Servet ödemeden safariye nasıl gidilir?

Tanzanya’nın Serengeti’si ya da Kenya’nın Masai Mara’sındaki kalabalığı unutun: Zambiya’nın Liuwa Ovası’nda çok daha uygun fiyata bolca Afrika antilobu görebilirsiniz

Liuwa Ovası (The Independent)

Binlerce Afrika antilobu ahenkli bir şekilde mavi-siyah bir çizgi halinde yürüyor. Gök gürültüsü çok uzaktan duyulan fırtına bulutları ufku morumsu renklere boyuyor. Yağmuru takip eden Afrika antilopları burunlarını yere doğru tutuyor. 

Pencereyi biraz aralıyorsunuz ve sıcak havada asılı duran tatlı ve ağır, nemli toprak kokusu burnunuza geliyor. Antilop sürüsü ağır ağır yanınızdan geçiyor. Fındık kahvesi rengindeki yavrular annelerinin ardından seğirtiyor. Bazı antiloplar ağız dolusu ot kapmak için sırayla küçük molalar veriyor. Kocaman sürü bulutların içine içine yükselen, mürekkep bulanıklığına dönüşen ufka doğru kilometrelerce uzanıyor.

Ekim sonlarında veya kasımda 40 binden fazla Afrika antilobu Barotse yatağı ya da “Liuwa Ovası” olarak da bilinen büyük toprakların çevresinde yağmurların peşinde Zambiya'ya göç ediyor. Biz de bu inanılmaz gösteriye tanıklık etmek için buradayız ve aynı zamanda kıtadaki en büyük ikinci göçü görmenin bir servete mal olmadan da mümkün olduğunu kanıtlamak istiyoruz. 

Her yıl turistler Afrika antiloplarının yıllık “Büyük Göç” yürüyüşüne tanık olmak için Tanzanya'daki Serengeti'ye ve Kenya'daki Masai Mara'ya akın ediyor. Ancak bu tatil ordularına katılmak hiç de ucuz değil. Masai Mara'daki bir pansiyonun fiyatı gecelik kişi başı 250 sterlinden (yaklaşık bin 800 TL) başlıyor.

Bunun aksine Liuwa Ovası Afrika’nın en ücra ve en az bilinen safari bölgelerinden biri. Her yıl sadece bir avuç turist tarafından ziyaret edilen park, macera dolu epey ucuz bir gezi düzenliyor.

Zambiya'nın başkenti Lusaka'ya yaklaşık 725 kilometre uzaklıkta bulunan parka giriş kişi başı 30 dolar (yaklaşık 170 TL) tutuyor. Küçük ama etkili çalışan bir ofiste ödeme yaptıktan sonra bir ipe takılı yüzen bir platformun üzerine çıkıyoruz ve Zambezi Nehri’nin bir kıyısından diğerine üç “feribot görevlisi” tarafından çekiliyoruz. Nehrin batı tarafından park Angola sınırına kadar yaklaşık olarak 3 bin 660 kilometrekarelik bir alanda yayılıyor. Bu neredeyse Galler büyüklüğünde bir alan. 

Yılın üç ayını Zambezi’nin taşan sel suları altında geçiren Liuwa göz alabildiğince uzanıyor. Bu boş çayırlar neredeyse tamamen işaretlerden yoksun, bu yüzden içinde uydulardan bilgi alarak konum gösteren seyir sistemi olan bir 4x4 araç arazideki en önemli gereksinim.

Nehri geçip platformdan indiğimizde ve anında kumlara batıyoruz. Buradan itibaren sürekli ya otluk alanlardan geçerek ya da ince siyah kuma dönen eğri patikalarda yol dışında seyahatimizi sürdürüyoruz. 

Günde yaklaşık 200 sterline (yaklaşık  bin 400 TL) bir 4x4 Land Cruiser kiraladık ve maliyetini aramızda bölüştük. 

Bu “aşırı yüklü” araçlar kamp yapmak, uyumak ve düzgün bir şekilde yemek yemek için ihtiyacınız olan her şeyi içeriyor. Land Cruiser’da nevresimi, çarşafı ve yastıkları da bulunan bir çatı çadırı var. Ayrıca katlanabilir yataklı iki kişilik bir zemin çadırı da ödediğimiz günlük fiyata dahil ve iki çadırı yan yana yere de açabiliyorsunuz. 

Otomobilin arkasındaki sürgülü bölmelerde düşünebileceğiniz her şey var: Buzdolabı ve dondurucu, su tankı, kap, tava, gaz sobası, barbekü araçları, çamaşır ipi, tabak çanak, şarap bardakları, bir masa ve sandalyeler. Hatta viski bardakları, mumlar ve masa örtüsü bile var. Kamp yapılıyor, ama bildiğimiz gibi değil.

Bu karayolu tatiline gitmek için korkusuz bir öğrenci ya da büyük bir Afrikasever olmanız da gerekmiyor. İlk defa kendi başına böyle bir yolculuk yapacak sürücüler için Safari Drive gibi şirketler ısmarlama güzergahlar düzenleyip tam donanımlı bir araç, rotalar, kamp alanları ve diğer gerekli konaklama yerlerini organize edebiliyor.

Yerel halkın sahip olduğu Liuwa'daki kamp alanlarında kişi başı 15 dolara (85 TL) konaklanabiliyor. Muazzam büyüklükteki parkta 4 farklı yer var. Her biri ağaç gölgelerine saklanmış. Bu alanlar size içlerinde ateş yakabileceğiniz çukurları olan ama etrafı çitle çevrilmemiş bir alan ve yakıcı öğle güneşinden kaçıp içinde oturabileceğiniz basit sazdan bir sığınak sunuyor. Alanlarda bir tuvalet kulübesi, açık hava duşları ve bir musluk bulunuyor. Yakacak odun yığınlarını çok düşük bir ücretle satın almak da mümkün.

Parka giderken Liuwa Ovası’na en yakın kasaba olan Mongu'daki bir süpermarketten stok yaptık. Birkaç gün boyunca yetecek kadar donuk et satın aldık ve her yerimize cin tonik, kuru yiyecek ve sebze sıkıştırdık. 

Günlerimiz çay ve galetayla başlıyordu. Öğleden sonraları antilop görmek için çıktığımız yolculuklardan dönünce taze kahve ve domuz pastırması, ateşte pişmiş yumurta ve tostla şölen yapıyorduk. Akşam yemeklerimiz de mum ışığıyla aydınlanmış masamızda biftek veya kızarmış tavuk, küller içinde pişirilmiş tatlı patates ve kırmızı şarap eşliğindeydi. Dört gün boyunca yediğimiz bütün yiyecekler kişi başı 12 sterlin civarında (yaklaşık 85 TL) tuttu. Bütün gezi masrafı yani yemek, parka giriş, 4x4 kiralama ve kamp alanları da kişi başı 300 sterlinin (yaklaşık 2 bin 130 TL) altındaydı.

 

 

Liuwa Ovası daha önce gördüğüm hiçbir şeye benzemiyor. Gerçek bir vahşi doğa, sonsuz her yöne açılan sarı otlaklar… Sabahları ve akşamları gök şiddetle kayısı rengine dönüyor. Parıldayan suluk alanlar düzlüklerin ortasında beliriyor. Yemyeşil kıyılara tünemiş ve dikkatle etrafına bakan gri taçlı ve gerdanlı turna kuşları görüyoruz. Uzun bacaklı jakana kuşları sığlıklarda duruyor. Farklı türden utangaç antiloplar su içmek için birikinti kenarına doğru yavaşça ilerliyor. Su birikintilerinin birindeki çamurda 5 tane benekli sırtlan pinekliyor, karınları bir önceki gecenin yemeğinden hala şiş durumda. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Liuwa’daki doğal yaşamı koruma çalışmaları 19. yüzyıla dayanmasına rağmen, Barotseland Kralı koruyucu olarak kendi tanıdıklarını atamasıyla yıllar boyunca kaçak avlanma ve tarım alanı açma amaçlı  habitat tahribatı gibi nedenlerle vahşi yaşam alanları yoğun hasar görmüş. Sonuç olarak büyük yırtıcı hayvanlar eksilmiş ve yakın zamana kadar sırtlan burada “orman kralı”ymış. Ancak 2003 itibariyle kar amacı gütmeyen bir organizasyon olan African Parks işletmeyi devralmış ve parka yeniden aslan getirmiş. Aslan nüfusunun şu anda 7 olduğu düşünülüyor. Bu yüzden eğer bir tane görürseniz çok şanslısınız ve bu imkansız değil. 

Afrika antilobu sürüsünün izini bulmak üç günümüzü aldı çünkü yağmur ihbarları bizi sürekli farklı yerlere yönlendirdi. Çayırlar bal renginden yemyeşil, zümrüt benzeri bir renk haline gelirken parktan ayrıldık. Huysuz gökyüzü ve yağmurdan ürken zebralar toz bulutları içinde dörtnala koşturup duruyordu. Liuwa, birkaç gün içinde tamamen farklı görünecek ve bu geri dönmek için yeterli bir neden.

Liuwa Ovası’nı ziyaret etme konusunda bilgi ve tavsiye için africanparks.org adresini ziyaret edebilirsiniz.


 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/travel

Independent Türkçe için çeviren: Ata Türkoğlu

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU