Başkent Tahran'da milli sporcularla bir araya gelen Ruhani, burada yaptığı konuşmada ABD ile müzakerelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

ABD'nin, yaptırımlarla  İran'ı teslimiyete mecbur bırakacağı beklentisi içinde olduğunu ancak halkın zorluk ve sıkıntılara rağmen direndiğini belirterek şunları söyledi:

"Düşman geçen seneye kadar hedefinin İran rejimi olduğunu söylüyordu. Bugün ise açık bir şekilde rejimle işi olmadığını söylüyor. Düşman birkaç ay öncesine kadar dünyanın en büyük askeri gücü olduğunu ve istediği zaman İran silahlı kuvvetlerini yenebileceğini iddia ediyordu, bugün ise savaşa niyeti olmadığını açıklıyor." 

Ruhani, ABD ile yeniden müzakere ihtimaliyle ilgili olarak da şöyle konuştu:

"Eğer uluslararası kararlar çerçevesinde ve saygılı bir şekilde müzakere masasına otururlarsa, biz müzakere ve mantık ehliyiz. Müzakere emri verenlere tabi olmayız"

Basra Körfezi'nin birkaç ay önce ABD donanmasının hareket alanı olduğunu, bugün ise onların filosundan haber olmadığını ve uluslararası sulardan 300-400 mil uzakta demirlediklerini dile getiren Ruhani, "Halkın ümidi, maneviyatı ve iradesiyle güçlenen şeylere dayanmalıyız. ABD ile savaşta umutlu olursak kazanırız." dedi. 

ABD-İran gerilimi 

ABD'de Donald Trump yönetimi, 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan 8 Mayıs 2018'de çekildiğini açıklamıştı. 

Sonrasında Tahran yönetiminin petrol ihracatını hedef alan yaptırımları uygulamaya koyan ABD, nisan ayında İran Devrim Muhafızları Ordusunu "yabancı terör örgütleri" listesine almıştı. 

ABD, mayıs başlarında İran'dan gelebilecek tehditlere karşı tedbir amacıyla USS Abraham Lincoln Uçak Gemisi Taarruz Grubu ile 4 nükleer kapasiteli B-52 bombardıman uçaklarından oluşan Bombardıman Görev Gücü'nü Basra Körfezi'ne sevk etmişti. 

BAE'nin doğu sahilinde yer alan Fuceyra Limanı yakınlarında Suudi Arabistan, BAE ve Norveç'e ait 4 ticari kargo gemisi, 12 Mayıs'ta sabotaja uğramıştı. Bunun üzerine ABD de bölgede İran'a gözdağı vermek üzere F-15 ve F-35 uçakları ile uçuşlar gerçekleştirmişti. 
 

AA