Ziraat Bankası'nın Demirören Holding'e verdiği ancak tahsilatında güçlük yaşadığı krediler zaman zaman gündeme geliyor. Ancak bankanın böyle birçok krediyi geri almakta zorlandığı Sayıştay denetiminde tespit edildi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Sistem alarm verdi ama...
Onlardan biri 6 milyon liradan fazla kredi riski bulunan bir grubun kredi limitinin 30 milyon dolara yükseltilmesine ilişkin oldu.
Banka Erken Uyarı Sistemi'nde, bu grupla ilgili 2014'ten bu yana takip, icra, çek yasaklılığı, karşılıksız çek, bloke, kart gecikmesi, vadesi geçen kredi, ihtiyati tedbir gibi çok sayıda olumsuz kayda rastlanmıştı.
2014-2015 yıllarında 13 banka ve finans kuruluşu bu firmadan alacaklarını zarar niteliğindeki kredi olarak değerlendirerek tasfiye olunacak alacaklar hesabına aktarmıştı.
2019'a gelindiğinde grup bünyesindeki 11 firmanın 9'u faal değildi. Grup şirketlerinin 2'si ise HES projesi kapsamında elektrik üretmeye devam ediyordu. Haziran 2021'de ise enerji santrali işleten 2 firma dışında nakit akışı yaratabilecek başka faaliyeti kalmamış, grup yüksek mali borçlanma neticesinde kur ve faiz riskine maruz kalmış, yönetim etkinsizliği sebebiyle diğer yatırımları yarım bırakılmıştı.
Banka, alacaklarını tahsil etmek için haciz işlemi başlattı ancak firma yetkilisi temlik kapsamındaki şirket alacaklarını usulsüz yollarla kaçırmaya çalıştı.
Ziraat Bankası, bunun üzerine konuyla ilgili "nitelikli dolandırıcılık" suçlamasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu ancak savcılık takipsizlik kararı verdi.
Sayıştay raporunda, bankanın temlik ettiği elektrik üretim gelirlerinin firma yetkilisi tarafından üçüncü kişilere gizlice satılmasına yönelik girişimler olduğu yazıldı.
Analiz raporunda "riskli" denilen şirkete verilen 60 milyon dolar tahsil edilemedi
Benzer bir durum da bir inşaat projesinde yaşandı. Yapımına başladıktan sonra 3 yıl içinde tamamlanması planlanan proje inşaatı, imara aykırı işlemler bulunması nedeniyle belediye tarafından durdurulmuş, 18 ay boyunca çivi bile çakılmayan inşaat nedeniyle firma finans problemleri yaşamaya başlamıştı.
Firmaya kredi kullandıran özel ticari bankalardan birine projenin 10 kattan oluşan ofis bölümü 55 milyon ABD doları bedelle devredilmiş, inşaatı üstlenen taşeron firmaya inşaat bedeli karşılığında 64 bağımsız bölümün devri yapılmıştı.
Projenin tamamlanması ve AVM'nin faaliyete geçirilmesi için ek finansman ihtiyacı doğmuş, bu süreçte projenin tamamlanması için gerekli finansman ihtiyacının 151,5 milyon dolar olduğu tespit edilmişti.
Banka analiz raporunda ise projenin 120,2 milyon dolar ek finansman ile tamamlanacağı öngörülüyordu.
Firmanın 90 milyon dolar finansman talebinin 60 milyon doları Ziraat Bankası, kalan 30 milyon doları ise projenin başından bu yana finansörü olan 2 özel banka tarafından karşılanacağı kararlaştırılmıştı.
Riskleri biliyordu
Ancak hazırlanan analiz raporlarında kredi kullandırmanın riskleri belirtilerek, "gayrimenkul piyasasının mevcut durumundaki olumsuzluklarından", "geçmiş dönemlerde grup içi fon aktarımının yoğun olduğundan", "inşaat yapılan bölgede çok sayıda AVM bulunduğundan" bahsediliyordu.
Üstelik Ziraat Bankası, finansör olacağı projeye ilişkin bir ekspertiz raporu da hazırlatmamıştı.
Bütün bunlara rağmen 18 Mayıs 2017'de bu gruba 60 milyon dolar kredi verildi.
Bu krediye karşılık Nisan 2019'a kadar 7,3 milyon dolar faiz tahsilatı yapıldı ancak kredi daha sonra ödenemedi.
Haziran 2021'e gelindiğinde bu kredi hala tahsil edilememişti.
Bir firmaya konkordato ilanından 28 gün önce 20 milyon lira kredi verildi
2016 yılında bir marketler zincirine verilen 20 milyon liralık kredinin ardından yaşananlar bu Sayıştay raporunda da yer aldı.
Söz konusu firmaya yönelik banka tarafından hazırlanan analiz raporunda firmanın faaliyet ve net karlılığının negatif olduğu belirtilmiş olmasına rağmen kredi limitleri arttırılmıştı.
Bankanın söz konusu firmaya 20 milyon lira kredi kullandırmasından sadece 28 gün sonra o firma konkordato ilan etti.
Denetimin yapıldığı sırada Ziraat Bankası, bu firmadan olan 99 milyon 859 bin lira alacağından sadece 7,9 milyon lira tahsil edebilmişti.
Bunun 3,8 milyon lirasını ise Kredi Garanti Fonu'ndan aldı.
Sayıştay, bu firmaya kullandırılan 20 milyon liralık kredi ile konkordato ilanının arasında 28 gün bulunduğunu belirterek, limit artırım ve kredi kullandırım işlemlerinin güncel veriler üzerinden yapılmasının gerekliliğini vurguladı.
Bir başka firmanın 2012'den beri ödemediği borcu 2 milyar TL
Bütün bunların yer aldığı "Gizli" ibareli Sayıştay raporu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunuldu.
Raporda, "tasfiye olacak alacaklar" içinde 2000 yılından bu yana tahsil edilemeyen alacak olduğu, bir şirketin 2012'den bu yana olan borcunun temerrüt faiziyle birlikte 2 milyar TL'ye ulaştığı, yasal takip işlemleri yürütülen kredi alacaklarının uzun süredir tahsil ve tasfiyesinin sağlanamadığı ifade edildi.
© The Independentturkish