Kaybolmasından bu yana geçen 36 yılda akıbetiyle ilgili ortaya atılan her iddia gündem yaratan Emanuela Orlandi vakasında yeni gelişmeler yaşanıyor. Vatikan şehir yönetimi, 1983’te gizemli bir şekilde kayıplara karışan 15 yaşındaki Emanuela’nın yerini bulma çabalarının parçası olarak geçmişi yüzyıllara uzanan iki mezarı açma kararı aldı.
Bu incelemenin sonunda 1981’de Papa II. Jean Paul’e suikast girişiminde bulunan Mehmet Ali Ağca’nın serbest bırakılmasını sağlamak için kaçırıldığı öne sürdüğü genç kızın başına gelenlerle ilgili sorular yanıt bulabilir. Bu iddialar Ağca tarafından da tekrarlanmış Ağca, Emanuela Orlandi'nin kaçırıldığını ancak öldürülmediğini, bir manastıra kapatıldığını iddia etmişti. Ağca, Orlandi'den yaklaşık 1,5 ay önce ortadan kaybolan 15 yaşındaki Mirella Gregori vakasıyla Orlandi vakasının ilişkili olduğunu, iki genç kızın kaçırılmasında Sovyet ve Bulgar gizli servislerinin parmağı bulunduğunu da öne sürmüştü.
Vatikan vatandaşı genç kız, 36 yıl önce flüt dersi almak için Roma’ya gitmek üzere yola çıkmış ancak kendisinden bir daha haber alınamamıştı.
Papalıkta bir çalışanın kızı olan Emanuela’nın kaybolması İtalya modern tarihinin en büyük gizemlerinden birini oluştururken, geçen yıl Orlandi ailesi kızlarının kalıntılarının Alman vatandaşların defnedildiği küçük Teutonic Mezarlığı’na gömülü olduğunu iddia eden isimsiz bir mektup aldı.
Bir mezarın üstünde yer alan mermer melek heykelden bahsedilen mektupta “Meleğin işaret ettiği yere bakın” yazıyordu.
Sonucu DNA testleri belirleyecek
Orlandi’nin yakınları yeni ipuçlarının ardından genç kızın kalıntılarının saklı olması ihtimaliyle birlikte mezarların açılması talebinde bulunmuştu.
Ailenin isteğinin kabul edilmesi sonrası inceleme yapılması kararlaştırılan iki mezar, Emanuela’nın ailesi, avukatları ve papalık yetkililerinin huzurunda 11 Temmuz’da açılacak.
Orlandi ailesi Vatikan yönetiminden Emanuela’nın ortadan kaybolmasını incelemesini ve meseleyle ilgili tüm resmi belgeleri açıklamasını istiyordu.
Vatikan basın sözcüsü Alessandro Gisotti, ailenin “genç kızın cesedinin Vatikan devleti topraklarında küçük bir mezarlığa gömülmüş olma ihtimaline dikkati çekmesinin” ardından papalığın bir soruşturma açtığını söyledi.
Gisotti işlemlerin gerçekleştirileceği mezarların kimlere ait olduğunu belirtmezken, çalışmalar sırasında bu mezarlarda defnedilmiş kişilerin yakınlarının da hazır bulunacağını söyledi.
Mezar açma işlemlerinin ardından çıkarılan ceset parçaları bilimsel araştırmadan geçirilecek ve Emanuela’ya ait bir kalıntı olup olmadığını tespit etmek için DNA testleri yapılacak.
Ağca’nın çok konuşulan iddiası
İtalyan haber ajansı ANSA’ya konuşan Emanuela’nın erkek kardeşi Pietro Orlandi, “İşbirliği yapmadan geçen 35 yılın ardından bir soruşturma başlatıldığını görmek büyük ilerleme” dedi.
Genç kızın akıbetine dair ortaya atılan spekülasyonlar olayın yaşandığı günden bu yana İtalyan medyasını meşgul ediyor.
Aradan geçen yıllarda en çok konuşulan iddia, Papa II. Jean Paul’e 1981’de suikast girişiminde bulunan Mehmet Ali Ağca’nın serbest kalmasını sağlamak için Emanuela’nın kaçırıldığını öne sürmesi olmuştu.
Ağca 1985’te İtalyan RAI televizyonuna cezaevinde verdiği bir röportajda Emanuela’nın “Bozkurt hareketinin Bulgaristan kolu” tarafından kaçırıldığını ve halen hayatta olduğunu bile ileri sürmüştü.
“Sorgulanmaya değer” bulunmamıştı
İlerleyen yıllarda Ağca’nın II. Jean Paul’ün mezarını ziyaret etmek için 2014’te yasa dışı yollarla Vatikan’a girmesi sonrasında Orlandi ailesi, Ağca’nın kızlarının kaybolmasıyla ilgili sorgudan geçirilmesini talep etmiş fakat İtalyan yargı yetkilileri bu kişinin “güvenilir olmadığı” ve “sorgulanmaya değmediği” yönünde görüş bildirmiş ve Ağca İtalya’dan sınır dışı edilmişti.
Gizemini koruyan kayıp olayında çok konuşulan bir diğer iddiaysa, genç kızın bir zamanlar İtalya’yı etkisi altına alan Magliana mafyası tarafından öldürüldüğü ve Roma’daki bir bazilikaya defnedildiği sonradan ortaya çıkan çete lideri Enrico De Pedis’in yanına gömüldüğü yönündeydi. Mezar 2012’de açıldı ancak kaybolma vakasıyla ilgili hiçbir şey delil bulunamadı.
Olayın yaşandığı dönem polis birimleri Emanuela’nın ortadan kaybolmasında genç kızın Vatikan’la ilgisi bulunmayan sebeplerden ötürü kaçırılmış ya da öldürülmüş olması veya kadın tacirlerinin eline düşmesi ihtimallerini ihtimal dahilinde görüyordu.
Öte yandan geçen yıl Roma’daki İtalyan Büyükelçiliği’nde zemin çalışmaları sırasında kemik parçalarının bulunmasıyla birlikte bu kalıntıların Emanuela’ya ya da ondan yalnızca 40 gün önce kaybolan Mirella Gregori’ye ait olabileceği iddiaları gündeme gelmişti. Ancak yapılan DNA testlerinde kalıntıların Emanuela’yla ya da Mirella’yla ilgisinin bulunmadığı, kemik parçalarının M.S. 90-230 dönemine ait olduğu belirlenmişti.
Son ihbar mektubuyla yıllardır çözülemeyen gizemin açıklığa kavuşturulmasına dair yeni bir umut ışığı ortaya çıktı.
The Independent’tan da yararlanılmıştır
© The Independentturkish
