Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, "Enflasyon ile mücadelede gerçekten doğru adımları mı atıyoruz? Bunlar doğru adımlar ise neden enflasyon bu denli şiddetli yükseliyor?" diye konuştu.
TÜSİAD ve Koç Üniversitesi ortaklığı ile oluşturulan Ekonomik Araştırma Forumu (EAF), "2002'ye Girerken Türkiye Ekonomisi" panelini gerçekleştirdi. Çevrimiçi düzenlenen panelin açılışında konuşan TÜSİAD Başkanı Kaslowski, günlük ve haftalık konulara odaklanırken global gidişattaki ana resmin kaçırılmaması gerektiğini vurguladı.
Kaslowski, şunları söyledi:
Dolarizasyon artarak devam ediyor. Kısa vadeli geçici çözümlere yönelirken büyük resmi kaçırmıyor muyuz? Faiz indirimi yaptığımız halde neden piyasa faizleri ya da kredi faizleri düşmüyor? Aksine yükseliyor. Geride baktığımız bu son 3 aylık süreç bize neler öğretti? Zaman çok kıymetli. Ülke olarak bu zamanı daha doğru kullanma maliyeti artık eskisinden de yüksek.
Ülke olarak, günlük, haftalık konulara odaklanmak durumunda kalırken global gidişattaki ana resmi kaçırmamalıyız. 2022’de halen arz yanlı sıkıntılar şiddetli şekilde sürerken dünya yeniden önemli bir enflasyon riskiyle karşı karşıya. Ekonomiler ısınıyor ve küresel para politikasının var olan risklere verebileceği cevaplar kısıtlı. Dolayısıyla tüm bu politika tasarımlarında süreci öngörmek zorlaşırken hata yapma riski de artabilir. Ne ülkemizin ne de küresel ekonominin enflasyon riskinin de azımsanmamasının gerektiğini bir dönemden geçmekteyiz.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Bu süreç ne kadar sürdürülebilir?"
Hafta başında açıklanan enflasyon rakamlarının "atılan adımları tekrar gözden geçirmemiz gerektiğini net şekilde ortaya koyduğunu" belirten Kaslowski, "Enflasyon ile mücadelede gerçekten doğru adımları mı atıyoruz? Bunlar doğru adımlar ise neden enflasyon bu denli şiddetli yükseliyor? Evet, bugün baktığımızda ihracatımız, 2021 yılını son derece yüksek, 225 milyar dolar seviyesinde tamamladı. Geride bıraktığımız yıl reel bazda yüzde 10’un üzerinde büyüme kaydettik. Fakat önümüze baktığımızda var olan koşullar, öngörülebilirliği ve yatırım ortamını ne kadar destekliyor? Bu süreç ne kadar sürdürülebilir? Son dönemde attığımız adımlar, bizi arzu ettiğimiz noktaya getirdi mi?" diye konuştu.
Independent Türkçe