'ndan bir görüş yazısı istendi. O yazı neredeyse 2 ay sonra, 18 Aralık 1989'da Devlet Personel Başkanlığı'na iletildi. Dönemin Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli imzasıyla gönderilen yazıda, Tarık Buğra'nın "bakanlık müşaviri kadrosuyla" sözleşmeli olarak çalıştırılması ve emekli aylığının kesilmemesi hususunda Bakanlar Kurulu'ndan karar alınmasının uygun olduğundan söz ediliyordu.

Bu yazının gereği 1 hafta sonra, Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek imzalı yazıyla yapıldı.

Zeybek'in 25 Aralık 1989'da, Başbakanlık Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü'ne yazdığı yazıda bakanlığın merkez teşkilatında boş bulunan 1. Derece Bakanlık Müşaviri kadrosuna Gazeteci-Yazar Tarık Buğra'nın istihdamının düşünüldüğü belirtiliyor ve "bilgi ve gereği arz ediliyordu."

"900 bin lira brüt ücretle"

Bakanlar Kurulu 18 gün sonra toplandı ve Tarık Buğra'nın bu kadroya atanmasına karar verdi.

Kararın altında Başbakan Turgut Özal ve kabine üyelerinin imzaları vardı.

Kararda, Buğra'nın 1990 sonuna kadar bu pozisyonda görevlendirildiği ve 900 bin lira brüt ücret alacağı ifade ediliyordu.

Buğra bu göreve getirildiğinde 225 bin lira brüt olan asgari ücret, artan enflasyon nedeniyle aynı yıl 414 bin liraya çıkmıştı.

Yani Buğra, 4 asgari ücretle başladığı müşavirliğine neredeyse iki asgari ücretle devam etti.