Taliban: Can çıkar, huy çıkmaz

Esedullah Oğuz Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AA

Taliban geçtiğimiz yaz Afganistan'da iktidarı ele geçirdiğinde pek çok uzmanın iddiası, Taliban'ın değiştiği ve karşımızda bambaşka bir örgütün olduğu yönündeydi.

Bense örgütün değişmediğini, sadece 1990'lı yıllardaki yönetim biçiminin yeni, güncellenmiş versiyonunu uygulamaya koyacağını belirtmiştim.  

Sağ olsun, Taliban beni yanıltmadı ve iktidarını iyice perçinledikten sonra fabrika ayarlarına geri döndü. 

Sözünü ettiğim şey, Taliban'ın kız öğrencilerin eğitim yasağıyla beraber sakal bırakma zorunluluğu, namaz vakti insanların sokakta dolaşmaması ve kadınların yanlarında erkek mahremi olmadan yolculuğa çıkmaması gibi son dönemde arka arkaya yürürlüğe koyduğu uygulamalar. 

Afganistan'da okullar kışın üç ay tatil olur ve yeni öğretim yılı martta, Nevruz'dan hemen sonra başlar.

Bu yıl da kızlar başta başkent Kabil olmak üzere pek çok kentte büyük bir heyecan ve coşkuyla okula gittiler ama ağlayarak geri döndüler.

Zira Taliban'ın Milli Eğitim Bakanlığı'ndan gelen emir dolayısıyla okullar kapalıydı.

Geçen yıl, kızların eğitimine bir sonraki yıl izin vereceğini açıklayan Taliban hükümeti ani bir kararla kızlar için ortaöğretimin bir sonraki karara kadar kapandığını açıkladı. 
 


Ardından Kabil Belediyesi, Taliban'ın Amri-bil Maruf ve Nahi-an Munkar (iyilikleri yayma ve kötülükleri engelleme) Bakanlığı'na bir yazı yazarak, başkentte kadınların parklarda namahrem erkeklerle hicapsız veya hafif hicapla dolaştığını ve buna engel olunmasını istedi.

Bunun üzerine bakanlık, başkentte ve diğer kentlerde hicapsız kadın avına çıktı ve pek çok kadın kırbaç cezasına çarptırıldı. 


Taliban'ın uygulamaya koyduğu bir başka yasak ise, kadınların yanlarında mahrem erkek olmadan dışarı çıkmaması ve yolculuk yapmaması şeklinde.

Bunu gerçekleştirmek için taksicilerin tek başına kadın yolcu almaması istendi.

Bu yüzden, çalıştıkları yabancı yardım kurumları kapandığı ve yurdu terk ettiği için işsiz kalan binlerce kadın, evlerinden çıkamaz hale geldi.

Oysa bu kadınlar, dikiş-nakış, hizmetçilik, çamaşırcılık gibi kadınlara özgü işlerin yanında erkeklerin yaptığı işportacılık ve ayakkabı boyacılığı gibi en sıradan işleri bile yapmaya başlamışlardı.

Böylece Taliban, kadınlar için hayatı çekilmez hale getirmek suretiyle beklenen açlık ve kıtlık tehlikesini pek ciddiye almadığını göstermiş oldu. 


Taliban'ın eski yasakları peşi sıra yeniden uygulamaya sokması, örgüt içindeki bölünmeyi de gözler önüne serdi.

Taliban liderliğindeki pragmatik kesim, yasakları gevşetmek suretiyle dünyadan daha fazla destek ve maddi yardım umarken, örgütün ruhani lideri Haybatullah Ahunzade başkanlığındaki mollalar grubu, buna şiddetli karşı çıkıyor.

Zaten bazı Taliban komutanları, "Madem ki Kabil'de ve diğer kentlerde kadınlar eskisi gibi yarı açık ve erkeklerle bir arada dolaşacaktı; o zaman biz 20 yıl boyunca boşuna mı cihat ettik?" diyerek itirazlarını yüksek sesle dile getirmeye başladılar. 

Örgüt içinde bölünmeyi göze alamayan pragmatik kesim hemen geri adım attı ve kızların eğitimi konusunda geçen sene söz verdiği halde, kararını değiştirmek zorunda kaldı.

Ne de olsa örgütün bekaası söz konusuyken, kadınların ve kızların gözyaşlarının ne önemi olabilirdi ki. 


Taliban liderliği içerisinde pek çok konuda süren görüş ayrılığının yanında örgütün Kandahar grubu ile Celalabad kökenli Hakkani fraksiyonu arasında da zaman zaman kötü bir hastalık gibi nükseden gerginliğin olduğu bilinen bir gerçek.

DAİŞ sempatizanı ve bu yüzden daha fazla şiddet yanlısı olan Hakkani grubu, iktidar paylaşımından da bir türlü tatmin olmuş değil. 

Bir süre önce gündemde olan ve şu anda rafa kaldırılan geniş tabanlı yeni bir yönetim kurma meselesi de, Taliban'ın sıcak baktığı bir konu değil.

Zaten örgüt bunu kabul etse bile, iktidarı kiminle paylaşacak? Karşısında muhatap alabileceği hiç kimse yok.

Değişik ülkelere sığınan eski Kuzey İttifakı'nın liderleri zaten kendi dertleriyle meşgul.

70'i deviren General Dostum Ankara'da kendisine tahsis edilen lüks köşkte keyif çatarken, eski Belh valisi Üstad Ata Muhammed Nur da Dubai'de ülkesinden kaçırdığı milyon dolarları saymakla meşgul.

Eski cumhurbaşkanı Gani Katar'da, iki yardımcısından Tacik asıllı Emrullah Salih Tacikistan'da, Hazara asıllı Server Daniş ise Yeni Zelanda'da savaş ve kavgadan uzak yeni hayatlarının keyfini çıkarıyor. 

Bu insanların hepsi geçtiğimiz ağustos ayında milyon dolarla Afganistan'dan çıkış yaptı ve Salih dışındakiler ömürlerinin son baharını yaşıyor.

Bunların arasından bir Zelenski'nin çıkmayacağı, zaten yıllar öncesinden belliydi. Herkes gibi Taliban da bunun farkında. 

Bu durumda, Taliban'ın beyaz renkli bayrağı, yeni bir 11 Eylül benzeri faciaya kadar Afganistan semalarında dalgalanmayı südürecek gibi görünüyor. 

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU