İstanbul Barosu'nda genel kurul bitti ama tartışma sürüyor... Eski yönetimin "göz kararıyla" ibra edilmesine tepki var

Geçtiğimiz hafta sonu yapılan İstanbul Barosu Genel Kurulu'nda yapılan başkanlık seçiminde baroya ilk kez bir kadın başkan seçildi. 

Baronun yeni başkanı Filiz Saraç, geçen 6 yıl boyunca İstanbul Barosu'nu yöneten Mehmet Durakoğlu ile aynı grubun, "Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu"nun üyesi.

Bu grup, 2002 yılından bu yana İstanbul Barosu'nu yönetiyor. 

Saraç'ın başkan seçildiği genel kurulun ilk gününde, eski yönetim için ibra oylaması yapıldı. Ancak o esnada salonda bulunan bazı avukatlara göre bu oylama problemli.

Genel kurulun ikinci günü yapılan başkanlık seçiminde baroya kayıtlı 56 bin 113 avukatın 23 bin 899'u oy kullandı. Saraç, baroya kayıtlı bütün avukatların yüzde 12'sinin oyunu alarak başkan seçildi. Genel kurulun ilk günü ise katılım çok daha düşüktü. İbra oylaması akşam saat 21:00'e bırakıldığı için salonda çok daha az sayıda avukat kalmıştı.

İstanbul Barosu seçim sonuçları / Görsel: Twitter - Bağımsız Avukatlar Grubu  (@bak_avukat)

"Salon ikiye ayrıldı, iddiaya göre o sırada oy hakkı olmayanlar da vardı, talepler reddedildi"

İbra oylaması sırasında divan heyeti salonda bulunan avukatların "ibra edenler" ve "ibra etmeyenler" olarak iki ayrı bölüme ayrılmasını istedi.

İddialara göre, baroyu yöneten Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu, ibra oylaması sırasında kalabalık görünmek için oy hakkı olmayan stajyer avukat ve hukuk fakültesi öğrencilerini salona soktu ve bu isimler, divanın "avukat olmayanlar salondan çıksın" uyarılarına rağmen çıkmadı. 

Bu durum başka gruplar tarafından tespit edildi ve divandan kimlik kontrolü ve oy sayımı yapması talep edildi. Ancak divan bu talepleri reddederek "göz kararıyla" eski yönetimin ibra edilmesine karar verdi. 

"Divanın salon hakimiyeti noktasında eksiklikleri vardı"

Bağımsız Avukatlar Grubu'nun yönetim kurulu adayı Av. Şadi Çarsancaklı, ibra oylamasında divan heyetinin basiretli davranamadığını, sayım ve salon hakimiyeti noktasında eksiklikleri olduğunu söyledi. 

Bazı üyelerin, yönetimi ibra edenler arasında stajyer avukatların da olduğunun tespit edildiğini aktaran Çarsancaklı, "Kimlik tespiti yapılıp onların salon dışına çıkarılması gerekiyordu. Bir 'usuli eksiklik' oluştu diyebiliriz. Ancak sonuçta ibra kararı, bütün grupların olduğu divan heyeti tarafından oy birliğiyle çıktı. Daha iyi bir genel kurul yönetimi olabilirdi" dedi. 

"Salonda stajyer ve öğrencilerin olduğunu tespit ettik"

İbra oylaması sırasında genel kurulda bulunan avukat Üsame Ceran da oylamanın yapılacağı sırada salonda yönetimin ibra edilmemesine yönelik kanaat taşıyan bir çoğunluğun bulunduğunu belirtti. 

"Bu nedenle divan heyeti sayım için 4-5 dakika bekledi, salonu oyaladı. O sırada salonda stajyer avukatlar ve hukuk öğrencileri vardı" diyen Ceran, "Bizler bunu tespit ettik. Kimlik kontrolü yapılmadan oylama yapıldı. Divandan kimlik kontrolü ile sayım yapmalarını istedik ancak 'Biz hangi tarafın çoğunlukta olduğuna işarî olarak karar verebiliriz' diyerek sayım yapmadılar ve eski yönetimin ibra edilmesine hükmettiler" diye konuştu. 

Divan heyetine tepki gösteren bazı gruplar, durumu protesto ederek salondan ayrıldı. 

Baro duruma ne diyor?

İstanbul Barosu yetkilileri ise genel kurulu yöneten divanın, Atatürkçü, milliyetçi, muhafazakar, liberal bütün grupların temsilcileri tarafından oluşturulduğuna ve ibra kararının oy birliğiyle alındığına dikkati çekiyor. Sayımın yapılmamasında ise divanın tüm üyelerinin "ibranın sağlandığı" yönündeki kararının etkili olduğu belirtiliyor. 

Aynı yetkililer, oylama öncesi avukat olmayanların salondan çıkmasına yönelik çağrılar yapıldığını da yineledi.