Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran ziyareti dönüşü uçakta basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik olası askeri harekatı ile ilgili Rusya ve İran'ın tavrına ilişkin bir soruya cevap veren Erdoğan, zirvede 3 ülke liderinin farklı görüşlerde olduğunu söyledi.
"Farklı düşünceler ortaya koyduğumuz çok açık net ortadaydı" diyen Erdoğan, "Bazı yerlerde farklılıklar olsa bile terörle mücadele konusunda bir defa bir birliktelik var. Terörle ilgili konuda da PKK/PYD/YPG terör örgütlerine karşı ister istemez birleşiyoruz. Kaldı ki zaten bu rejime de en çok zararı veren sorun. Şu anda terör örgütü, Fırat’ın doğusunda özellikle petrol kuyularını emiyor, sömürüyor; ondan sonra rejime de satıyor. Böyle bir durum var" dedi.
Suriye'nin kuzeyine yönelik askeri harekatin tarihi ile ilgili gelen bir soruya ise Erdoğan şu yanıtı verdi:
Yeni bir harekât konusu milli güvenlik endişelerimiz giderilmediği sürece gündemimizde yer almaya devam edecek. Diğer taraftan bakıyorsunuz Amerika’nın oradaki elemanları terör örgütü mensuplarına eğitim yaptırıyor. Bu eğitim esnasında rejimin bayrağını da orada bunlar dalgalandırıyorlar. Niçin? Güya aldatacak ya… Aldatabilirse… Yaptıkları iş, orada Türk askerine karşı bir terörist eyleme girmek. Burada da kalkıp rejimin bayrağını orada dalgalandırmakla acaba Türk ordusunu aldatır mıyız diye düşünüyorlar. Bunu yemezler. Şu anda tabii gerek Fırat’ın doğusu gerek İdlib gerek Afrin, bütün buralardaki gelişmelerde biz hassasiyetimizi sürdürüyoruz. Başından itibaren de konuştuğumuz şey şu; sınırdan 30 kilometre güneye kadar, buralardaki terör örgütleriyle mücadelemizde Rusya’nın da İran’ın da bizim yanımızda olmasını istiyoruz. Burada bize gerekli desteği vermelidirler. Bunu burada gerek Sayın Putin’e gerek Sayın Reisi’ye de tekrar ifade ettik. Her ikisi de zaten yaptıkları açıklamalarda bu konulara vurgu yaptılar. Öyle zannediyorum ki PKK/YPG/PYD konularında ayrı düşünmüyoruz. Ama bundan sonra da yine bunu işlemeye devam etmemiz lazım.
"Biden, bize böyle bir Yunanistan şartı filan koymadı"
Erdoğan, ABD'den alınacak F-16 uçakları ile ilgili Temsilciler Meclisi'nin "Yunanistan hava sahasına yönelik sürekli ihlallerde kullanılamayacağı" şartı getirmesiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu.
ABD Başkanı Joe Biden'ın ile görüşmesini de hatırlatan Erdoğan şunları kaydetti:
Sayın Biden, bize böyle bir Yunanistan şartı filan koymadı. Tam aksine, uzunca yaptığımız görüşmede NATO üyesi ülkeler olarak herhalde birbirimizin hukukunu korumalıyız diye konuştuk. Kendisi de F16’lar konusunda “Ben elimden gelen bütün gayreti göstereceğim” dedi. Maalesef şu anda Temsilciler Meclisinde az da olsa bu işe muhalefet edenler var. Mevcut gelişmelere baktığımızda aslında böyle bir koşul meselesi bana göre bizi bağlayıcı bir koşul değil. Yeter ki onlar F16’larla ilgili bizim teklifimize evet desinler, bize sıfır F16’ları versinler. Zaten elimizdekilerin bakım onarımını biz şu anda yapabilecek güçteyiz. O konuda herhangi bir sıkıntımız yok. Ama tabii ki yedek parça noktasında bazı taleplerimiz var. Bunları da yerine getirmeye karar verdiler. Bir de Amerika’da Kasım ayında ara seçimler var. Onlar da önemli. Kasım ara seçimleri ne getirir ne götürür bunları da göreceğiz. Orada cumhuriyetçilerin senatoda daha ağır basacağı, Temsilciler Meclisinde de yine ağırlığı ele geçireceği istikametinde bilgiler geliyor.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil"
İsveç ve Finlandiya ile imzalanan 3'lü muhtıra hakkında da yorumlarda bulunan Erdoğan, "Biz Finlandiya’ya da İsveç’e de NATO Genel Sekreteri’nin de yer aldığı masada şartlarımızı çok açık net söyledik. Gizli, saklı herhangi bir şey yok. Şartımız bu ülkelerin terör örgütlerinin faaliyet ve gösterilerini sonlandırması, ellerindeki teröristleri iade etmesi" dedi.
"PKK/PYD/YPG ve FETÖ’yü terör örgütü olarak burada kayıtlara girdik" diyen Erdoğan, "Bunları vereceksiniz dedik. Parlamentolarına varıncaya kadar bu terör örgütünü bunlar besliyorlar. Adeta kuluçka yuvası gibi. Böyle bir durum var. Şimdi bunlar bize verdikleri sözü yerine getirmedikleri takdirde bizim de bu işe olumlu bakmamız mümkün değil" ifadelerini kullandı.
"Türkiye’nin en büyük talihsizliği, demokrasinin gereği olan bir muhalefete sahip olmadığıdır"
Erdoğan, KYK ödemelerinde mezun öğrencilerden ana paranın tahsil edilmesi ile ilgili CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu yönelik eleştirilerde de bulundu.
"Türkiye’nin en büyük talihsizliği, demokrasinin gereği olan bir muhalefete sahip olmadığıdır" diyen Erdoğan, "Bizde böyle bir muhalefet yok. Batı ülkelerinde, bazı yerlerde muhalefet yine bizdeki gibidir ama birçoğunda gelirler iktidarlarını desteklerler. Ama bizde böyle bir şey yok. Yalan üzerine kurulu bir siyaset anlayışı var. Ana muhalefette de öyle, yavru muhalefette de öyle, masanın altındakinde de öyle. Hepsinin şu andaki yapısı bu. En son Bay Kemal’in KYK ile ilgili söylediklerini duydunuz. Ondan sonra da ben söyledim yaptı noktasına geldi. Hep öyle oldu zaten! O söyledi ben de yaptım! dedi. (Gülüşmeler)
Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'da yaşanan sel baskınları sırasında tatile gitmesini de eleştirdi.
Türkiye genelinde yaşanan doğal afetlerde kendisinin bizzat bölgeye gittiğini yahut bakanları oraya gönderdiğini söyleyen Erdoğan, "Bakıyorsun İstanbul’da bir sıkıntı oluyor, adam Fethiye’de, şurada, burada. Öbürü bir başka yerde. Ya nerede olursan ol ama böyle bir felaket olduğu zaman sen oranın sorumlususun, atlayacaksın geleceksin. Ben de yaptım bu belediye başkanlığını. En ufak bir şey olduğunda nerede olursam olayım hemen atlar, İstanbul’a döner gelirdim. Şu anda bile öyle" ifadelerini kullandı.
Independent Türkçe