Kadınları kaçırmak, "Afrika kıyılarında terör estirmek için" yeni bir mekanizma

Silahlı gruplar, "onur kapısı" olan kadınlar aracılığıyla topluma boyun eğdirmeye çalışıyor. Burkina Faso hükümeti, Wagner'e yöneldi

Burkina Faso yetkilileri, terörist gruplarla mücadele için Fransız güçlerin yerine Wagner güçlerine başvurmaya yöneldi / Fotoğraf: AFP

Burkina Faso'da ordu, ülkenin kuzeyindeki Sahel bölgesine bağlı Soum Eyaleti'nin Arbinda bölgesi dışında, geçen hafta kendilerini kaçıran bir terör grubunun pençesinden 4 bebekle birlikte yaklaşık 62 kadını kurtardı.

Söz konusu kadınlar, sebze, meyve ve ağaç yapraklarından yiyecek aramak için çalıların arasında dolaşırken kaçırılmıştı. 

Ülkenin doğusunun yanı sıra kuzeyindeki bu bölge, 2015 yılından bu yana terör örgütlerinin hedefi oluyor.

Örgütlerinin saldırıları sonucunda binlerce insan öldü ve 2 milyon insan yerinden edildi.

İstikrarsızlık ve istikrarsız güvenlik durumu nedeniyle, terör gruplarının kuşatması altındaki bu bölgeye gıda ürünleri düzenli olarak tedarik edilemiyor.

Arbinda ve kaçırılan kadınların bulunduğu 200 kilometre güneydeki Togouri'ye kadar uzanan köyler, Burkina Faso'nun kuzeyinde devlet denetimi dışında kalan alanlar arasında yer alıyor.

Terör örgütlerinin kuşatması 2019'un başından beri yoğunlaşırken, örgütlerin ülkenin kuzeyindeki altın yatakları, madenler ve diğer maden kaynaklarının bulunduğu zengin kaynaklara sahip bölgeler üzerinde kontrollerini dayatmaya çalışıyor. 


Afrika'daki en kanlı çatışmalardan biri

El-Kaide örgütüne bağlı Nusrat'ul İslam örgütü başta olmak üzere, Burkina Faso'da rejime karşı isyan eden silahlı radikalizm yanlısı hareketlerin neden olduğu güvenlik gerilimi, siyasi gerginliğe yol açtı.

Paul-Henri Sandaogo Damiba liderliğindeki bir grup subaydan oluşan Koruma ve Restorasyon için Yurtsever Hareket, 2015'te bu yana demokratik olarak seçilmiş Cumhurbaşkanı Roch Marc Christian Kabore'ye karşı geçen yıl 24 Ocak'ta askeri darbe düzenleyip iktidarı ele geçirdi.

Damiba, geçen eylül ayında Ibrahim Traore, onu askeri olarak devirip cumhurbaşkanlığını üstlenene kadar Burkina Faso'daki yönetici askeri elitlere liderlik etti.

Ardından da seçimlerle ve sivil hükümete geçişle sona ermesi beklenen geçici bir geçiş hükümeti kuruldu. 

El-Kaide'ye bağlı silahlı gruplar ve IŞİD'ebağlı diğer gruplar, 2015 yılında Mali'den Burkina Faso'ya taşınmadan önce Afrika'nın en fakir ülkeleri arasında yer alan Burkina Faso, ülkenin büyük bir bölümünde terör saldırıları, yerinden edilme sorunları, okulların kapanması ve hayatın aksamasından mustarip.

Ülkenin bu gruplara karşı terör tehdit çetesi bünyesinde verdiği mücadele, Afrika'daki en kanlı çatışmalardan biri olarak sayılıyor. 
 

Nijerya’daki Chibok yerel hükümeti, yaklaşık 112’si hala kayıp olduğu için Chibok okulundan kaçırılan kızları anıyor.jpg
Nijerya'daki Chibok yerel hükümeti, yaklaşık 112'si hala kayıp olduğu için Chibok okulundan kaçırılan kızları anıyor

 

Ayrıca, El-Kaide ve IŞİD örgütlerinin ademi merkeziyetçiliği, yeni güç merkezlerinin ortaya çıkmasına ve ideoloji ve uygulamada benzer terör gruplarından gelen tehditlerin artmasına neden oldu. 


Kaçırma mekanizmaları

Boko Haram grubu, 2014 Nisan ayının ortalarında Nijerya'nın kuzeydoğusundaki Chibok kasabasından yaklaşık 276 kız öğrenciyi kaçırdı.

Bunların bir kısmı hala terör örgütünün elinde. Ardından örgütün Batılı tarzda eğitimi reddetmesi nedeniyle olaylar tekrarlandı.

Bu çerçevede Nijerya'daki okullar, öğrencilerin salıverilmesi için fidye olarak para talep etmek başta olmak üzere diğer amaçlar uğruna terörist ve silahlı grupların hedefi haline geldi.

Bu amaçla yürütülen operasyonlar arasında Zamfara Eyaleti'nde bir okula baskın düzenlenmesi ve 317 kız öğrencinin yurtlardan kaçırılması da vardı.

Birkaç gün sonra Nijerya'nın Nijer eyaletinde de bir okuldan yaklaşık 42 öğrenci kaçırıldı. Aynı şekilde Katsina eyaletindeki bir okuldan 300'den fazla kız öğrenci kaçırıldı.

Kaçırılanlar, bu gruplara fidye ödenerek serbest bırakıldı. Bu durum ise karlı olduğu ve bu grupların cezaya tabi olmadığı için adam kaçırmaların devam etmesine neden oldu.

Ancak Nijerya ve bölgedeki diğer ülkelerdeki adam kaçırma vakalarının artması, ardından köyler arasında seyahat ederken kadın kaçırma vakalarının artması ve ardından Burkina Faso'daki son olayla birlikte, terör örgütlerinin kadınları kaçırmak için belli mekanizmaları olduğu ortaya çıktı. 


Siyasi dinamikler

Durum, sadece Burkina Faso'da değil, güvenlik ortamının dalgalanmasının altında yatan siyasi dinamikler olarak güvensizliğe, terör örgütleri ağlarının çoğalmasına ve tehditlerine neden oldu.

Ayrıca, kız çocuklarına eğitim verilmesinin reddedilmesi, demokrasiye ve örgün eğitime karşı olduğu için Boko Haram grubuna özgü. Grup, okulları hedef aldı. Kilise ve camilere saldırdı, sivilleri terörize etti ve çocukları kaçırdı. Yetkililere meydan okudu, karakollara saldırdı. Ayrıca sağlık, yardım ve kalkınma alanlarında çalışan uluslararası kuruluşların üyelerini de kaçırdı.

Çad Havzası bölgesinde faaliyet gösteren terör örgütlerinin uygulamaları arasında kadın kaçırma faaliyetinin varlığının bilinmesine rağmen Sahel bölgesindeki gruplar arasında bu uygulamanın yaygın olduğu genel olarak bilinmiyor.

Ayrıca bu örgütler Burkina Faso'da ilk kez kadınları kaçırmayı planladı. Yani bu, stratejilerinde ve çalışma yöntemlerinde bir evrim olduğu anlamına geliyor. 

Bu grupların insan kaçırma faaliyetlerini gerçekleştirmek için ortaya koydukları diğer faktörler ise ilk olarak, kırsal Afrika topluluklarında ‘onur kapısı' olan kadınlar aracılığıyla topluma boyun eğdirmek ve kadınları korumayı başaramadıkları için erkekleri utandırarak baskı altına almak.

İkinci olarak kadına yönelik şiddetin, terör örgütleri tarafından güç göstergesinin ve sivilleri terörize etme yeteneğini göstermenin bir yolu olarak kullanılması. 

Üçüncü olarak kaçırılan kadınlar, bu örgütlerin liderlerinin zihniyetinin formüle ettiği ikili amaca hizmet ediyor; orduya alınmak ve örgüt liderleriyle evlendikten veya köle olarak kullanıldıktan sonra ideolojik inancı genlerinde taşıyan çocuklar doğurmak, geri kalan kadınları da aynı amaçla yakınlarına hediye olarak dağıtmak. 


Kaosu ateşleme

Soum Eyaleti'nin Arbinda bölgesindeki olayın bir ilk olduğu ve bunu ülkede veya yakın çevrede başka kadın kaçırma olaylarının izleyeceği tehditlerden kaynaklanan kaosun bölgesel sonuçları göz önüne alındığında yerel toplum, Vagadugu hükümetinin yapacağını takip ediyor.

Ayrıca hükümet, Afrika Birliği'nin neler sunabileceğine bakıyor ve olayı kınamakla yetiniyor. 

Diğer taraftan Burkina Faso hükümeti, Fransız kuvvetlerinin bölgeden çekilmesini istemesi konusunda kendisine bir uluslararası destek bulamıyor.

Başkent Vagadugu'da bu kuvvetlerin ülke topraklarını terk etmesi çağrısında bulunan bir halk gösterisi düzenlendi. 
 

Burkina Faso yetkilileri, terörist gruplarla mücadele için Fransız güçlerin yerine Wagner güçlerine başvurmaya yöneldi AFP.jpg
Burkina Faso Devlet Başkanı İbrahim Traore'ye destek amacıyla düzenlenen ve Fransız büyükelçisi ile askeri kuvvetlerin Vagadugu'dan çekilmesini talep eden bir protesto sırasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bir fotoğrafı / Fotoğraf: AFP

 

Başbakan Apollinaire Joachim Kyelem de Tambela, Rusya'nın Vagadugu Büyükelçisi Alexey Saltykov ile görüşmesinin ardından "Rusya bu dinamikte mantıklı bir seçim. Ortaklığımızın güçlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz" açıklamasında bulundu.

Görüşme öncesinde de Kyelem de Tambela, Moskova'ya gizli bir ziyarette bulunmuştu ve Wagner savaşçılarının Fransız kuvvetlerinin yerini alması konusunda anlaşmaya varıldığı bildirilmişti. 

Peki, Wagner güçleri, ülkenin terör örgütleriyle olan sorununu çözmeyi başarabilecek mi ve kadın kaçırma silahını kullanarak yaptıkları uygulamalar karşısında ne yapacak?

Aslında eylem, herhangi bir ülkede bu kuvvetlerin faaliyet gösterdiği topraklara bağlı. Burkina Faso'da, yolsuzluğun yanı sıra 21 milyon insan yoksulluktan mustarip.

Bu durum da onları, kalkınmaya ve sağlık, eğitim ve diğer temel ihtiyaçlara gitmesi gereken maliyetin dış güçlere gidecek olması nedeniyle yardım arama konusunda hükümetin politikalarına ve tercihlerine karşı çıkarıyor.


Güvensizlik kök salıyor

Öte yandan Burkina Faso ordusu, terörist gruplarla savaşmak için askeri liderlik sağlamakta yetersiz kalabiliyor.

Askeri darbeler ortasında terör saldırılarına maruz kalan Batı Afrika ülkeleri, ordularının etkinliğinde gerilemeye tanık oldu.

Bu çerçevede hükümet, yavaş olmakla suçladığı Fransız tugayın yerine Wagner güçlerinin terörist gruplarla çatışmaya girmesi gerektiğine inanıyor.

Diğer taraftan Wagner güçleri, Burkina Faso'nun coğrafi konumunun zorluğuyla karşı karşıya kalabilir.

Zira terörist grupların faaliyetleri ve özellikle kadınların kaçırılması, kırılgan bir sınır olan Mali sınırı boyunca mevcut. Bu sınır, kaçırılan kadınların kaçakçılığına ve ticaretine izin veriyor. 
 

Nijeryalı yetkililere, Nijerya’nın kuzeybatısındaki Katsina eyaletinde kaçırılan yüzlerce öğrenciyi kurtarma çağrısı yapılan pankartlar.jpg
Nijeryalı yetkililere, Nijerya'nın kuzeybatısındaki Katsina eyaletinde kaçırılan yüzlerce öğrenciyi kurtarma çağrısı yapılan pankartlar

 

Bu durum, kaçırılan kadın ve kızların sınır ötesi kaçakçılığını önlemek başta olmak üzere, terörist faaliyetlerle mücadele şeklindeki ikili görevi yerine getirmek için bölgesel koordinasyon gerektiriyor.

Aynı zamanda devlet, yönetim yaklaşımını yeniden düzenleme süreci üzerinde çalışıyor.

Bugünkü deneyimine ve Nijerya, Mali ve diğerleri gibi komşu ülkelerin deneyimlerine göre teröristler gelgitlere maruz kalırken, daha güçlü ve daha acımasız görünmeleri gerektiğinde de özellikle cezasız kalmaya alıştıkları için kadın kaçırma gibi uygulamalara başvuruyor.

Bu durum ise siviller arasında, hükümetlerinin veya başvurulan herhangi bir kuvvetin kendilerini koruyamayacağına dair bir güvensizlik aşılıyor.

 

 

DAHA FAZLA HABER OKU