Organize suç örgütü liderliğinden hükümlü olarak bir dönem cezaevinde kalan Sedat Peker, yayımladığı videolarda söylediklerinin doğru olup olmadığının tespiti için yalan makinesine bağlanmak istediğini söyledi.
Peker yayımladığı sekizinci videoda yalan makinesine bağlanma talebini şu cümlelerle dile getirdi: "Silahı buraya koyacağız. İki müfettiş ve yalan makinesi. Yalan makinelerinin yüzde 1,5 yanılma payı var. O yüzden mahkemelerde kullanılmıyor. Ben doğru söylesem yine ötse de kafama sıkacağım."
ABD'de bir dönem yaygındı
Peki Peker'in konuşmasında adını geçirerek, kendi üzerinde kullanılmasını istediği ve filmlerde gördüğümüz yalan makinesi nedir?
İnternet ansiklopedisi Vikipedi'de poligraf adıyla da bilinen yalan makinesi, sorgulama sırasında insana bağlanarak yalan söyleyip söylemediğini tespit etmeye çalışan cihaz olarak tanımlanıyor.
Temel olarak yalan söyleyen insanın vücudundaki fizyolojik değişimleri (kan basıncı ve nabız artışı gibi) ölçerek çalıştığı belirtilen sistemin mucidi ise Cleve Backster.
1921 yılında icat edilen ve özellikle Amerika'da büyük ölçüde kullanım alanı bulan yalan makinesi sonuçları bir dönem adli kanıt olarak bile değerlendirilmişti.
Ancak daha sonraları tarafsız uzmanların görüşleri doğrultusunda yalan makinesinin sonuçlarına şüpheyle yaklaşıldı.
Rusya'da öğrendiği yalan makinesini yıllardır anlatıyor
Türkiye'de yalan makinesi denildiğinde akla gelen isimlerden biri de kamuoyunda "Yalan dedektörü uzmanı" olarak tanınan İbrahim Berk.
Rusya'da bulunduğu sırada bir dedektiflik bürosunda çalışan kayınbiraderini ziyarette ilk defa görüp üzerine çalışmaya başladığı yalan makinesine dair bilgilerini geliştiren Berk, uzun yıllar boyunca bunları Türkiye'de de anlattı ve buna dair videolar çekti.
Vücudun verdiği tepkileri ölçüyor
Independent Türkçe'nin sorularını cevaplandıran Berk, yalan makinesinin bir medikal cihaz olarak adlandırılabileceğini söyledi.
Yalan makinesinin bir MR veya röntgen cihazına benzetilebileceğini aktaran Berk, "Nasıl röntgen veya MR cihazına bakan kişi vücudunuzun verdiği tepkileri makinenin verdiği değerler üzerinden görebiliyorsa yalan makinesindeki sensörler ile insanların tepkilerine dair değerleri görebiliyoruz" dedi.
"Makine yetmez analiz edecek uzmanlık da önemli"
Berk, ancak yalan makinesinin sadece bir cihazdan ibaret olmadığını, bunun bir uzmanlığı olduğunu vurgulayarak,
"Kullananın nasıl kullanacağını ve kişiyi nasıl teste hazırlayacağını bilmesi lazım. Teste tabi tutulacak kişinin de iyi hazırlanması lazım. Testte doğru soruların sorulması gerekiyor. İnsan vücudu her şeye tepki veriyor. Yalan makinesinin bir programı var. Bu program bu tepkileri rapor halinde sunuyor. O rapor uzman tarafından detaylı inceleniyor" diye konuştu.
Türkiye'de istihbarat kullanıyor iddiası
Yalan makinesinin ABD ve Rusya'da adli yargı süreçlerinde kullanıldığını öne süren Berk, buna karşın mahkemelerde olmamakla birlikte Türkiye dahil çok ülkede gayri resmi olarak kullanıldığını bildiğini öne sürdü. Berk, "Türkiye'de polis ve jandarmada olmadığı bilgisine sahibim. Ancak MİT'in özellikle personel aşamasında yapılan test sürecinde yalan makinesini kullandığı biliniyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'de yalan makinesinin kullanımına dair hukuki zemin olmadığı için uzmanlarının yetiştirilemediğini vurgulayan Berk, kendisinin bu konuda bir okul açmak için görüşmeler yapmasına karşın ilerleme kaydedilemeyince projeyi hayata geçmediğini söyledi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Uzman işini doğru yaparsa yüzde 100 sonuç verir"
Berk, "Sedat Peker'in yalan makinesinin yüzde 1,5 yanılma payı var" iddiasıyla ilgili de şunu söyledi:
Bu oran nereden çıktı bilmiyorum. Zaman zaman benzer ifadeler ortaya atılıyor. 'Yalan makinesi yüzde 90 oranında çalışıyor' diyenler oluyor. Ancak yalan makinesi röntgen gibi bir cihaz. Ya doğru çalışıyordur ya çalışmıyordur. Çalışınca doğru sonuç verir. Burada asıl mesele onu kullanan kişinin uzmanlığı ve yeterliliği. Uzman işini doğru yaparsa yüzde yüz çalışır.
"Testi yaparım ama sadece Peker'in istediği sorular olmaz"
Berk, Sedat Peker'in yalan makinesine bağlanmasını istemesinden beri Instagram hesabından yazan onlarca kişinin bu konuda kendisinin bir girişim başlatmasını istediğini öne sürdü.
Berk, bu taleplere nasıl baktığına dair ise şöyle konuştu:
Ortadaki iddialar çok ciddi. Aynı şekilde Peker'in muhatap aldığı kişiler de çok ciddi kişiler. Ama insanların taleplerine karşın böyle bir şeyi bireysel olarak yapmaya taraftar değilim. Ancak devlet görev verir, onaylarsa ve yine de Peker de onaylarsa testi yaparım. Ancak Sedat Peker sadece kendi seçtiği, istediği sorulara değil de kamuoyunun da seçtiği belli başlı sorulara da cevap verecekse böyle bir test yapmak isterim.
MİT'in personelinde kullanmak üzere yalan makinesi aldığı iddia edilmişti
Berk'in MİT'in de yalan makinesi kullandığına dair iddiası 1 Eylül 2014 tarihinde Habertürk ve Sabah gazetelerinde yer alan bir habere dayanıyor.
Her iki gazetede çıkan haberlerde MİT'in özellikle personel alımında seçilecek kişilerin tespitinde kullanmak üzere yalan makinesi satın aldığı iddia edilmişti.
Haberde çıkarılan MİT yasasına konulan, "Personel alımında yalan makinesi kullanılabilir" düzenlemesinin ardından satın alın alınan poligraf (yalan makinesi), yurtdışına göreve gidip gelen personelin herhangi bir olumsuz faaliyetine karşı ve MİT'e yeni katılacak personelle ilgili değerlendirmelerde kullanılabileceği belirtilmişti.
"Güvenli değil, delilden daha iyi yalan makinesi mi var?"
Peki yalan makinesi Türk yargı sisteminde veya güvenlik birimlerinin soruşturma sürecinde var mı?
Öncelikle Avukat Yankı Büyüksezer, yargılama sürecinde yalan makinesi gibi bir uygulamanın Türkiye'de olmadığını söyledi.
Uzun yıllar boyunca Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği'nde çalışan ve buradan emekli olan polis memuru Mustafa Bayram ise Türkiye'de güvenlik güçlerinin yalan makinesi gibi bir sistem kullanmadığını, böyle bir şeye hiç tanık olmadığını söyleyerek şunları kaydetti:
Bir kere olsa bile bunu güvenli bulmuyorum. Gerçekten son derece soğukkanlı, ne söylese tepki vermeyen, artık yalanda ustalaşmış insanlar var. Böyle birine denk gelince ne kadar doğru sonuç verebilir? Ayrıca uygulaması şundan dolayı mümkün değil, yasal olarak insanların susma hakkı var. Bu hakkını kullanan insanı nasıl yalan makinesine bağlayacaksın? Biz delilden suçluya gideriz. Teknolojinin gelişmesiyle artık delile ulaşmanın birçok yolu var. DNA sonucu, balistik inceleme, teknik takip, MOBESE kayıtları vb. gibi. Sen delili önüne koyduğun zaman isterse susma hakkını kullansın. Delili gören zaten renkten renge giriyor. Delilden daha iyi yalan makinesi mi var?
"Bilimsel geçerliliği yok"
Peki psikiyatri bilimi yalan makinesine ne diyor?
Psikiyatrist Prof. Dr. Mansur Beyazyürek, öncelikle yalan makinesine dair soruyu cevapladı:
Yalan söyleyen bir insanın kan basıncı yükselir, terleme olur. Bunları o sırada ölçen bazı aletler bulunur. Bunlara yalan makinesi deniyor. Yalan söylediğimiz zaman vücudumuzda bazı fizyolojik değişimlerden yola çıkılarak yapılıyor ama yüzde 100 güvenilir bilimsel geçerliliği yok.
Yalan makinesinin ölçtüğü belirtiler başka nedenlerle de olabilir
Beyazyürek, yalan makinesinin güvenilir olmamasını şu nedene bağladı:
Yalan makinesinin ölçtüğü durumlar başka meselelerde olabilir. Örneğin kişide panik atakta da olabilir. Adam belki test sırasında panik atak geçiriyor. Belki başka fizyolojik sıkıntısı var. Testten önce terlemesi var mı, tansiyon mu yüksek mi diye bakıyorlar. Sonra da yalan makinesine bağlandıktan sonra bakılıyor yalan söylüyor mu söylemiyor mu diye. Ancak bu durumda bile güvenilir değil. Çükü diyelim ki senin tansiyonun gayet normal. Ama "senin yüzünde biraz soğukluk var gel şu tansiyonuna bakalım" desem senin yükselmeyen tansiyonun yükselir.
"Yüzde 100 ölçmez. Hata payı yüzde 5 civarında"
Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan da korku ve yalan durumunda tansiyon vücut sıcaklığı ve nabız sayısında değişikliler olduğunu kaydederek, yalan makinesinin bunların aynı anda tespitine dayandığını belirtti ancak şunu da ekledi:
Ancak yüzde 100 ölçmez. Hata payı yüzde 5 civarında. Bu nedenle kesin sonuç vermez. İstatistiksel karşılaştırma üzerinedir.
© The Independentturkish