İstanbul'da ikamet eden Semra Altunkaya'nın 5 yaşındaki Pekinez cinsi köpeği Çakıl, 11 Aralık 2020 tarihinde karın bölgesindeki şişlik ve fıtık şüphesiyle veteriner hekim Gökhan Ezer tarafından ameliyata alındı.

Çakıl, 2 saat süren ameliyattan sağ çıksa da, operasyondan 5 saat sonra öldü.

Olayda veteriner hekim Gökhan Ezer'in ihmali bulunduğunu öne süren Semra Altunkaya, Gökhan Ezer'in usule aykırı davranarak onay almadığını ve tıbben "yanlış" tedavi neticesinde köpeğinin öldüğünü iddia etti. 

Altunkaya: Köpeğimi uyuşturamadılar, ameliyatta can çekişti

Operasyon sırasında ameliyathanenin camından video çektiğini de belirten Altunkaya, söz konusu görüntülerde köpeğinin acı çekerek inlediğinin net bir şekilde duyulduğunu öne sürdü.

İlk seferde bayılmadığı için köpeğine ikinci kez anestezi verildiğini, ona rağmen Çakıl'ın bayıltılamadığını iddia eden Altunkaya, şöyle konuştu:

Ameliyata iki kişi girdiler. Köpeğimin arka patileri iple bağlıydı, acı çektiğinin anlaşılmasına rağmen ameliyat devam etti. Ameliyatta sürekli inledi resmen can çekişti. Ameliyat masasında köpeğin iç organları vardı.

Bu organları veterinerin el yordamıyla içeri sokmaya çalıştığı ve operasyonda hayvanın can çekiştiğini öne süren Altunkaya, "Hayvanlar hastalanabilir, ölebilir. Bunu normal karşılarım ama bu olayın üstüne gitme sebebim kızımın acı çektiğini, can çekiştiğini ve buna rağmen ameliyata devam edildiğini görmem ve sesleri duymam oldu" ifadelerini kullandı.

Kendisinin bu esnada ne yaptığını da sorduğumuz Semra Altunkaya, ameliyat sırasındaki 1,5-2 saatinin köpeğinin durumu nedeniyle bağırarak, ağlayarak geçtiğini savundu.

Operasyon öncesinde veterinerle yazışmalarının bulunduğunu, veterinerin kendisine "İki santimlik bir kesi açıyoruz, çok basit bir işlem" dediğini ifade eden Altunkaya, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

Kızıma gözüm gibi bakıyordum. Elbette hayvandır hastalanır, ölür ama olayın üzerinde bu kadar durma sebebim, bunlara tanık olmam. Çocuk acıdan inliyor, başka biri ön patilerinden tutuyor. Kıpırdamaya çalışıyor, tutuyorlar, iç organları dışarda, kan revan. İnliyor, acı çekiyor. Bağıra çağıra boydan boya dikilmiş olarak çıktı.  Böyle öldü köpeğim, bu nedenle olayın peşini bırakmayacağım.

Ameliyat sonrasında veterinerle ne konuştuğunu da sorduğumuz Semra Altunkaya, "Tek söylediği şey şu oldu, 'Beklediğimden zor oldu ama şuan iyi' dedi. İyi olduğunu duyunca da üstüne gitmedim" şeklinde konuştu.

Altunkaya, köpeğinin iğne olması ve ameliyat sonrası takibinin şart olduğu gerekçesiyle veterinerin kendisinden Çakıl'ın 2 gün orada kalması gerektiğini söylediğini, kendisinin ise kabul etmediğini ve veterinerin "En azından akşama kadar klinikte kalsın" dediğini dile getirdi.

Semra Altunkaya, kendisinin işe gittiğini, ilk aramasında köpeğinin iyi olduğunu öğrendiğini ancak ikinci konuşmada Gökhan Ezer'in Çakıl'ın öldüğünü söylemesi üzerine karakola giderek şikayetçi olduğunu aktardı.

Veterinerin "Adam mı öldürdük kardeşim" şeklinde tepki gösterdiğini de öne süren Altunkaya, "Eve gittiğimde veterinere mesaj atarak, kızımı ertesi gün teslim alacağımı yazdığım halde, onu çöp kutusuna attıkları videoyu bana gönderdi. Bütün yazışmalar duruyor. Hayvanın ölüsünü sarmış, bize de videosunu atmış. Benim bu kadar peşinde olmamın sebebi şu yaşananlar" ifadelerini kullandı

"Veteriner, Çakıl'a otopsi yapılmaması için apar topar köpeğimin cansız bedenini çöpe attı"

Kanunlar uyarınca yazılı olarak alınması gereken onam ve aydınlatılmış bilginin kendisine verilmediğini de öne süren Altunkaya, "Veteriner, Çakıl'a otopsi yapılmaması için apar topar köpeğimin cansız bedenini çöpe attı. Delilleri karartmak istediler" iddiasında bulundu.

"Her canlı gibi hayvanlar da hastalanır ya da ölebilir ancak burada veteriner suçlu. İhmal var" ifadelerini kullanan Altunkaya, olayın peşini bırakmamakta kararlı.

Çakıl / Kaynak: Semra Altunkaya

Kitaplı: Şüpheli hekim ile avukatı delilleri karartarak suç işlemişlerdir

Türk Ceza Kanunu'nun 281. maddesine atıfta bulunan Semra Altunkaya'nın avukatı Beste Dilan Kitaplı ise gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla, bir suçun delillerini yok eden, silen, gizleyen, değiştiren ya da bozan kişinin 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırıldığını hatırlattı.

Veterinerlik Meslek Etikleri Kurallarının 13. maddesinde yer alan "Bilgisizlik, deneyimsizlik ya da ilgisizlik nedeniyle bir hayvanın zarar görmesi, veteriner hekimliğin kötü uygulaması anlamına gelir" ifadelere de değinen Kitaplı, "Şüpheliler, cesede otopsi yapılmasının önüne geçmek için hayvanı apar topar ve sahibinin izni olmadan çöpe atmıştır. Şüpheli hekim ile avukatı, delilleri karartarak suç işlemişlerdir" şeklinde konuştu.

Beste Dilan Kitaplı ayrıca, köpeğin ameliyat esnasında enfeksiyon kapmış olma ihtimalinin göz önünde bulundurulmayarak cansız bedenin insanların kıllandığı evsel atık sokak çöpüne atılmasının, insanların ve civardaki sokak hayvanlarının canını tehlikeye atıldığını savundu.

Hayvanların cansız bedenleri dahil tüm tıbbi atıkların klinik bünyesinde biriktirilmesi ve belediye yetkilerince teslim alınması gerektiğine de değinen Kitaplı, "Tıbbi atıkların umumi çöplere atılması yasaktır ve ceza gerekmektedir" dedi.

Ezer: Köpeğinin cansız bedenini kendisi almadı, 3 şahidim var

Veteriner Gökhan Ezer ise iddiaları Altunkaya'nın sözlerinin gerçeği yansıtmadığını söyledi. 30 yıllık hekim olduğunu belirten Ezer, şunları kaydetti:

"Uyuşturulmadan bir canlının ameliyat edilmesi mümkün mü? Anestezi nedeniyle ölmüş. Bu cins köpeklerin özellikleri ve burun yapısıyla ilgili detaylardan haberdar mısınız bilmiyorum. Zaten olay yargıya intikal etti, hakim suç unsuru bulamadı, takipsizlik kararı verildi. Her şeyden önce bir hayvanseverim. Çakıl'ın ölmesine çok üzüldüm ama olayda hiçbir ihmal yok. Semra Hanım sosyal medya üzerinden de hakkımda asılsız iddialarda bulunmaya devam etti. Ticari itibarım zedelendiği için suç duyurusunda bulundum. O gün kliniğime polisler geldi, zorla götürmeye çalıştılar, bununla ilgili de avukatımla suç duyurusunda bulunacağız. Yaşananlar nedeniyle çok üzgünüm, zor günler yaşıyorum."

Semra Altunkaya'nın, köpeği Çakıl'ın cansız bedenini teslim almayı reddederek klinikten çıktığını, bunu kanıtlayabilecek 3 şahidinin bulunduğunu, hafta sonunda sokağa çıkma yasağı nedeniyle kliniği açmadığını belirten Ezer, "köpek orada 3 gün kalmasın, kokar" diye düşündüğünü, avukatından gelmesini rica ifade etti.

Veteriner Ezer, müşterisinin klinikten köpeği almayarak çıkması nedeniyle Çakıl'ı çöp kutusuna bırakıldığını ve hiçbir art niyeti olmadan Altunkaya'ya söz konusu videoyu gönderdiğini savundu.

Ezer, "Sokağa çıkma yasağı vardı, ertesi gün kapalıydı klinik, polisin yanında kendisine vermek istedim almadı, 3 şahidim var. Köpek ameliyattan çıktı. Hatta Semra Hanım da köpeğini gördü, onun başını okşadı. Ama sonrasında Çakıl'ın solunumu durdu, her yolu denedik ama döndüremedik. Ameliyattan 5 saat sonra öldü. Ben de çok üzgünüm" şeklinde konuştu.

Gider: Tüm prosedürleri yerine getirdik, alıp gömdük

Gökhan Ezer'in avukatı Yaman Gider ise müvekkilinin 30 yıllık veteriner hekim olduğunu belirterek Altunkaya'nın yönelttiği iddiaları yalanladı. 

Yaman Gider, "Semra Hanım'ın köpeği kendisinin almadığına yönelik 3 farklı tanığın beyanı var. Semra Hanım duygusal yaklaşıyor, bizim de hayvanlarımız var, kimse istemez onlara bir şey olmasını. 'Ölü köpeği mi veriyorsunuz?' diye kendisi tepki gösterdi ve almadı" şeklinde konuştu.

Bilinenin aksine köpeğin daha sonra çöp tenekesinden alınarak gömüldüğünü öne süren Gider, "Tüm prosedürleri yerine getirdik. Alıp gömdük" ifadelerini kullandı.

Kitaplı: Maddi-manevi tazminat talebinde bulunacağız

Suç duyurusu sonrasında takipsizlik kararı verildi ancak Semra Altunkaya ve avukatı Beste Kitaplı karara itiraz etti.

Kitaplı, maddi manevi tazminat talebinde bulunacaklarını da sözlerine ekledi.