Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu partisinin gündeme ilişkin görüş ve önerilerini kamuoyu ile paylaştı.
Gara'dan gelen şehit haberlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dün partisinin Trabzon il kongresine katılarak yaptığı açıklamaları eleştiren Davutoğlu "16 evde ağıtlar yükselirken Cumhurbaşkanı Erdoğan bir taraftan coşkulu ve kahkahalı bir kongre gerçekleştirdi, diğer taraftan umursamaz bir şekilde acıları istismar etmeye kalktı. ktidar sözcüleri ve trol çeteleri ağız birliği etmişçesine hedef saptırarak sağa sola hakaretler savurmaya başladılar. Tüm sorumluluğa sahip olması beklenen iktidarı unutup, muhalefet partilerine iftira, hakaret ve tehdit havada uçuştu" diye konuştu.
Erdoğan'a seslendi
Davutoğlu; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "PKK'nın elinde esir tutulanları kurtarmayı denedik, ama başaramadık" ifadesine işaret ederek şunları kaydetti:
Operasyonun başarısız olduğunu itiraf etmek zorunda kalan Sayın Erdoğan’a sesleniyorum. Evet haklısınız sayın Erdoğan; son derece başarısız bir operasyon gerçekleştirildi ve 16 canımızı yitirdik. Şehitlerimize saygımızdan bugüne dek operasyonla ilgili soru sormamaya özen gösterdik. Ama madem iktidar hatalarını örtmek için hedef saptırarak, hatta isimlerimizi vererek bizi suçluyor; o zaman sormak bize, vatandaşlarımıza hesap vermek ise iktidara düşer.
"Kurtarma operasyonu mu, kapsamlı terör opersayonu mu?"
Gara Operasyonu'nun planlama, uygulama ve kamu iletişimi açısından tam bir başarısızlık olduğunun altını çizen Davutoğlu "Operasyon sonrası sergilenen tavır ise sorumsuzluk ve duyarsızlıktır. Dünyanın hiçbir yerinde kurtarma operasyonu ile kapsamlı terör operasyonu aynı anda icra edilemez.Şimdi sormak vaktidir, siz noktasal bir kurtarma operasyonu mu yapmak istediniz; yoksa insanlarımızın hayatını riske ederek kapsamlı bir terör operasyonu mu yapmak istediniz? Dünyanın neresinde bir ülke, bir terör örgütünün elinde olan insanlarını uçakla, topla, tüfekle kurtarmaya kalkışmış ve başarılı olmuştur?" diye konuştu.
"Müjde" açıklamasına tepki
Operasyonun uygulama olarak yanlış olduğunu belirten Davutoğlu şu ifadelerle devam etti:
Operasyon şok etkisi yapacak şekilde insanlarımızın tutulduğu yere yönelik uygulanmamış; hava bombardımanı dahil olmak üzere insanlarımızın canını ikincil plana atacak şekilde başlatılmıştır. Öte yandan Cumhurbaşkanı, operasyonlar sürerken, akıl almaz bir şekilde müjde vereceği açıklaması ile harekatın hedefinin insanlarımızı kurtarmak olduğu imasında bulunarak, bütün operasyonu ifşa etme gafletinde bulunmuştur. Sonuç büyük bir acı ve keder olmuştur.
"Açıklamalarda çelişki var"
Operasyonun kamu iletişimi yönü değrelendirildiğinde ise hatanın ötesinde vahim bir şekilde icra edildiğini kaydeden Davutoğlu "Kayıplarımıza ilgili devlet yetkilileri 'siviller' ve 'güvenlik görevlileri' gibi farklı ifadeler kullanmış, operasyon ile ilgili detaylar şeffaf bir şekilde paylaşılmamıştır. Muhalefet partileri önce ağır hakaretlerle suçlanmış; sonra sadece Mecliste grubu bulunan partilerle sınırlı bir bilgilendirme yapılmıştır. Operasyon ile ilgili bilgiye dahi sahip olmayan ve terör olayını anında lanetleyen muhalefet liderleri en ağır hakaretlere maruz bırakılarak, böyle günlerde en çok ihtiyaç hissedilen milli birlik ve dayanışma iklimine darbe vurulmuş ve şehitlerimiz henüz defnedilmemişken adeta onların kanı üzerinden siyasal çıkar elde edilmeye çalışılmıştır" diye konuştu.
Bakan Soylu ve Akar'a tepki
Davutoğlu; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın operasyonun başarısızlığını kabul ettiğini anımsatarak "Tamam peki, bu başarısızlığın sorumlusu kim?" diye sordu.
Davutoğlu sorularına şöyle devam etti:
Milli Savunma Bakanı çelişkili ifadeleri tekrarlayıp duruyor. İçişleri bakanı zaten kaptırmış kendisini sürekli slogan atarsam kimse beceriksizliklerimi fark etmez diye düşünüyor.
Kim sorumlusu bu giden canların? İçinizde bir tane ciddi, sorumlu ve ahlaklı birisi çıkıp bu sorumluluğu almayacak mı? AK Partili ve MHP li kardeşlerime sesleniyorum: yitirilen bu canlarımızın sorumlusu kim? Allah aşkına kim?
"Terörle mücadelede, tecrübe sahibi silahlı kuvvetlerimizin ve istihbarat birimlerimizin bu derece açık planlama ve uygulama hatası yapacaklarına ihtimal dahi vermek istemiyorum" diye konuşan Davutoğlu ekonomik ve siyasal sorunları unutturabilmek için bu yönde bir talimat verildiğini öne sürdü.
Davutoğlu şunları kaydetti:
Karadeniz’de doğal gaz keşfi ve aya gitme projesi gibi yeni müjdeler bulma ihtiyacı hissetti ve bu yönde talimat verdi.
Siyasi taktik olarak da her halukarda ‘kazan-kazan’ formülünü sağlayacak bir iletişim stratejisi benimsendi.Eğer operasyon başarılı olsaydı yoksulluklar, yolsuzluklar ve yasaklarla boğulmuş gündemi örtecek bir bahar havası estirilecekti;
Başarısızlık halinde ise bütün bu süreçten habersiz olan muhalefeti terörle ilişkilendirip itham ederek yeni bir kutuplaşmanın önü açılacaktı.
Operasyon başarısız olunca ikinci yol tercih edildi.
Davutoğlu konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek "Bu yol yol değil, bu üslup üslup değil Sayın Erdoğan; Cumhurbaşkanı olarak sizin birincil göreviniz terörle mücadele gibi milli duruş gerektiren bir konuda milleti birleştirmektir, asılsız ithamlarla bölmek değil! Hayatı bu yolda mücadele ile geçmiş insanları yandaş medya üzerinden baskı altına alarak belki kısa bir taktik başarı elde edebilirsiniz ama Cumhurbaşkanlığı makamının birleştirici misyonuna ve algısına zarar verirsiniz. Beceriksizliğinizi slogan atarak unutturamazsınız. Başarısızlığınızı hamasetle örtemezsiniz" dedi.
Davutoğlu Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın da Meclis’te yaptığı açıklamayla operasyonun başarısızlığını itiraf ettiğini belirterek şöyle devam etti:
Bu, başarısız bir operasyondur. Bu, sorumsuz bir operasyondur. Bu başarısız ve sorumsuz operasyonun sorumlusu da sizsiniz.
Hiçbir şekilde sizin sorumluluğunuzu hatırlatmayalım öyle mi? Bunun yerine Erdoğan, vicdanı zerre sızlamadan yüreği kanayan bir anayı, parti kongresinde siyasi bir faaliyet olarak arasın öyle mi? Bunun yerine trol medyanız sorumluları unutup, kalleş terör örgütü PKK’yı unutup, haber duyulduktan dakikalar sonra bütün muhalefeti terörist ilan etsin öyle mi? Bunun yerine sağa sola haftalık tehditler, günlük hakaretler yapmadan ağzını açamayan ortağınız, onu kapatın bunu kapatın sloganları atsın öylemi? Yahu Allah rızası için, böyle ülke yönetilmez, böyle bir hukuk devleti olmaz, böyle bir demokrasi olmaz.
Independent Türkçe