Türkiye, 14 Mayıs 1948'de ilan edilen İsrail devletini tanıyan ilk ülkelerden.
Türkiye'nin İsrail nezdindeki diplomatik faaliyetleri 7 Ocak 1950'de elçilik olarak açılan Tel Aviv temsilciliğine ilk misyon şefinin atanmasıyla başladı.
İki ülke arasındaki ilişkiler Filistin meselesi, Altı Gün Savaşları, Kudüs'ün ebedi başkent ilan edilmesi, "one minute" ve "alçak koltuk" gibi gelişmeler nedeniyle iniş çıkışlar yaşadı.
31 Mayıs 2010 tarihinde gerçekleşen "Mavi Marmara saldırısı" ilişkilerde kırılma noktası yarattı.
İsrail, Gazze'ye yönelik ablukayı delmek üzere insani yardım götüren konvoya uluslararası sularda müdahale etti. Gemide 9 Türk vatandaşı öldürüldü. Ağır yaralanan 1 vatandaş da sonradan hayatını kaybetti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
İsrail'den özür dilemesi isteyen Ankara, Tel Aviv Büyükelçisi'ni geri çekti ve ilişkileri asgari seviyeye indirdi.
Mavi Marmara olayından sonra siyasi ilişkiler normale dönemedi
Daha sonra İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı arayarak özür diledi ve ölenlerin ailelerine tazminat ödemeyi kabul etti.
Ancak Türkiye-İsrail ilişkileri siyasi olarak normale dönemedi.
İsrail merkezli Yediot Ahrtonot gazetesi, 10 yıl aradan sonra İsrail'e ait bir uçağın önceki gün İstanbul Havalimanı'na indiğini yazdı.
Uzun bir aradan sonra İsrail'e ait bir uçağın İstanbul'a inmesi gözleri tekrar Ankara-Tel Aviv ilişkilerine çevirdi.
Peki, ikili ilişkilerde yeni bir döneme girilir mi? Yakın zamanda bir normalleşme olur mu?
"İstihbarat örgütleri vasıtasıyla temaslar devam ediyor"
Konuyla ilgili Independent Türkçe'ye konuşan Türkiye'nin eski İsrail Büyükelçisi ve İstanbul Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Oğuz Çelikkol'a göre Ankara'nın Tel Aviv ilişkileri gelişme gösterecek.
Çelikkol, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerde çok büyük bir değişikliğin yaşanmadığını söyledi.
Hem İsrail hem de Türkiye'nin ilişkileri sürdürmeden yana olduklarını kaydeden Çelikkol, "Pandemi olmasaydı büyük ihtimalle ekonomik ilişkiler daha da gelişmiş olacaktı. İki ülkede ilişkilerin devamını istiyor. Çünkü ilişkileri iki tarafın da lehine" dedi.
"İki ülke arasında siyasi sorunlar devam ediyor. İlişkilerin düzelmesi için her şeyden önce İsrail'deki seçim sürecinin bitmesi gerekiyor" diyen Çelikkol, devamında şunları kaydetti:
"Ertelenmezse mart ayında İsrail'de seçim var. Seçimden sonra belirli ölçüler içerisinde iki taraf da durumunu gözden geçirecektir. İki tarafın istihbarat örgütleri vasıtasıyla temaslar devam ediyor. Büyükelçilik seviyesinde değil ama diplomatik ilişkiler de var. Dolayısıyla seçim süreci bittikten sonra Türkiye Batı ile genel olan ilişkileri içerisinde İsrail ilişkileri de gelişme gösterecektir diye tahmin ediyorum."
"İsrail'in olmazsa olmazı Hamas"
İki ülke arasındaki ilişkilerin tekrar düzelmesi konusunda birtakım duyumlar olduğunu kaydeden Şalom Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İvo Molinas, 10 yıl aradan sonra İsrail'e ait bir uçağın Türkiye'ye gelmesini önemli bir adım olduğunu söyledi.
Bölge barışı için çok önemli olan ilişkilerin bir an önce hayata geçmesi temennisinde bulunan Molinas, devamında şu ifadelere yer verdi:
"İsrail'in düzelme için olmazsa olmazı Hamas'ın Türkiye faaliyetlerinin durdurulması veya tamamen ülkeyi terk etmesidir. İkincisi zor görülüyor ama birincisinin de gerçekleşmesi için İsrail'in mutlaka koşulları olacaktır. Bunlar karşılanırsa ve her iki lider de pragmatizmlerine geri dönerlerse bu iş olur."
© The Independentturkish