Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Tokat ziyaretinde Tokat Belediyesi Hıdırlık Sosyal Tesisleri'nde çiftçilerle bir araya geldiği programın görüntüleri paylaşıldı.
Programda, "Biliyorsunuz ülkemizde birileri her ağızlarını açtıklarında Türkiye'de tarımın öldüğünü, bittiğini, çiftçilerin perişan olduğunu söylüyor" diyen Erdoğan, ülkede tarıma ve hayvancılığa en büyük desteklerin kendi dönemlerinde verildiğini, her alanda çok önemli üretim artışlarının bu dönemde sağlandığını vurguladı.
Erdoğan, bugünün rakamlarıyla 20 yılda yaklaşık 470 milyar lira destek ödemesi yaptıklarını, bu yıl için 25,8 milyar lira olarak planlanan tarımsal destekleme bütçesini de ilavelerle 29 milyar liraya yükselttiklerini, böylece bu yıl buğday, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale üreticilerine mazot, gübre, sertifikalı tohum ve ek girdi desteğiyle dekar başına 116 lira ödemiş olacaklarını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarımsal hasılanın 337 milyar liraya ulaşmasının verilen bu desteklerin karşılığının alındığını gösterdiğini ifade etti.
"Milleti paniğe sevk etmek için uğraşıyorlar"
Gıda fiyatları ve tedariki ile ilgili konuşan Erdoğan, "Yalan yanlış bilgilerle, kuraklık gibi yangın gibi savaş gibi bölgesel insani krizler gibi konuları bahane ederek milleti paniğe sevk etmek için uğraşıyorlar. Türkiye'nin dünyanın en önemli gıda ihracatçısı olduğunu, bunun için gereken hammaddelerin önemli bölümünü de dışarıdan aldığımızı bildikleri halde rakam oyunlarıyla kamuoyunu yanıltmaya çalışıyorlar. Maalesef işte son zamanlarda ayçiçek yağı konusunda kayda değer herhangi bir sorun olmadığı halde böyle bir panik havası oluşturulmuştur. Aynı oyunun diğer alanlarda oynanmak istenmesi muhtemeldir. Halbuki karşımızdaki durum şudur, ülkemizin geçtiğimiz yıl ihracata yönelik üretim yapan gıda sektörleri için dışarıdan ithal ettiği 8,1 milyon ton buğdayın 5,6 milyon tonu Rusya ve Ukrayna menşelidir" dedi.
Arpa, mısır, küspe, kepek ithalatında da benzer bir tablo bulunduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
Dolayısıyla Ukrayna-Rusya savaşının yol açabileceği tedarik problemleri elbette bizi etkilemiştir, etkileyecektir ama bu etki soframızdaki ekmek değil, ihracat üzerinde olacaktır. Gıda sektörümüz, Kazakistan, Amerika, Kanada olmak üzere diğer alternatif tedarik kaynaklarıyla ilgili arayışlarını sürdürmektedir. Ülkemizin savaşan her iki tarafla da sürdürdüğü dengeli ilişkilerin bu bölgeden gelen ürün tedarikini tamamen kesmeyeceğini de ümit ediyoruz.
Çiftçilerden ülkede ekilmedik tek karış yer bırakmayacak şekilde üretime yönelmelerini istediklerini belirten Erdoğan, "Hem kendi gıda sektörümüzün ihtiyacının karşılanması hem de Avrupa piyasasında ortaya çıkması muhtemel boşluğun doldurulması bakımından üretimimizi artırmamız hayati öneme sahiptir" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Kendi ülkemizdeki hayvanları almak suretiyle bu işi bitirelim"
Tuğba Ezmeci isimli bir kadının, hayvancılık alanında çalıştığını ve bu işi bırakmak istemediğini söylemesi üzerine Erdoğan, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci'nin et hayvancılığında hayvan arayışında olduğuna değindi. Erdoğan, "Hayvanlarınızı hemen alır. Şu anda Uruguay'dan hayvan getirmeye çalışıyoruz. Halbuki burada var" dedi.
Salondakilere et hayvancılığında kaç kişinin besicilik yaptığını soran Erdoğan, "Et noktasında iyi bir noktada ise biz hemen Tokat'tan Vahit Bey bu işin içine girelim. Şu anda çünkü kırmızı ette, et hayvancılığında ihtiyacımız var. Niçin Uruguay'dan alalım. Biz kendi ülkemizdeki hayvanları almak suretiyle bu işi bitirelim. Biz süt değil et hayvancılığında alalım ki çiftçimizi de bu noktada rahatlatalım. O da damızlık noktasında da yetiştirmeye devam etsin" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakan Kirişçi'ye kampanyayı Tokat'ta yaygınlaştırması ve hemen adım atılması talimatı verdi. Kirişci'nin "Efendim, karkas fiyatları..." şeklindeki ifadeleri üzerine Erdoğan, "Sen karkası markası bırak. Önce benim kendi vatandaşımdan, çiftçimden aldığım hayvan benim için en karlı hayvandır" dedi.
Erdoğan'ın "Vermem diyen var mı?" sorusuna salonda bulunanlar hayvanlarını verebileceklerini söyledi, bazı çiftiler de "Hibe ederiz" karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da hibeye gerek olmadığına işaret ederek, şöyle devam etti:
Uygun fiyatla, Vahit Bey bu konularda güvenilir bir dava arkadaşımdır. Hiçbir zaman vatandaşımızı dara düşürmez. En uygun imkanlarla vatandaşımızdan biz bu hayvanları alırız, süratle de Tarım Kredi olarak bunları piyasaya süreriz. Ramazan geldi, ramazanımızda da istiyoruz ki ucuz fiyatla vatandaşımıza Et Süt Kurumunda falan eti, kıymayı, kuşbaşını verelim.
Beslenme tavsiyesi
Erdoğan, konuşmasının bir kısmında "Her akşam yatarken manda yoğurdu. Manda yoğurdu hakikaten kalitedir çok iyidir. İçine medine hurması doğrarım. Kestane balı ve yulaf ezmesi atarım" dedi.
Independent Türkçe