Tüketici son aylarda bütçesini denkleştirebilmek için çareyi kredi kartında buldu. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Merkez Bankası verilerine göre 30 Nisan haftasında kredi kartlarında geçen yıl göre artış yüzde 46,7 ve kredi kartı hacmi 155.6 milyar liraya çıktı.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Bu yıllık değişim hızı neredeyse son 20 yıldır görülen en sert yükselişe işaret ediyor. Geçen yıl pandeminin ilk dönemlerinde eksiye düşen kredi kartı harcamalarının seyrinde hızlanış özellikle martın ikinci haftasından sonra daha belirginleşti.
Martta başlayan açılma ardından nisanın ikinci haftasında gelen kısmi kapanma kredi kartı harcamalarındaki görünümü de değiştirdi. Açılmayla harcamalar artsa da kısmi kapanma ile yeniden kısa çalışma ve zorunlu ücretli izin uygulamalarının artması vatandaşı kredi kartına yönlendirdi.
Verilere göre geçen yıl koronavirüste ilk vakanın tespiti ve alınan önlemlerin etkisiyle ilk haftalarda kredi kartı harcamalarında çift haneli artışlar yaşandı. Ancak nisan ve mayıs aylarındaki karantina dönemlerinde kredi kartı harcamalarında küçülme yaşanırken genişleyici para politikalarının etkisiyle düşen faiz oranları tüketiciyi kredi kartından ziyade kredi kullanmaya yöneltti. Bu dönemde tüketici kredilerinde yüzde 35’leri aşan yıllık hacim artışları gözlendi.
Önce krediler sonra kartlar arttı
Haziran, temmuz, ağustos aylarında tek hane ve yüzde 10'un üzerinde çift haneli yükseliş yaşayan kredi kartı harcamaları ise ekim sonundan itibaren ivme kazandı. Ve yüzde 20'leri aşan yıllık kredi kartı hacim büyümeleri gözlenmeye başlandı. Sıkı para politikasının etkisiyle tüketici kredilerindeki yükselen faizler kredi kartı harcamalarının yüzde 25'e yakın yıllık artışlar yaşanmasını sağladı.
Şubat ayıyla birlikte tüketici kredisi yıllık büyümesi yüzde 40’ın altına gerilerken kredi kartı harcamalarında yıllık artış yüzde 25’in üzerine taşındı. Marttın ikinci haftasından itibaren ise kesintisiz bir ivmelenme kaydedildi. Kredi kartı harcamalarında artış önce yüzde 40’ları geçti 30 Nisan’da ise geçen yıla göre yüzde 46,7 yükselişle rekor kırıldı. Tüketici kredilerinde ise yıllık büyüme ivme kaybederek yüzde 31,5’e kadar çekildi.
Faizler mayısta yüzde 4,76 artırıldı
30 Nisan haftasında tüketici kredileri hacmi 693.8 milyar liraya, kredi kartı harcamaları ise 155.6 milyar liraya çıktı. Kredi kartlarında alışveriş faiz oranı yüzde 1,89, nakit çekim faiz oranı yüzde 1,89 ve gecikme faizi oranı ise yüzde 2,19 seviyelerinde.
1 Mayıs'tan itibaren ise gecikme, alışveriş ve nakit çekim faiz oranlarında yükseliş yaşandı. Verilere göre yüzde 1,89 olan alışveriş fiz oranı yüzde 1,98'e, gecikme faizi yüzde 2,19'dan yüzde 2,28'e, nakit çekim faizi de yüzde 1,89'dan yüzde 1,98'e çıktı.
Bireysel kredi kartlarında takipteki alacak miktarı da 19 Mart haftasından bu yana yükseliş trendine geçti. 19 Mart'ta 5 milyar 200 milyon liraya gerileyen tüketici kredi kartlarındaki takipteki alacak miktarı 30 Nisan haftasında 5 milyar 255 milyon liraya çıktı. Yani 1.5 ayda yüzde 1’in üzerinde artış yaşandı.
Bu artış BDDK’nın takipteki alacaklara ilişkin esnekliğinin halen uygulamada olmasına rağmen gerçekleşti. Bankacılık sektörünün toplam takipteki alacaklarının ise yüzde 3,5’ini tüketici kredi kartı alacaklarındaki takibe düşen alacaklar oluşturuyor.
Artışın en temel nedeni yüksek enflasyon
Piri Reis Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Dünya Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu toplam kredi kartı hacmindeki artışın en temel nedeninin enflasyon olduğunu belirtti.
Aslanoğlu, şöyle konuştu:
“Geçen yıl 100 liraya aldığımız bir şeyi 170 liraya alıyoruz. İkincisi kredi kartı harcamalarında artış kapanma dönemlerinde biraz daha hızlanıyor. Üçüncüsü de geçen yıl nisan ayında düşüş var. O düşüş haziran temmuz aylarına kadar devam ediyor. O nedenle kredi kartı harcamalarında yıllık yükselişin hızı ağustosa kadar devam edecek gibi görünüyor. Yüzde 50-55’leri bulabilir. Ağustostan sonra biraz düşer gibi görünüyor. Hem enflasyon nedeniyle hem de online alışverişler artık alışverişin daha yeni normali olmaya başlamasıyla çok anormal bir durum görmüyorum. Ekonomik olarak sorun enflasyon aslında”
Dünya