Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, "Gaziantep İş Dünyası ile Buluşma Programı"nda açıklamalarda bulundu.
Zorlu geçen 2020 yılının ardından küresel ekonomik aktivitenin yeniden toparlanmaya başladığını belirten Elvan, üretim ve ticarete ilişkin küresel verilerin, salgın öncesi seviyenin üzerine çıkıldığını gösterdiğini söyledi.
Bu sektörel iyileşmenin tabana yayılmamış olduğuna değinen Elvan, şunları kaydetti:
Örneğin hizmetler sektörü hala zayıf bir performans gösteriyor, tabi bu zayıf performans da istihdamdaki toparlanmayı etkiliyor. Ekonomik aktivite her ne kadar canlı da olsa, salgın döneminin getirdiği bir takım yapısal sorunlar da var. Bunlardan birisi, küresel enflasyon baskısı. Uygulanan olağanüstü parasal genişleme politikaları, kuraklık, salgınla artan stoklama eğilimi ve tedarik zincirindeki aksamaların da etkisiyle, tüm dünyada emtia fiyatları yükselmeye başladı.
"İkinci çeyrekte yüzde 20 civarında büyüme bekliyoruz"
Türkiye'nin salgın sürecini başarılı bir şekilde yürüttüğünün altını çizen Elvan, "Salgınla mücadelede uyguladığımız politikalar, hem geçen seneyi hem de bu yılın ilk çeyreğini büyümeyle kapatmamızı sağladı. Yılın ikinci çeyreğinde de güçlü baz etkisinin etkisiyle çift haneli bir büyüme oranı bekliyoruz, ki yüzde 20'ler civarında bir büyüme oranı bekliyoruz ikinci çeyrek için" dedi.
"Merkez Bankası, fiyat istikrarına odaklı kararlı duruş sergilemeli"
Bakan Elvan, kamu maliyesi göstergelerinin de hedeflerle gayet uyumlu bir şekilde gittiğini aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Bu sene için milli gelire oranla yüzde 3,5'lik bir bütçe açığı hedefi ortaya koyduk. Disiplinli politikalar sonucunda oluşturacağımız bu mali alanı, vatandaşlarımız için kullanmaktan asla çekinmeyeceğiz. Tabi bunu yaparken de orta vadeli bütçe hedeflerimizden sapmayacağız. Kısaca özetlemeye çalıştığım gibi, büyüme, ödemeler dengesi ve kamu maliyesi tarafı olumlu sinyaller veriyor. Peki sorun nerede? Sorun, enflasyonda ve döviz kurunun oynaklığında. Bu ülkenin ihtiyacı düşük enflasyon ve kur istikrarı. Fiyat istikrarı olmaksızın, sürdürülebilir bir büyüme ve refah artışından bahsedemeyiz. Refah için büyüme, büyüme için yatırım, yatırım için de daha az belirsizlik, dolayısıyla da fiyat istikrarı şart. Merkez Bankası, fiyat istikrarına odaklı kararlı duruş sergilemeli. Disiplinli ve öngörülebilir politikalar enflasyonla mücadelede başarı getirecek.
Independent Türkçe