HDP'li Mercan'ın 21 aylık ev hapsi kaldırıldı, imza zorunluluğu geldi

İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırıldıktan sonra hakkında iddianame olmamasına rağmen 21 aydır ev hapsinde tutulan Lice Belediyesi Eş Başkanı Tarık Mercan'ın itirazı kabul edildi. Diyarbakır Sulh Mahkemesi, ev hapsini kaldırdı

Diyarbakır'ın Lice İlçe Belediye Eş Başkanı iken 3 Mart 2020 tarihinde gözaltına alınan Tarık Mercan, hakkında yürütülen soruşturma nedeniyle önce İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden uzaklaştırıldı, daha sonra ev hapsi kararıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

21 aydır Diyarbakır'daki ev hapsinde tutulan Mercan'ın Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı beşinci itiraz, geçen hafta kabul edildi.

Başsavcılık, adresi belli olan ve kaçma şüphesi olmayan Tarık Mercan hakkında ortada bir iddianamenin hazırlanmamış olmamasını da göz önünde bulundurarak, dilekçeye olumlu yanıt verdi.

Ancak Sulh Ceza Mahkemesi, Mercan'ın ev hapsi yasağını, yurt dışı yasağı ve her ayın 1'i ve 15'inde evine en yakın karakola giderek imza verme zorunluluğu getirerek kaldırdı. 


"Kayyum atamalarının gerekçesinin olmadığı ortaya çıktı"

Kararı Independent Türkçe'ye değerlendiren Tarık Mercan, "Ülkede son 5-6 yıldır yaşanan hukuksuzlukları göz önünde bulundurduğumuzda benim yaşadıklarım denizde bir damladır ve yaşanan hukuksuzlukların bir parçasıdır. Mevcut iktidar, kendisinin dışında kendisine biat etmeyen, kendisiyle birlikte hareket etmeyen herkesi pasifize etmeye, bastırmaya ve tutuklatmaya çalışıyor. Siyaseten de safdışı bırakmaya çalışıyor. Aslında yaşamdan koparmaya çalışıyor. Bu hukuksuzluklar karşısında yaşadıklarımı çok önemsemiyorum. Her gün insanlarımız gözaltına alınıyorlar, tutuklanıyorlar, aylarca, yıllarca iddianameleri çıkmıyor. O yönüyle belki ev hapsi belki cezaevi ile kıyasladığımızda kötünün iyisiydi. Bu karar aslında şunu gösteriyor; İddianamenin henüz olmadığını değerlendirirsek, aslında yani kayyum atamanın hiçbir gerekçesinin olmadığı net bir şekilde ortaya çıkıyor" dedi.
 

Tarık Mercan (3).jpeg
Fotoğraf: Veysi Polat/Independent Türkçe

 

"Beni neyle suçlayacaklarını bulamıyorlar"

Görevden alınmasının üzerinden iki yıla yakın bir sürecin geçtiğini ve hakkındaki soruşturmanın bu süre zarfında iddianameye dönüşmediğini anlatan Mercan, şöyle devam etti: 

Aradan iki yıl geçmesine rağmen ortada iddianame yok. Çünkü beni neyle suçlayacaklarını bulamıyorlar. Ortada suç yok. İşte, HDP kongresine katılmam, Newroz kutlamasına katılmam, HDP aday tanıtım toplantısına katılmam, seçildikten sonra eş başkanlarının katıldığı kutlamaya katılmakla suçlanıyorum. Şimdi bunlarla bir iddianame oluşturmak istemiyorlar. Çünkü normal bir mahkeme bunu kabul etmez.


"Kaldığımız yerden devam edeceğiz"

Ev hapsi sonrası ilk olarak merkez Sur İlçesi'nde bulunan Diyarbakır eski Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürüldüğü Dört Ayaklı Minare'yi ziyaret eden Tarık Mercan, ev hapsi öncesi gerçekleştirdiği Lice'deki HDP çalışmalarına devam edecek.
 

Tarık Mercan (2).jpeg
Fotoğraf: Veysi Polat/Independent Türkçe

 

Mercan, "HDP ilçe yönetimi ile birlikte haftaya esnaf ve halk ziyaretimizi gerçekleştireceğiz. Bundan sonra HDP Demokratik Yerel Yönetimlerin belirleyeceği çalışmalar ekseninde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. İki yıllık süre zarfında çalışmalardan elbette uzakta kaldım, kendi üzerime düşen birey olarak halkın talepleri doğrultusunda halkla birlikte iç içe bir çalışma yürüteceğimi söyleyebilirim. Ayrıca aylardır köyde olan hasta ve yaşlı anne-babamı görmemiştim. Onları ziyarete gideceğim. Biriken taziyeler oldu. Telefonla aramak zorunda kalmıştım. Gitmem gereken yerlere gidip başsağlığı dileyeceğim. Ev hapsi öncesi kaldığımız yerden devam edeceğiz" şeklinde konuştu.


"Hukuksuzluğu AİHM'e taşıyacağız"

Tarık Mercan, son olarak yaşadığı süreci iç hukuk yollarının tüketilmesi ile birlikte Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacaklarını söyledi.

Mercan, "HDP'nin kapatılması istemiyle açılan davada siyasi yasak istenen isimlerden biri de benim. Lehte veya aleyhte verilecek karar hakkımdaki soruşturmayı da etkileyecek. Karar ne olursa olsun ceza da alsam beraat da alsam AİHM'e gideceğiz. Ortada bir şey yok ev hapsi ve iddianamenin 21 ayda hazırlanmaması başlı başına bir insan hakkı ihlali. Yerel ve ulusal prosedür tükendikten sonra AİHM'e başvuracağız" dedi.

 

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU