Topu ayağının rengine çevirdi

Sırrı, sahalarda kazandığı hayret ve şaşkınlıkla yetinmeyip davalarının hizmetine verdiği şeylerdeydi

Fotoğraf: Reuters / Düzenleme: Independent Türkçe

Asıl adı Edson Arantes do Nascimento olan Pele, sanki tarihin en güzel futbol turnuvasını bozmak istemiyormuşçasına, çevik, golcü ve "futbolun kralı" sıfatıyla ülkesini taçlandıran biri olarak uluslararası şöhretini kazandığı zamanı ayarladığı gibi bu dünyadan göçme zamanını da ayarladı.

Ne zaman sahaya çıksa galip geldi. Üç kez Dünya Kupası'nı kazanınca topun rengi siyaha dönüştü.

Aynı şekilde neşenin rengi de. Şimdi, çatışmasız, darbesiz ve kansız bir şekilde ülkesinin adını tarihe yazdıran tek adama sadakat borcunu ödemek için Brezilya üç gün boyunca siyahlara bürünecek.
 


Pele'nin sırrı sadece ayakları değildi. Tüm sahalarda çalıştırdığı beynindeydi. Spor efsanesini güler yüzlü, alçakgönüllü, cömert ve insan imajını çizmede yetenekli biri olarak insan efsanesinin oluşumuna entegre etti.

Sırrı, sahalarda kazandığı hayret ve şaşkınlıkla yetinmeyip davalarının hizmetine verdiği şeylerdeydi.

Muhammed Ali Clay, yurttaşları arasında siyahların kapılarının önünde yumruğunun gücünü bir bekçi haline getirdiğinde bunu yaptı.

Muhammed Salah kendisini, dünya sahnesinde büyüleyici bir golcü olarak değil, zaferinin ilk hasılatını köyündeki yoksullara gönderen büyüleyici biri olarak takdim ettiğinde böyle tanıttı.

Pele'nin arkadaşları, sporcu kişiliğin bu yönüne onun kadar hâkim olamadılar. O ise bu yönünü son güne kadar geliştirmeye devam etti.

Bir dönem Spor Bakanı oldu. Bir ara neredeyse başkanlık savaşına giriyordu ve eğer girseydi rakiplerini ezip geçerdi.

ABD'de Muhammed Ali Clay böyleydi. Kalabalıklar sanki başka bir Martin Luther King'miş gibi onu görmek için akın ediyordu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Çoğu spor yıldızı, belki de koşulları ve ülkeleri farklı olduğu için sosyal veya politik çalışmalardan uzak durur.

Cruyff, Beckenbauer veya diğer efsaneler için bu bir renk veya ırk meselesi değildir. Futbol, ​​hem zengin hem de fakir ülkelerde kamusal önemi açısından neredeyse siyasetten önce gelse de Messi başka bir Pele olmayacak. Futbol coşkusu, örneğin Arap dünyasında özellikle artmakta.

Bu tutku artık Mısır ve El-Ehli ve Zamalek'in coşkusuyla sınırlı değil, aynı zamanda Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerine de taşınmış durumda.

Katar'da düzenlenen Dünya Kupası turnuvasında Fas milli takımının performansı tüm Arapların ilgisini çekerken, turnuvanın bölge gençlerinin gönlünde büyük bir iz bıraktığına şüphe yok.

Siyasi, edebi ve sanatsal yüzler milletlerin birlikte büyüdüğü yüzlerken, bu yüzlerin yerini şimdi şaşırtıcı ayaklar aldı.

Pele'nin adeta bir sanata dönüştürdüğü bu spor geliştikçe, bununla ilgili her şey de beraberinde ilerleme kaydetti.

Katar turnuvasında beni en çok etkileyen şey, maçları yayınlayan Arap yayıncıların gelişimi oldu.

Müthiş profesyonel bir beceri, topun hızı ile yarışan bir hız ve sadece 'iyi', 'harika' veya 'Ahmed kafasıyla' vurdu ifadeleri ile sınırlı kalmayan detaylı bir sunum ortaya koydular.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Asasmedia

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU