Liz Truss, son kez ulusa seslendi: Önümüzde daha parlak günler olduğunu biliyorum

Truss konuşmasında Rusya-Ukrayna savaşına değinerek, "Putin'in saldırganlığına karşı bu cesur mücadelede Ukrayna'yı her zamankinden daha fazla desteklemeliyiz" dedi

Fotoğraf: Reuters

Birleşik Krallık'ta 20 Ekim'de iktidardaki Muhafazakar Parti liderliğinden istifa eden Liz Truss, Başbakan olarak görev yaptığı zamandan bu yana, cesur olmak ve karşılaşılan zorluklarla yüzleşmek gerektiğine her zamankinden daha fazla ikna olduğunu belirterek, "İngiliz halkına inanıyorum ve önümüzde daha parlak günler olduğunu biliyorum." dedi.

Truss, Kral III. Charles'a istifasını sunmadan önce Başbakanlık Konutu 10 Numara önünde son kez ulusa seslendi.

Konuşmasında, Başbakan olarak görev yapmanın büyük bir onur olduğunu dile getiren Truss, hükümetinin, ekonomik olarak zor dönemlerde aileler ve işletmelerin yanında acil ve kararlı şekilde hareket ettiğini belirtti.

Truss, "Başbakan olarak geçirdiğim zamandan beri, cesur olmamız ve karşılaştığımız zorluklarla yüzleşmemiz gerektiğine her zamankinden daha fazla ikna oldum" ifadesini kullandı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"Ukrayna'yı her zamankinden daha fazla desteklemeliyiz"

Truss, konuşmasında, ülkesinin Ukrayna'ya verdiği desteği sürdürmesi gerektiğine işaret ederek, "(Rusya Devlet Başkanı Vladimir) Putin'in saldırganlığına karşı bu cesur mücadelede Ukrayna'yı her zamankinden daha fazla desteklemeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna'nın galip gelmesi ve İngiltere'nin savunmasını güçlendirmeye devam etmesi gerektiğini söyleyen Truss, "Bunu başarmak için çabaladım ve Rishi Sunak'a ülkemizin iyiliği için başarılar diliyorum" dedi.

Truss, ülkesine ve halkına inandığını dile getirerek, "Önümüzde daha parlak günler olduğunu biliyorum" ifadesini kullandı.

Liz Truss, konuşmasının ardından Kral III. Charles'a istifasını sunmak üzere Buckingham Sarayı'na doğru yola çıktı.

Başbakan Truss, 20 Ekim'de istifa ettiğini açıklamıştı

Seçim kampanyası sürecinde sıklıkla "vergi indirimleri" vaadini öne çıkaran Truss'ın, başbakanlık görevini devralmasının ardından hükümet 23 Eylül'de toplam 45 milyar sterlini bulacak vergi kesintilerinin uygulanmasına hazırlanıldığını açıklamıştı.

Bu durum, ülkenin dış borçlanmasının yükseleceği beklentilerini artırarak sterlinin sert değer kaybı yaşamasına neden olmuştu.

Ekonomik planlara yönelik sert eleştirilerin ardından İngiliz hükümeti, yüzde 45'lik en yüksek gelir vergisi oranını kaldırma planından vazgeçmişti.

Daha önce pek çok kez vergi indirim planının arkasında duran Truss, 14 Ekim'de kamuoyu baskısına dayanamayarak Kwasi Kwarteng'i Maliye Bakanlığı görevinden alarak yerine Jeremy Hunt'ı getirmişti.

Ciddi piyasa oynaklığına neden olan "hatalar" için özür dilemesine karşın Truss'un görevde ne kadar kalacağı konusunda ülke kamuoyunda tartışmalar çoktan başlamıştı.

Ülkede art arda siyasi ve ekonomik çalkantıların yaşanmasının ardından Başbakan Truss, 20 Ekim'de istifa ettiğini duyurmuştu.
 

 

AA

DAHA FAZLA HABER OKU