Avrupa Parlamentosu'nda neler oluyor?

Gülru Gezer Independent Türkçe için yazdı

İllüstrasyon: Unsplash/Politico / Düzenleme: Independent Türkçe

Avrupa ve dünya, Ukrayna savaşına odaklanmışken Aralık 2022'de Avrupa Birliği'nin yasama organı olan Avrupa Parlamentosu'nda (AP) bir skandal patlak verdi.

9 Aralık günü Belçika polisi 20 ayrı yere baskın yaparak bazı AP üyelerini yolsuzluk, kara para aklama ve organize suç örgütüne üyelikten gözaltına aldı. Yapılan aramalarda yaklaşık 1,5 milyon euroya el konuldu.

AP açısından "en büyük ve en fazla zarar veren skandal" olarak tarihe geçeceği belirtilen ve "Katargate" olarak da adlandırılan skandalın merkezinde bulunan AP Başkan Yardımcılarından Yunanlı siyasetçi Eva Kaili başta olmak üzere bazı AP üyelerinin Fas ve Katar'dan yüklü miktarda para aldıkları, buna karşılık AP'de söz konusu ülkeler lehine kararlar alınmasını sağladıkları iddia edildi. Her iki ülke de iddiaları reddetti.

Tutuklananlar arasında bulunan ve 2004-2019 yılları arasında AP üyesi olan 67 yaşındaki İtalyan siyasetçi Pier Antonio Panzeri'nin avukatları geçen hafta Panzeri'nin itirafçı olacağını ve bildiği her şeyi anlatacağını açıkladılar.
 

Yunanistan Milletvekili ve Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Eva Kaili Reuters.jpg
Yunanistan Milletvekili ve Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Eva Kaili / Fotoğraf: Reuters

 

Skandal giderek büyüyor

Belçikalı savcılar bir Körfez ülkesinin, AP'nin siyasi ve ekonomik kararlarını, özellikle danışmanlar üzerinden etkilediği şüphesi üzerine harekete geçerek, Aralık 2022'nin başında skandalı ortaya çıkardı.

Katar iddiaları sert bir şekilde reddetti, ancak soruşturmanın başlamasıyla AP Katar'la işbirliğini durdurma kararı aldı.

Ortadoğu'dan sorumlu AP Başkan Yardımcısı Kaili'nin tutuklanmasının ardından AP'deki Sosyalist ve Demokratlar grubu üyeliği askıya alındı, Yunanistan'daki partisi PASOK'tan da ihraç edildi ve Yunanistan'daki tüm mal varlığı donduruldu.

Kaili'nin defalarca Katar'a gittiği, FIFA 2022 Dünya Kupası'na ev sahipliği yapan Katar'ın iş kanunu hakkında olumlu ifadeler sarfettiği ve Katar vatandaşlarının AB'ye vizesiz girişi konusunda AP'de yapılan oylamaya olumlu oy kullandığı biliniyor.
 

Eva Kaili.jpg
AP Başkan Yardımcısı Eva Kaili, Doha'da Katar Çalışma Bakanı Ali Bin Samikh Al Marri ile görüşmüştü / Fotoğraf: MOFA Qatar

 

Kaili'nin AP'de bir üyenin asistanlığını yapan hayat arkadaşı Francesco Giorgi ve Kaili'nin kız kardeşi ile babası da skandala dahil oldu.

Giorgi verdiği ifadede, Katar ve Fas'ın AP'nin siyasi ve ekonomik kararlarına etki etmek için oluşturulan bir örgütün parçası olduğunu itiraf etti.

AP'deki kariyerine 2009'da Panzeri'nin asistanı olarak başlayan Giorgi ayrıca, Panzeri'yi hedef göstererek, AP üyeleri İtalyan Andrea Cozzolino ile Belçikalı Marc Tarabella'nın İtalyan siyasetçiden para aldıklarını iddia etti.

Bunun üzerine, AP Başkanı Maltalı Roberta Matzola, her iki üyenin de dokunulmazlıklarının kaldırılması için süreci başlattı.

Buna ilaveten, Panzeri'nin, "Adalet Olmadan, Barış Olmaz" isimli bir sivil toplum kuruluşunun Genel Sekreteri Niccolò Figà-Talamanca'yla da para aklama konusunda işbirliği yaptığı iddiaları bulunuyor.

Ocak ayının ortasında AP İnsan Hakları Komitesi Başkanlığı'nı yürüten ve çeşitli vesilelerle Katar'a seyahat eden Belçikalı AP üyesi Maria Arena kendisine yönelik bir suçlama olmasa da medya ve siyasi çevrelerin hedefi haline gelmesi nedeniyle görevinden istifa ettiğini açıkladı.

17 Ocak'ta ise, Panzeri'nin ceza indirimi almak için Belçikalı savcılarla bir anlaşmaya varması, bunun karşılığında da her şeyi anlatacağı bilgisi üzerine, skandal farklı bir boyuta taşındı. 

Öte yandan, geçen hafta Belçikalı savcıların soruşturma kapsamına aldığı isimler arasında Polonyalı AP üyeleri Tomasz Poreba ve Ryszard Czarnecki'nin de olduğu basına yansıdı.

Bundan sonra ne olacak? Şeffaflık ve hesap verilebilirlik konusunda öncü rol oynadığını savunan AP güvenirliğini yeniden tesis etmek için hangi adımları atacak?
 

Giorgi.jpg
Eva Kaili'nin ortağı Francesco Giorgi, özründe onun Qatargate'e karıştığını itiraf etti / Fotoğraf: NDP

 

Avrupa Parlamentosu'nun görev ve yetkileri

AP, AB kurumları arasında AB üyesi ülkelerin halkları tarafından doğrudan seçilen tek kurumdur. AP'de yedi siyasi partinin grubu bulunmaktadır.

Beş yılda bir yapılan seçimlerde Avrupa halkları ülkelere göre değil siyasi görüşlerine göre oy verirler. AP üyeleri de kendi ülkelerini değil, AP'de üyesi oldukları siyasi partilerin görüşlerini temsil ederler. 

AP, yasama yetkisini AB Konseyi'yle paylaşır. AB Konseyi'yle yetki paylaşımı AB Bütçesi için de geçerlidir.

Bu çerçevede, AP yıllık bütçeyi onaylar ve uygulanmasını denetler. Bağlayıcılığı bulunan ve AB üyesi ülkelerin uymaları gereken kararlar da AP ve AB Konseyi'nin onayını gerektirir.

Bunlara ilaveten, AP'nin Avrupa Komisyonu ve AB Konseyi üzerinde siyasi denetim yetkisi vardır.

AP, Komisyon Başkanı ve Komiserlerin atanmasına güvenoyu verir, 3/2'lik çoğunlukla da Komisyon Başkanı ve üyelerini istifaya zorlayabilir.

Ayrıca, dış politika başta olmak üzere belirli konularda danışma organı görevi görür.
 

ap.jpg
Fotoğraf: AP

 

Avrupa Parlamentosu'nda reform ihtiyacı

AP Başkanı Matsola skandalın patlak vermesinin ardından konunun aydınlatılması yönünde hızlı adımlar attı. Matsola AP Genel Kurulu'na hitabında "şüpheniz olmasın AP saldırı altında, Avrupa demokrasisi saldırı altında, açık ve özgür demokratik toplumlar saldırı altında" şeklinde konuştu.

Meloni ayrıca, AP'nin itibarına ve güvenirliğine gölge düşürüldüğünü ifadeyle, reform çağrısında bulundu.

Bu çerçevede; Matsola 12 Ocak 2023 tarihinde AP'ye 14 maddelik önerilerini sundu.

Öneriler arasında üçüncü ülkelerin istismarına açık görülen parlamento dostluk gruplarının kaldırılması, üçüncü ülkelerin AP'nin Dış İlişkiler Komitesi vasıtasıyla Parlamento'yla temas etmesi, AP'den ayrılan siyasetçilerin iki yıl geçmeden lobi şirketi kurmalarının yasaklanması, AP üyelerinin lobilerle yapacakları görüşmelerle ilgili AP'yi bilgilendirmeleri, AP binalarına giren-üçüncü ülke temsilcileri de dahil olmak üzere-herkesin kayıt altına alınması ve tek başlarına bina içerisinde bulunmalarına izin verilmemesi, eski AP üyelerinin Parlamento binalarına sınırsız giriş imkanının ortadan kaldırılması, AP üyelerinin asistanlarına özellikle mali konularda eğitim verilmesi ve AB'ye üye ülkelerin adli makamlarıyla işbirliğinin artırılması gibi hususlar yer alıyor.

Bazı AB hukuku uzmanları, Matsola tarafından önerilen reformların bu boyuttaki bir skandal karşısında yetersiz kaldığını savunuyor ve daha kapsamlı tedbirler alınması gerektiğini, bu doğrultuda hem AP hem de üyelerinin denetlenmesi ve hukuki yaptırıma tabi olmasını sağlayacak bağımsız bir yapı oluşturulmasının ancak mevcut sorunları çözebileceğini belirtiyorlar.

Nitekim, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de 2019'da göreve geldiğinde Avrupa Komisyonu ve AP ile üyelerini denetleyecek bağımsız bir etik kurumunun oluşturulmasının önemine işaret etmişti. Ancak henüz bugüne kadar bu konuda somut bir ilerleme kaydedilemedi.


Avrupa Parlamentosu'nun geleceği

Avrupa Birliği üyesi ülkelerin halkları AP'yi halktan kopuk bir kurum olarak algılamakta ve işlerliğini sorgulamaktadır.

Bu nedenle, geçmişten bu yana AP seçimlerine katılım oranı, 2019 yılında yapılan son seçimlerin haricinde, düzenli olarak düşüş eğilimi göstermektedir.

AP, bahar 2024'te yapılacak olan seçimlere bu skandalın gölgesinde girecek. AP'nin bir yıl içerisinde atacağı adımlar Avrupa halkları nezdinde yeniden kendisini tanımlama ve konumunu 21'inci yüzyılın değişen dinamikleri ve ortaya çıkan yeni sınamalar karşısında pekiştirme imkanı verecek.  

Panzeri'nin vereceği bilgiler yolsuzluk skandalının boyutlarına ışık tutacak, bu bağlamda başka ülkelerin benzer yollara başvurup başvurmadıklarını, AP üyelerinin ne kadarının dokunulmazlıklarından istifade ederek yasadışı faaliyetlerde bulunduklarını açığa çıkartacaktır.

Üye ülkelerin parlamentolarına örnek teşkil etmesi gereken AP'nin önünde zorlu bir süreç bulunmaktadır, ancak bu süreci daha da güçlenerek atlatması AP ve genel itibarıyla AB kurumlarına olan güvenin tazelenmesi açısından önemli.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU