Her nasıl ki ordu içerisindeki asker sayısı yeterli olsa da daha fazla savunma kuvveti oluşturma ihtiyacı hisseden iktidar güçleri yaptıkları reformla hiçbir kamu düzenine sahip olmayan ve sosyal sınıf içerisinde kendine yer edinemeyen toplulukları ordu içerisine dahil etme girişimi, aslında bir bakıma çalışmamızın direğini teşkil etmektedir.

Vasıf noktasında oldukça yetersiz kalan bu kuvvetlerin de evlilik yasaklarına karşı ciddi aksiyon aldıklarını söylemek mümkündür.

Evlilik yasakları askeri bir devlet için her ne kadar bir dizi önlem olarak görülse de alınan bu önlemlerin zamanla farklı sorunlarca boy gösterdiğini söyleyebilmekteyiz.

Kimi zaman bir imparatorun ordunun başında sefere çıktığı düşünüldüğünde bu imparatorun bir askeri kimliğinin de mevcut olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır ki bu gerçeğin evlilik yasağına tabi olup olmadığı tartışma konusudur.

Bir imparator aynı zamanda askeri bir kimliğe sahip ise görevi süresince evlenebilme meşruiyeti ne ölçüde yankı bulmaktaydı?
 

Fotoğraf: Pinterest

Elbette Roma demokrasisi ve bürokrasisi iktidar kuvvetlerince tanzim edilmekte ve hayata geçirilmekteydi. Bundan dolayıdır ki; Roma idarecisinin yahut Roma imparatorunun evlilik yasağına tabi olmadığını söyleyebilmekteyiz.

Askeri evliliklerin toplum açısından ne gibi sorunlara yol açtığı yine döneminde vücuda getirilen ana kaynaklarından öğrenmek mümkündür.
 

Sosyolojik açıdan bir buhrana neden olan asker evliliklerinin meşruiyet kazanması ya çok güçleşmiş ya da zor denecek kadar vaziyeti sağlanamamıştı. Meşru bir evliliğin tüm kaidelerini bünyesinde bulunduramayan hiçbir girişim kabul edilmiyordu. 

Bu evlilikten doğan hiçbir çocukta meşru bir vasıf taşımıyordu. Yurttaşlık haklarında hiçbir söz sahibi olamadıkları gibi Roma topraklarında ya köle ya da mülteci olarak yaşamlarını sürdürmekteydiler.
 

Sonuç olarak; Roma askeri hukuk içerisinde yer alan yasaklar incelendiğince evliliklerin yasaklara tabi tutulduğu ve tabiiyetin asker sınıfı içerisinde farklı eğilimlere yol açtığı, anarşist görünüme sahip oldukları ve devlet- toplum çatışması arasında bir geçit olduğunu anlaşılmaktadır.

Askerlerin görev süresince evlenemiyor oluşları cinsel anlamda da birtakım sorunları beraberinde getirmiştir.

Savaş meydanlarında erkek ve kadın fahişlerin yer aldıkları ve bu fahişelerin askerlerin cinsel arzularını karşıladıklarını söyleyebiliriz.

Augustus döneminde konan asker evlilik yasağının iki yüz yıl boyunca gündemi meşgul ettiği, toplumu iyiden iyiye gerdiğini ve gerilmenin iktidar kuvvetlerince bir tehlike olarak görüldüğünü söyleyebiliriz.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.