En son Gezi davasında gündeme geldi... Hakimin 'karşı oyu' AİHM'den Türkiye aleyhine çıkacak kararlara karşı önlem mi?

Gezi davasında 2'ye karşı 1 oyla çıkan kararda, mahkeme heyetinin kıdemli üyesi Kavala'nın tahliye edilip diğer sanıkların tutuklanmaması yönünde görüş bildirdi. Karşı oy, Türkiye'nin AİHM savunmalarında yargı bağımsızlığına kanıt oluyor

Fotoğraf: AA

Gezi Parkı eylemleriyle ilgili davada kararını açıklayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyanın tutuklu sanığı iş insanı Osman Kavala'ya ağırlaştırılmış müebbet, tutuksuz 7 sanığa 18'er yıl hapis cezası verdi.

Mahkeme, hükümle birlikte davada tutuksuz yargılanan Mücella Yapıcı, Çiğdem Mater, Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Tayfun Kahraman ve Yiğit Ali Ekmekçi'yi tutuklayarak hapishaneye gönderdi. 

Kıdemli üyeden karşı oy

Karar, 2'ye karşı 1 oyla alındı. Oy çokluğuyla verilen kararda mahkeme başkanı Mesut Özdemir ile AK Parti'den milletvekili aday adayı olduğu ortaya çıkan üye hakim Murat Bircan sanıkların aleyhine oy kullandı.

Karara şerh düşen heyetin kıdemli üyesi Kürşad Bektaş ise, Osman Kavala'nın tahliyesi ve dünkü duruşmada tutuklanan sanıkların tutuklanmaması yönünde görüş bildirdi.

"Somut, kesin ve inandırıcı delil yok"

Kıdemli üye Bektaş'ın karşı oy gerekçesinde şu ifadeler yer aldı:

"Dinleme kayıtlarının yasak delil mahiyetinde olduğu, aksi kabul edilse dahi dinleme kayıtlarını destekleyen somut kanıtlar olmadığı ve tek başına dinleme kayıtlarının sanıkların üzerine atılı suçlardan mahkumiyetlerine yeterli olmadığı anlaşılmış olup, sanıkların üzerlerine atılı suçlardan cezalandırılmalarına yeter her türlü kuşkudan uzak, somut, kesin ve inandırıcı başkaca delil de bulunmadığından, beraatı, tutuklu sanık Osman Kavala'nın tahliyesi, diğer sanıkların tutuklanmaması gerektiği görüşündeyim."

Karşı oy Türkiye'nin AİHM savunmasına giriyor

Bektaş'ın kullandığı karşı oy sosyal medyada Gezi Parkı davasıyla ilgili yorum yapanlar tarafından defalarca paylaşıldı.

Mahkemelerden bu tip toplumsal davalarda çıkan karşı oylar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılan başvurulardan sonra Türkiye tarafından verilen savunmalarda yargının bağımsızlığına kanıt olarak sunuluyor. 

Türkiye'nin mahkeme heyetinin bir üyesinin yazdığı karşı oyun, yargı bağımsızlığına kanıt olarak sunulduğu AİHM savunmalarından biri, Halkların Demokratik Partisi'nin tutuklu Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın yaptığı hak ihlali başvurusunda yer aldı.

Hakim "Tutukluluk halinde fayda yok" dedi

Yüksekdağ'ın yargılandığı Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bir duruşmasında oy çokluğuyla tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Karşı oyu kullanan üye hakim "Tutukluluk halinde fayda yok" diyerek Yüksedağ'ın tahliyesi yönünde görüş bildirdi. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yüksekdağ'la ilgili Türkiye'nin savunmasına konu olan karşı oyda, muhalif mahkeme üyesi şu ifadeleri kullandı:

"Sanığın tutuklu kaldığı süre de gözetilerek, tutukluluktan beklenen amacın artık hasıl olduğu, sanığın üzerine atılı eylemler ve bu aşamaya kadar ki savunmaları gözetilerek delil karartma ihtimali ile sanığın dosyaya yansıyan kişiliği uyarınca da kaçma şüphesinin bulunmadığı yönünde tarafımızda kanaat oluştuğu, ayrıca sanığın ve müdafilerinin savunmalarını büyük ölçüde tamamladıkları hususları gözetilerek sanığın tutukluluk halinin devamında hukuki bir fayda bulunmadığı, bu aşamada adli kontrol hükümleriyle de tutukluluktan beklenen faydaya ulaşılabileceği görüş ve kanaatinde bulunduğumdan, sayın çoğunluğun sanığın tutukluluk halinin devamı yönündeki kararına katılmıyorum."

Türkiye savunmasında kullandı

Bu karşı oy, Yüksekdağ'ın yaptığı AİHM başvurusunda Türkiye'nin yaptığı savunmada kullanıldı. Türkiye'nin AİHM'e verdiği savunmada, yargıçların siyasi talimatla karar verdiğine yönelik iddiaya karşı çıkılarak, tahliye yönünde karşı oy kullanıldığına dikkat çekildi ve Türk yargısının bağımsız olduğu belirtildi.

Kavala'nın avukatı Aytöre: Karşı oy, demokratik oylama yapıldığını göstermek için

Gezi davasında Osman Kavala'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet, diğer sanıklara verilen 18 yıl hapis cezası ve tutuklama kararında kıdemli üyenin verdiği karşı oy, Kavala'nın avukatları tarafından samimi bulunmuyor. Kavala'nın avukatlarından Deniz Tolga Aytöre, kıdemli üyenin karşı oyuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

Osman Kavala'nın beraat ettiği dava haricinde bütün kararlar oy çokluğuyla alındı. Heyetlerdeki üyeler veya başkandan çıkan muhalefet şerhleri, demokratik bir oylama yapıldığını göstermek adına kullandı. Samimi bulmuyorum.
 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU