İktidar tepkili, bölge halkı temkinli yaklaştı… "İYİ Parti çözüme katkı sunma mesajı verdi"

"Kürt realitesini tanıyorum", "Avrupa'nın yolu Diyarbakır'dan geçer", "Kürt sorunu benim sorunumdur"… Tartışmaya yol açan siyasilerin çıkışlarına Meral Akşener'in "Mesele silahlara vedaysa biz varız" sözleri eklendi

Seçimler yaklaştıkça siyaset arenası da meydanlar da iyiden iyiye hareketlenmeye, ısınmaya başladı.

Tüm siyasi partiler, kararsızların veya toplumun farklı kesimlerinin oyunu alabilmek için tabiri caizse heybelerindeki taşları çıkardı, çıkarıyor. Siyasiler hamle üstüne hamle yapıyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ancak söz konusu oyları almak için bazen söyledikleri sözler ve yaptıkları açıklamalar tartışmalara konu da olabiliyor.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in partisinin Diyarbakır İkinci Olağan İl Kongresi'nde söylediği sözler gibi.

Akşener konuşmasının bir bölümünde "Mesele cumhuriyeti sözde özde sahiplenmekse, mesele silahlara veda, kan dökmeye de tövbe etmekse, mesele her türlü musibetin karşısında çelikten sarsılmaz bir biz olmaksa, biz varız" dedi.

Açıklamaya destek verenler olduğu gibi sert dille eleştirenler de oldu. 

Akşener'in konuşması başta AK Parti'lileri ikiye böldü.

"PKK silahlara veda ederse bundan ancak memnuniyet duyulur"

Eski AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Metiner, silah yerine siyasetin benimsenmesinin Türkiye'ye kazandıracağını belirterek, sosyal medya hesabında şu ifadelere yer verdi:

"PKK silahlara koşulsuz veda eder ve kan dökmekten vazgeçerse bundan ancak memnuniyet duyulur. Silah yerine yalnızca siyasetin benimsenmesi, Türkiye'ye kazandırır. Kalıcı çözümü sağlayacak önerileri eleştirmek değil teşvik etmek, Reis'in Türkiye Yüzyılı misyonunun bir gereğidir."

 

 

"Akşener, Diyarbakır'da HDP'ye selam durdu"

AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan ise Akşener'i hedef alan sert bir dil kullandı.

İYİ Parti liderinin Diyarbakır'da PKK'ya teklifte bulunduğu iddiasında bulunan Özalan, "Diyarbakır'a giden Akşener, PKK'ya bir teklifte bulunuyor! TSK'nın silah bırakmasını ancak rüyanızda görürsünüz. Akşener, Diyarbakır'da HDP'ye selam durdu ve "Mesele silahlara veda ve kan dökmeye tövbe etmekse biz varız" dedi. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne mi silah bıraktıracaksınız? Haddinizi bilin! Meral Akşener'in gerçek yüzünü herkes görsün" paylaşımında bulundu.

 

 

"Kötülük ve teslimiyetçiliğin manifestosudur"

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Akşener'in konuşmasının "kötülüğün ve teslimiyetçiliğin manifestosu, hiçbir vatan evladının kabul edemeyeceği bir çirkinlikte" olduğunu savundu.

Seçimler yaklaştıkça benzer tartışmalar daha da artacak ama sonuçta halk buna prim verecek.

Kimin haklı, kimin haksız olduğu, açıklamaların, meselelere karşı tutum ve verilen mesajların seçmen üzerinde nasıl bir etki bıraktığını en iyi seçim günü göreceğiz.

 

Akşener -Diyarbakır
Akşener'in Diyarbakır kongresindeki açıklamalarının yankıları sürüyor / Fotoğraf: AA

 

Siyasilerin Akşener'in Diyarbakır'da verdiği mesajlar hakkında ne düşündüğü az çok biliniyor.

Peki bölge halkı ne düşünüyor?

Diyarbakır sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri konuyu Independent Türkçe'ye değerlendirdi.

"Rahatsız edici dil kullanılmaması önemli"

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, milliyetçi kadro ile oluşan İYİ Parti'nin orta sahaya çekme gayretinde olduğunu söyledi.

Bölge ile ilgili sorunlarda çok rahat yol alamayacağını herkes gibi İYİ Partililerin de bildiğini aktaran Kaya, "Diyarbakır ve Urfa'daki açıklamalar kapsayıcılık açısından önemliydi. Bölgede dışlayıcılık dilini kullanmadı. Yani ne HDP'yi ne de bölgenin hassasiyetlerine yönelik rahatsız edici bir dili kullanmadı" dedi.

 

Mehmet Kaya
Mehmet Kaya / Fotoğraf: Twitter

 

Kürt sorununun önemli sonuçlarından birinin de çatışmalı süreç olduğunu ve bu gibi sorunlar sonlanmadan demokratik bir zemin veya mutabakatın oluşabilme olanağının olmadığına vurgu yapan Kaya, "Herkes bunun farkında. İYİ Parti bu konuda ne kadar güçlü ses çıkarabilir, bunu ne kadar açık beyan edebilir? Doğrusu bugünkü konjonktürde çok kolay değil, bunu bilmek gerekiyor. Yani beklentiyi çok yüksek tutmak doğru değil. Yeterli midir? Elbette tek başına yeterli değildir" diye konuştu.

"Kürt oylarını almak için daha ileri söylemlere ihtiyaç var"

Kaya'ya göre bölgede bir açılım yapılacaksa biraz da Kürtlere dokunulmalı. Bu illa HDP olması şart değil. Bu yapılmazsa konuşmalar tek başına değer taşımıyor.

Verilen mesajlar İYİ Parti ölçeğinde değerlendirildiğinde önemli ama bunun tek başına yeterli olmadığının altını çizen Kaya, devamında şunları kaydetti:

Hem barışı çağrıştıran cümleleri hem de muhalefeti AK Parti karşısında tamamını tek blok olarak gösteren yani 'AK Parti bir tarafta hepimiz bir tarafta' cümlesi aslında ilk adım olarak önemli görülebilir. Ama yeterli midir, hayır yeterli değildir. Çünkü sonuçta iktidara oynayan bir partiden söz ediyoruz. Bu partinin Kürt oylarını alabiliyor olması lazım. Bu oyları almadığı sürece iktidar konusunda yeterli bir taban bulamaz. Kürt oyları sadece bölgedeki oylar ile ifade edilemez. Bunu geçen yerel seçimlerde gördük. Dolayısıyla Kürt oylarını alabilmek için daha ileri adım ve söylemlere ihtiyacı var diye düşünüyorum."

"Bölgeyi iyi tanıdığını düşünüyorum"

Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (GÜNSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Şahismail Bedirhanoğlu da cumhurbaşkanı, başbakan ve siyasi liderlerin her zaman bölgede verecekleri mesajın hep merak konusu olduğunu hatırlattı.

 

Şahismail Bedirhanoğlu
Şahismail Bedirhanoğlu / Fotoğraf: Twitter

 

Son dönemde birçok siyasi aktör gibi Meral Akşener'in de ülkenin politik bir figürü haline geldiğini ve Millet İttifakı'nın seçimi kazanması halinde iktidarın en güçlü ortaklarından biri olacağını dile getiren Bedirhanoğlu, "Geçmişte milliyetçi gelenekten gelen, MHP'de milletvekili ve TBMM Başkanvekilliği, Tansu Çiller hükümetinde İçişleri Bakanlığı gibi birçok görevde bulunmuş bir isim. Bölgeyi iyi tanıdığı gibi sorular hakkında bilgi sahibi olduğunu da düşüyorum ama milliyetçi bir yaklaşımı da var. Bu yaklaşımından kaynaklı Türkiye'de belli bir oy oranına sahip olsa da bölgede henüz bu düzeyde bir kabul söz konusu değil" değerlendirmesinde bulundu.

"İYİ Parti 'çözüme katkı sunmak istiyorum' mesajı vermek istedi"

Birçok lider gibi Akşener'in de bölgede vereceği mesajın merakla beklenildiğini kaydeden Bedirhanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

Doğrusu Akşener'in açıklamasını daha önce söylenen 'dağda silahlı mücadele vereceklerine, düz ovada siyaset yapsınlar' sözüne biraz benzettim. Verdiği mesaj önemli ve kıymetliydi. Bence Akşener şu mesajı vermek istedi; eğer önümüzdeki dönemde koalisyonun büyük ortağı CHP'nin bu konuda bir projesi olursa biz de buna hassasiyetlerimiz ölçüsünde destek veririz. Yani ilerde iktidar olursak ve bizden diyalog veya çözüm süreci gibi bir şey başlarsa buna engel olmayız hatta destek veririz mesajı vermek istediğini düşünüyorum."

"Açıklamalarda bir çözüm önerisi yok"

Eski Diyarbakır Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar ise farklı görüşte.

Birçok kişi açıklamayı heyecan verici bulsa da Akşener'in bir çözüm üretmediğine dikkati çeken Aktar, "Tamam, mesele silah bırakmaksa bırakın gelin diyor ama silaha sarılmanın sebeplerini ortadan kaldırmıyor. Kürt meselesine ilişkin bir çözüm önerisi yok. Mesele sadece bu değil ki" diye konuştu.

 

Mehmet Emin Aktar
Mehmet Emin Aktar / Fotoğraf: Twitter

 

Asıl önemli mesele çatışmayı üreten sebeplerin ortadan kaldırılması olduğuna vurgu yapan Aktar, "Bunları ortadan kaldırmadığınız sürece yapacağınız açıklamaların karşılığı yoktur. Şimdiye kadar bu tür açıklamalar çok sık yapıldı. 'Avrupa Birliği'nin yolu Diyarbakır'dan geçiyor' diyenler, 'Kürt meselesi benim meselemdir' diyenler, her gelen bir şey söyledi" ifadelerini kullandı.

"Temsil ettiği siyasal çizgi belli"

Söz konusu açıklamaların Kürtlerde bir heyecan yaratmadığı gibi bir umut da vadetmediğini dile getiren Kaya, "Dolayısıyla seçime dönük ve Diyarbakır'da bulunmanın getirdiği bir zorunlulukla söylemiş bir söz olduğunu düşünüyorum" dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:

"Bu da aslında gerçek anlamında uzaklaştırılarak umut verici bir anlam yüklenmemeli. Gelin bize teslim olun, bırakın bu işi, biz neye merhamet gösterirsek onunla yetinin deniliyor. Bunun arkasında yatan anlam budur. Çünkü temsil ettiği siyasal çizgi anlamında da yeni bir şey söylemiyor. Yıllardır temsil ettiği siyasi çizgisinin ideolojik bakışı da budur. Kürdün varlığını, kimliğini, onun egemenlikten bir pay almasını arzulayan, gösteren bir noktada değil."

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU