Bu defa konumuz Amerika'daki aşırı sağ parti ve oluşumlar. Güncellik açısından sebebi belli: Amerikan Kongresi'ne yapılan baskının başını, bu tür grupların çekmiş olması. Yani ABD'de ciddi bir iç terör gerçeği var.
Hadise malum: 3 Kasım 2020 tarihli başkanlık seçimlerine hile karıştırıldığı iddiasıyla sonuçlara şiddetle itiraz eden eski başkan Donald Trump ile farklı kesim ve çevrelerden türlü çeşitli fanatik destekçileri, 5-6 Ocak 2021'de iki ayrı yerde olay çıkardılar.
Başkent Washington DC'de yer alan Beyaz Saray ve Kongre binasının karşısındaki parkta gerçekleşen protestolarda olaylar büyüdü. Kongre binası basıldı ve 5 kişi hayatını kaybetti.
"Save America" (Amerika'yı Koru-Kurtar) sloganıyla mitinge çağrılan binlerce protestocu, başkentin yönetim merkezine yakın bir alanda toplandı.
Beyaz Saray önündeki kalabalığa hitap eden Trump şöyle dedi:
Asla vazgeçmeyeceğiz, yenilgiyi asla kabul etmeyeceğiz… Ülkemizi, asla zayıflıkla geri alamayacaksınız! Güç göstermelisin ve güçlü olmalısın!
Kongre'nin doğru olanı yapmasını ve yalnızca yasal olarak belirlenen seçmenleri saymasını talep etmeye geldik. Buradaki herkesin yakında barışçıl ve vatansever bir şekilde seslerinizi duyurmak için bugün Kongre binasına yürüyeceğini biliyorum!
Bu dolaylı işareti alan kalabalık, Senato ile Temsilciler Meclisi'nin ortak oturumunun başlamasından kısa bir süre sonra bina çevresindeki barikatları aştı, Kongre binasına ulaştı.
Müsamahalı güvenlik önlemleri yetersiz kalınca da protestocular, camları ve kapıları kırarak içeri girdiler.
Trump taraftarlarının arasında yer alan ırkçı çetelerin, Kongre koridorları ve salonlarında gerek Nazi toplama kamplarını öven, gerekse Güney Amerikalı köle sahiplerinin mirasını selamlayan sembollerle boy göstermeleri, deyim yerindeyse hemen herkesin kanını dondurdu.
"Güruh", "çete", "isyancı" olarak da nitelenen Trump yanlıları Kongre binasını doluşunca, oturum iptal edildi.
Hem Biden'ın partisi Demokratlar hem de Trump'ın partisi Cumhuriyetçiler, Trump'ı olaylardan sorumlu tutan açıklamalar yaptılar.
Medya ve siyasi çevreler, baskını, "darbe girişimi" olarak nitelendirdiler.
Yeni Başkan Biden, "Bu bir protesto değil, başkaldırıdır. Bütün dünya bizi izliyor…" dedi.
New York Times gazetesi, hadiseyi, "otoriter ülkelerdeki darbe ve ayaklanma görüntülerine" benzetti.
Washington Post gazetesi, Trump'ı "ABD demokrasisine yönelik bir tehdit olarak" tanımladı.
ABD'de sol çevreler, Kongre baskını ve sonrasında yaşananların, beyaz Amerikan faşistlerinin işçilere, emekçilere, siyahlara, göçmenlere, kadınlara, LGBT+lara ve sola saldırılarını ciddi ölçüde cesaretlendireceğini belirtiyorlar.
Kongre baskınını Evrensel gazetesine değerlendiren Kaliforniya Üniversitesinden Sosyoloji Profesörü Cihan Tuğal ise, yaşanan süreci şöyle değerlendiriyor:
Bu işi çok yakından takip eden gazeteciler bu tarz şeylerin olabileceği uyarısını yapıyorlardı ama bu düzeyde bir şeyi kimse beklemiyordu. Darbe olabileceği gibi bir ihtimalden bahsedenlerin tezleri çok rahat çürütülebiliyordu; çünkü bu bir darbe değil, bunun altını çizelim. Darbe olabilmesi için asker ya da polis katılımı olması lazım.
Şu anda bu işin polisin izniyle gerçekleştiğini görüyoruz ama bu tam bir aktif katılım değil. Daha çok aşırı sağın uyarı niteliğindeki bir eylemi. Ancak böyle pasif bir polis desteğinin ve kongre binasının basılmasının adını da açık bir 'faşist tehdit' olarak koymak lazım...
Bu kadarını aklı başında kimse beklemiyordu. Burada çok açık faşist bir komplo söz konusu. Örgütlü bir kitle kalkışması, meclisin ele geçirilme durumu var. 1
Tepkiler karşısında geri adım atan Trump, bu kez ağız değiştirip taraftarlarına, "Şiddet yok! Unutmayın biz hukuk ve düzen partisiyiz" dedi. 2
Kongre binası, 1812 yılından bu yana ilk kez "işgale" uğradı. Bina, 1814 yılında İngiliz Koramiral Sir Alexander Cockburn ve Tümgeneral Robert Ross önderliğindeki İngiliz kuvvetleri tarafından ateşe verilmişti.
Ondan sonraki dört farklı saldırının tarihleri ise şöyle: 1915, 1954, 1971 ve 1983.
Anadolu Ajansı'nın şu yorumu dikkat çekici:
Son dört yıla damga vuran 'Trumpizm'in, son gösterisini yaptığı bu baskınla bundan sonra marjinalleşme sürecine girip girmeyeceği sorularına cevap aranırken Cumhuriyetçi tabanın da orta sağ ile aşırı sağ arasında kırılmaya uğrayabileceği yorumları yapılıyor.
Ülkedeki Cumhuriyetçi kanat ve aşırı sağ kesimler, Kongre baskınını, vatandaşların kendilerinin temsil edildiği bir binaya, usulsüzlük yapıldığına inandıkları seçimlere tepkisini göstermek için girdiği şeklinde tanımlıyor ve tepkileri aşırı ve 'solcu, sahte medya'nın abartısı olarak görüyorlar.
Demokrat kesimler, Kongre baskınında polisin tutumunu 'çifte standart' olarak değerlendiriyorlar. Öyle ki: 'Trump destekçisi beyazlar camları, kapıları kırarak girdikleri Kongre'den ellerini kollarını sallayarak çıkmıştı.' 3
Baskınla birlikte sosyal medyada en fazla merak edilen konulardan biri de, "Eğer Kongre'yi basanlar Trump destekçisi beyaz Amerikalılar değil de siyahîler olsaydı, acaba ortaya çıkan manzara ne olurdu?" sorusu oldu.
Olay, "Trump'ın çeteleri" vurgusuyla basında yer buldu. 7 Ocak tarihli bazı gazete başlıklarına bakalım.
The Guardian: Kongre binası içinde Trump yanlısı bir kişinin bayrak sallayan fotoğraflarıyla birlikte, "Trump yanlısı çeteler ABD başkentinde kaos yarattı" başlığıyla haberi servis etti.
New York Times: İlk sayfada, "Trump çeteleri kışkırtıyor!"
Washington Post: "Trump Çetesi, Kongre Binasını bastı!"
İtalyan La Republica gazetesi: "Darbe günü!"
Alman Der Spiegel dergisi; Trump'ı "Ateşten Şeytan" olarak tanımlarken, "Bir başkan kendi ülkesini ateşe verdi" başlığını attı.
Fransız Le Monde gazetesi: "Trump'ın çeteleri kongre binasını bastı!"
Dikkat edilirse medya ve siyasi çevreler, "çeteler, azgın güruh, isyancı, aşırı sağ" gibi tanımlar kullanmalarına rağmen çok azı, bu tür oluşumların adını verebiliyor; kim ve ne olduklarını yazabiliyor.
Makaleyi yazmamın asıl nedeni budur: Kimdir bu aşırı sağ gruplar, kimlerden oluşurlar, faaliyet alanları neresidir, amaç ve hedefleri nedir?
Yakından bakalım:
"Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi'nin (CSIS) Kasım 2020 başlarında yayımladığı rapora göre, bu tür saldırılarda 2016 ile 2017 yılları arasında iki kat artış görüldü.
CSIS yöneticisi Seth Jones, Amerika'nın Sesi'ne yaptığı açıklamada, şöyle dedi:
Amerika'da aşırı sağcılığın yükselişe geçmesine neden olan birçok farklı etken var:
Bunlardan biri, Neo-Naziler, 'Egemen Vatandaşlar' ile diğer benzeri grupların internet ve sosyal medya kullanımındaki artış.
İkincisi ise, bu tür grupların Almanya, Ukrayna, İtalya ve hatta İngiltere gibi Avrupa ülkelerindeki benzer gruplarla kurduklar bağdır. Üçüncü bir etken ise Amerika'da süregelen siyasal gelişmelerdir.
Bu durum, aslında şu anki başkan (Biden) daha seçim kampanyasını bile başlatmamışken görünüverdi. Ancak son iki yıl içerisinde daha da arttığı çok net. Bu görüşteki (aşırı sağ) bireyler harekete geçirildi.
CSIS araştırma sonuçlarına bakılırsa, 2007 yılı ile 2011 yılları arasında aşırı sağ gruplar yılda ortalama beş ya da daha az saldırı düzenliyordu. Bu rakam 2012'de 14'e yükseldi ve 2016 yılına kadar aynı oranda devam etti. Ancak 2017 yılında 31'e kadar çıktı.
ABD İç Güvenlik Bakanlığı'nın eski iç terör uzmanı Daryl Johnson, açıklıyor:
Aşırı sağ hareket, ilk defa, Cumhuriyetçi bir yönetim altında canlanmış ve büyümüştür. Aşırı sağcı gruplar, demokratik bir yönetim varken eylemlerini arttırırlar. Çünkü silah kullanımındaki kısıtlamaların, azınlık grupların haklarının, vergilerin, kürtaj hakkının ve göçmen haklarının büyüyeceğinden korkarlar.
Maryland Üniversitesi Ulusal Terör Çalışmaları Kurulu'nun Küresel Terör Veritabanı ekibi tarafından yayınlanan verilere göre, 2017 yılında Amerika'da 65 terör saldırısı oldu. Bu saldırıların 37'si sağ eğilimli aşırıcılar tarafından yapıldı." 4
CSIS verileri bir gerçeği parmak basıyor: Beyazların üstünlüğüne inanan bu ırkçı gruplar, saldırılarının çoğunu 2020 yılında gerçekleştirmiştir.
Aşırıların işledikleri suçlara ilişkin veritabanı (The Extremist Crime Database-ECDB) sonuçlarına bakıldığında aşırı sağ grupların son yirmi yılda 330 cinayet işledikleri görülmektedir.
Keza Amerikan eyaletlerinden kolluk kuvvetlerinin raporlarında, bu gibi kesimlerin eylemleri ve faaliyetlerinden duyulan tedirginlik oranı hayli yüksektir.
Aşırı sağ gruplar yüzde 92, Neo-Naziler yüzde 89, dazlaklar yüzde 89 ölçeğinde kaygı kaynağı oluyorlar.
Cihatçılardan duyulan kaygı yüzdesi 65'tir. Bu tür grupların yüzde 24-45'ü her şekilde insan katledebilirken, yüzde19 ile 31'i ideolojik nedenlerle yüzde 11-54'ü ise ideolojik olmayan güdülerle cinayet işleyebiliyorlar.
Aşırı sağ gruplar arasında, özellikle dini nedenlerle güdülenmiş kümelerin, gelecekte kitle imha silahları kullanmak suretiyle suç işlemeye eğilimli (aday) oldukları da tespit edilmektedir.
Güney Yoksulluk Kanunu Merkezi'ne (The Southern Poverty Law Center-SPLC) ait yıllık istihbarat raporları, ABD toplumunda 6 binden fazla "Nefret grubu" tespit etmiştir.
Nefret grubu şudur: Irk, etnik köken, ulus, din, cinsiyet, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim veya toplumun diğer herhangi bir kesiminin üyelerine karşı nefret, düşmanlık veya şiddeti savunan ve uygulayan sosyal küme. 5
Aynı kuruluşun 2000-2008 arasındaki raporlarında açıkça görülen sosyal gerçek şudur: Nefret grubu kümesinden sayılan toplam 926 aktif oluşumun işlediği nefret suçu oranı yüzde 50 artmıştır.
2019 yılında toplam sayısı 1020'ye ulaşan nefret grubu, son 20 yılda en yüksek rakama ulaşmış olup, sırf 2017-2018 arasında yüzde 7'lik bir artış kaydetmiştir.
Aynı süre içinde, Beyazların üstünlüğüne inanan ırkçı gruplardaki artış oranı yüzde 100'den yüzde 148'e kadar yükselebilmiştir.
Beyaz ırkçılar arasında çoğu zaman Hıristiyan bağnazı dinci veya dinci olmayan kesimler de bulunmaktadır.
Genelde Protestan ve Evangelist diye bilinen mezhepleri benimsemektedirler.
Bir Amerikan sivil kuruluşu olan SPLC'nin bağnaz dinci nefret grupları listesine şu Hıristiyan oluşumlar da alınmıştır: The American Family Association, the Family Research Council, Abiding Truth Ministries, American Vision, the Chalcedon Foundation, the Dove World Outreach Center, the Traditional Values Coalition, Westboro Baptist Church.
Bazı muhafazakâr çevreler, bu tür Hıristiyan kuruluşların, söz gelimi The Family Research Council'in listeye alınmasına karşı çıkmaktalar.
Buna karşılık Westboro Baptist Church isimli kuruluş, birçok kaynak tarafından en belirgin nefret grubu listesine dâhil edilmiştir.
Çünkü genellikle LGBT karşıtı sert homofobik tutumlar sergilemektedir. 1991'de bir homoseksüel topluluğa karşı eylem yapmıştır.
Kimi nefret grubu siteleri aşırı sert, uzlaşmaz ve şiddet yanlısı olmakla beraber bazı siteler daha ılımlı, yurtsever ve makul söylemler geliştirmektedirler.
Bu düzlemde 1977'de Haham Marvin Hier tarafından kurulan İsrail yanlısı The Simon Wiesenthal Center (SWC), daha çok Yahudilerin, özellikle Nazi soykırımına uğramış olan dindaşlarının insan hakları ve meseleleriyle uğraşmaktadır.
Bu kapsamda nerede olursa olsun Nazi oluşumlarını araştırıp ortaya çıkartmayı başlıca faaliyetlerinden sayabiliriz.
Merkezi Amerika'da bulunan bu kuruluşun 2009 yılı raporunda, nefret söylemi ve terörü öven siteler üzerinden 10 binden fazla mesajın internet yoluyla gönderildiği kaydedilmiştir. Sosyal medya araçları da bu amaçla kullanılmıştır. 6
Şimdi de aşırı sağ görüşlü parti ve hareketleri görelim:
American Freedom Party: Beyaz adam milliyetçiliği savunucusu.
Amerikan Independent Party: Radikal sağcı.
Constitution Party: Dine dayalı koyu muhafazakâr.
Neo-Nazi National Socialist Movement: 1919'da kurulmuştur.
Traditional Worker Party: 2013-2018'de kurulmuş olan Neo-Nazi parti.
American Fascit Movements: Bu faşist hareketin kanatları altında Fascit League of North America, Nationalist Front, Silver Legion of America, Volksfront isimli oluşumlar bulunuyor.
Mesela Silver Legion of America, Gümüş Yelekliler olarak da bilinir. William Dudley Pelley isimli ruhçu (ruh çağırıcı, ruhtan medet uman) ve bilimsel olmayan yollara gizli bilgi edindiğini iddia eden gizemci William Dudley Pelley tarafından kurulup Ocak 1933'te alenileşen bu faşist güruh, Aralık 1941'de emniyet güçlerince bastırılıp dağıtılmıştı. Karargâhı, Kuzey Karolina Asheville'de idi.
Prohibition Party: Amerika'da alkol satışı ve tüketimine karşı çıkıyor. Bu isim altında 1872-1876-1880 ve1884 tarihli olan dört ayrı Prohibition National Convention oluşuma ek olarak Law Preservation Party, Template: Prohibition Party adlı iki grup daha var.
Defunct Far-right Political Parties ismi altında bulunan kuruluşlar şunlar: Know Nothing, tutucu Populist Party (1984), America First Party (1943), Yahudi düşmanı Christian Nationalist Crusade, faşist Christian Party (1930'lar), Neo-faşist National Renaissance Party, Beyaz ırkın üstünlüğünü savunan National State's Right Party, Yahudilik ve Siyonizm düşmanı, Beyaz ırka üstünlük atfeden homofobik yarı askeri militarist White Patriot Party.
Tea Party Movement: Türkçeye Çay Partisi olarak çevrilen bu politik hareket, aslında Cumhuriyetçi Parti içindeki bir akım sayılır.Çeşitli şehirlerde şubeleri bulunmaktadır. Fanatik ve aşırı sağcı bir hareket olarak nam salmıştır.
Şimdi de, ABD'deki radikal sağcı gruplara bakalım:
Anti-Federalism: 18'nci yüzyıl hareketi olup, güçlü federalizme dayalı ABD yönetimine karşı çıkmış ve 1787 tarihli Anayasa'nın onaylanmasını itiraz etmişti.
Federal sisteme muhalif olan şu kümeleri barındırıyor: Anti-Federalist Papers, Brutus (Anti-Federalist), The Complete Anti-Federalist, Federal Farmer ve Samuel Bryan tarafından yazılmış çok sayıda mektubun ifade ettiği federal yönetim karşıtı Letter of Centinel fikir grubu.
Ku Klux Klan (KKK): Beyaz ırkın üstünlüğünü savunan bu örgüt, Amerikan iç savaşında Güney Konfederal Yönetim'in mağlubiyeti sonrasında ülkenin güneyinde geçerli olan ırkçı sistemi ihya edip güçlendirmek maksadıyla kurulmuştur.
Düşmanlarını şöyle bellemiştir: Afrika kökenli Amerikalılar, Yahudiler, göçmenler, solcular, homoseksüeller, Müslümanlar ve son zamanlara kadar da Katolikler.
KKK militanları, Güney eyaletlerinde (Southern United States) 1860 sonlarına kadar siyahîler ile onların destekçilerine karşı faal terör uyguluyorlardı. Yaptıkları eylemler, 1871'de hem yasalar hem de kolluk kuvvetleri tarafından bir yere kadar önlenebildi.
KKK'nın ikinci dirilişi, 1915'te gerçekleşti ve 1920'lerde ülke çapında yaygınlık göstermeye başladı. Bu ırkçı oluşumun üçüncü dalgası, 1950'li ve 1960'lı yıllarda görünür oldu. Son dalga Sivil Haklar Hareketi'ne itiraz sürecinde ortaya çıktı.
Anti-Defamation League isimli ayrımcılık karşıtı kuruluş, 2016 yılında KKK üye sayısını 3 bin olarak belirlerken, SPLC bunu 6000 olarak tespit etmiş.
KKK hareketinin ikinci ve üçüncü dönemdeki uzantıları, safkan "Anglo-Sakson" soyluluğu ile 19'ncu yüzyıldaki otantik "memleketçiliği" savunuyorlar.
Boogalooo Movement: Boogaloo Boys veya Boogaloo Bois olarak da bilinir. Aşırı sağ kümelerin gevşek bir tarzda birleşmesinden meydana gelmiştir. Hükümet karşıtı eylemleri ve radikal politik söylemleriyle diğerlerinden ayrılır.
Elemanları aynı zamanda vurucu milis adıyla da tanımlanıyorlar. Herhangi bir hadise ve olayın çıkmasını fırsat bilerek İkinci Amerikan İç Savaşı'na hazırlandıklarını söylüyorlar ki, bu ikinci iç savaşı boogaloo diye isimlendiriyorlar.
Bu hareketin 4chan adıyla bilinen İngilizce ortak bir imagebord (çevrimiçi) forum siteleri bulunuyor. Sitede daha çok resim, görsel malzeme ve fotoğraflar yer alıyor. Aralarında tartışmalar ve görüş alışverişleri yapılıyor.
Bu hareket, 2019 tarihine kadar kimsenin dikkatini çekmiyor. Daha çok federal yönetim ile sol kesimlere düşmanlığıyla tanınıyor.
Aralarında silahlı hareketi destekleyen, hükümete karşı husumet besleyen, Neo-Nazi ve ırkçı gruplar da bulunuyor. Beyaz ırkın üstünlüğüne inandıklarından günün birinde çıkacak olan ırk savaşlarına hazırlık yapıyorlar.
2019 yılından bu yana, bu hareket mensubu 31 kişi, şu eylemleri gerçekleştirmekle suçlandılar:
Aralarında iki güvenlik görevlisinin de bulunduğu birçok cinayete karışmak, Michigan valisini kaçırma eylemine katılmak, Minneapolis şehrinde Afrika kökenli George Floyd'un bir polis tarafından katledilmesi üzerine 26 Mayıs 2020 tarihinde organize edilen kitlesel protesto hareketini bastırmak maksadıyla polisle birlikte milis kuvveti gibi hareket etmek ve nihayet son Kongre baskını olayında başrolü oynamak.
2020 yılı ortalarından itibaren Boogaloo Boys oluşumunun faaliyetlerinin ve sosyal medya yahut chat platformlarındaki iletişimlerinin sınırlandırılması için çeşitli kampanyalar başlatılmıştı.
White Nationalism: Beyaz Milliyetçilik diye çevrilebilen hareketin ABD'nin birçok eyaletinde şubesi bulunuyor. Militanları, şiddet eylemlerine ve olaylarına katılıyorlar.
İrtibatlı şiddet yanlısı gruplar arasında son Kongre baskını sırasında adını duyuran Proud Boys (Mağrur Delikanlılar) adlı siyasi bir örgüt de bulunuyor. Aşırı sağ ve Neo-Nazi görüşleriyle tanınıyor.
Kanada ve ABD'deki siyasi şiddet hadiselerine çokça karışıyor. 2011 yılında Disney'deki Aladin müzikalinde "Proud of Your Boy" isimli şarkıdan esinlenerek Gururlu Çocuklar yahut Mağrur Delikanlılar adını benimsemişler.
Bu küme mensupları, Batı insanı ve kültürünün ablukaya alınmış olduğuna inanıyorlar. Irkların karışıp (bilhassa Beyazlarla Siyahilerin evlenerek) melezleşmesi yoluyla Beyaz ırkın sonunu getirmeye yönelik komplo tezini savunuyorlar.
Bu tez, İngilizce white genocide conspiracy theory olarak biliniyor. Kongre saldırısının arkasındaki esas örgütün bu olduğu yolunda haberler basına yansımıştır. 7
Oath Keepers: Yeminli Bekçiler diye çevrilebilir. Mevcut ve eski ordu, polis ve ilk müdahale ekiplerinden oluşan hükümet karşıtı bir örgüt.
Değiştirme girişiminde bulunacak tüm yerli ve yabancılara karşı ABD Anayasası'nı sonuna kadar savunma yemini etmiş olan polis ve askerin her zaman hazır ve nazır olmasını isteyen silahlı bir milis gücüdür.
Sloganı şudur: "Not on our watch" (Biz görev başındayken olmaz).
Stewart Rhodes tarafından Mart 2009'da kurulmuştur. 2016 rakamlarına göre üye sayısı 35 bin idi. Adı Ocak 2021'deki Kongre baskınına da karışmıştır.
Aryan Nations: Yahudi düşmanı, Neo-Nazi ve Beyazların üstünlüğünü savunan terör örgütleri ki, genelde Idaho, Kootenal kasabası (ABD) çevresinde yoğunlaşmışlardır.
Bu oluşum çatısı altında toplanan bağnaz Hıristiyan ve ırkçı terörist örgütler şunlardır:
Aryan Nations Motorsycle Division; Beyaz ırkın üstünlüğüne ilişkin fikirler öne süren Richard Butler ile çevresindeki grup;
Federal hükümeti devirmeye çalışma ve eyalet görevlilerini öldürmeye teşebbüsten 1988'de haklarında dava açılan 14 ırkçının yargılanma sürecine atfen kurulan Fort Smith Sedition Trial oluşumu;
Neo-Nazi lideri olup sübyancılıktan yargılanan August Byron Kreis III adını taşıyan grup;
Kanada'da kurulmuş olan ve Aryan ırkının üstünlüğünü savunan kurucu liderleri Terry Long'u izleyen grup;
Brüder Schweigen/Silent Brotherhood (Suskun Kardeşler, Sessizlik Kardeşliği) adı altında 1983'te kurulmuş bulunan ırkçı terörist bir örgüt;
2010 yılında kurulan, beyaz ırkçı ve yıkıcı olduğu için yasadışı sayılan Sadistic Souls Motorcylcle Club isimli kulüp;
Belalı ve her türlü musibete bulaşmış ırkçı, bağnaz Hıristiyan bir şahsiyet olan William Potter Gale (1916-1988) adı etrafında bir araya gelen militarist ve milliyetçi bir oluşum.
Anti-abortion Violence: Genelde koyu Hıristiyanlık anlayışı nedeniyle kürtaj karşıtı eylemlerine din yoluyla meşruluk kazandıran buna benzer birçok oluşum bulunuyor.
Kürtaja muhalefet ederken, zaman zaman şiddete de başvurabiliyorlar.
Army of God yani Allah'ın Partisi: Fanatik Hıristiyan terörist bir örgüt. Hem kürtaj karşıtı hem de ırkçı tavırlarıyla ön plana çıkmıştır.
Bu çevreden olanlar kürtaja karşı terör eylemlerine katılmanın yanı sıra banka soygunlarıyla da nam salmıştır.
Montana Freemen: Montana eyaletinin Jordan şehir merkezinde bulunan hükümet karşıtı milislerden oluşan Christian Patriot Movement (Yurtsever Hıristiyan Hareket) adlı oluşumun bir koludur.
Mensupları, yaşadıkları topraklara Justus Township (muhtemelen Adil Kasaba manasında) adını vermişler.
Hıristiyan fanatizmi ekseninde örgütlenen birçok örgüt, oluşum mensuplarının farklı terör ve şiddet eylemlerine katıldıklarına ilişkin pek çok haber yayınlanmıştır.
Bahsedilen oluşumlar şöyle sıralanabilirler:
Dominion Theology: Hıristiyanlık şeriatını, siyaset ve yönetimin temeli olarak alan siyasi ve ideolojik bir hareket. Katı ahlakçılığı ve koyu gelenekçi muhafazakârlığı ön planda tutuyorlar.
Toplumun tanrının kurullarıyla yönetilmesini istemektedirler. Hıristiyan dini hükümlerinin siyasete ve topluma egemen olmasından yanadırlar.
Bu çerçevede sayılan kuruluşlara göz atalım: American Vision, Chalcedon Foundation, Christian Reconstructionism, Constitution Restoratin Act, Council for National Policy, Foundation for Moral Law, Institute on the Costitution, National Reform Association, TheocracyWatch, Theonomy.
Westboro Baptist Church: Amerika'daki gayet sofu Kalvinci nefret grubunun temsilcisi sayılabilir.
Ateistlere, Yahudilere, Müslümanlara, bazı Hıristiyan mezhep ve tarikatlarıyla homoseksüellere yönelik nefretleriyle biliniyorlar.
Fascism in the United States: Amerika'da farklı tarihlerde kurulmuş çeşitli faşist hareketlerin genel ismi. Örneğin American Fascists, American Fascist Movements, Neo-Nazism in the United States bu hareketlerdendir.
Bağlı olarak Unite the Right Rally adı altında birçok kasaba ve şehirde taşra örgütleri bulunmaktadır. Kendi sembollerini, bayraklarını taşıyorlar.
Virginia Eyaleti'ndeki Charlotttesville'yi üs gibi kullanan bu ırkçı beyaz oluşumun etrafında çok sayıda alt örgütlenmeler de bulunuyor.
Söz gelimi Alt-right, Neo-Confederates, Neo-fascist, Neo-Nazis, White Nationalists, Klansmen (KKK) bunlardandır.
Bu çevrelere bağlı bazı yayın araçlarının isimleri şöyle: The American Review, Black Dragon Society, Business Plot, Stormfront.
Liste çok uzun ve fazlasına hacet yok. Biz bununla yetinerek son bir değerlendirme yapalım:
Kanada merkezli Global Research internet gazetesinde makalesi yayımlanan kadın araştırmacı-yazar Dina Johnstone, Kongre baskınının bir isyan olmadığına; aslında Amerika'nın kutsal birliğinin değil, giderek derinleşen bölünmüşlüğünün ürünü olduğuna işaret ediyor.
Ona göre, ABD'deki "Savaş Partisi"nin oligarşik niteliği sosyal medyayı tahakkümü altına almıştır. Bu nedenle sosyal medyadaki söylemler yakın dövüşleri andırmaktadır.
Dolayısıyla birbirlerini acınası bir popülist üslupla suçlarken bile kadın düşmanı, ırkçı, beyaz ırkın üstünlüğü gibi, faşist ve terörist ifadeler kullanabilmektedirler. Seçkin elitler, halkın birbirine dönüp yüzleşeceği bir alan bırakmamıştır. 8
Amerikan toplumunun siyaset, kültür, inanç, toplumsal, hukuk ve idari eksenlerde bölünmüşlüğüne dair bir yazı kaleme alan Ocak 2021 tarihli Le Monde Diplomatique gazetesi, Fransızca nüshasında Les États desunis Amérique (Parçalı Amerika Devletleri) başlığını atmıştı.
Bu tespit, rastlantı olmasa gerek. İç terörü de kapsayan bu radikal sağ gidişatı iyi izlemek lazım.
Kaynakça:
1. Evrensel gazetesi, "7 Soruda, ABD'deki Kongre Baskını", 7 Ocak 2021.
2. Vikipedi Türkçe, "2021 Amerika Birleşik Devletleri Kongre Binası Baskını", 20 Ocak 2021 güncellemesi.
3. Anadolu Ajansı, New York mahreçli haber yorumunda "ABD'de Yaşanan Kongre Baskını, Trumpizm'in sonunun başlangıcı olabilir mi?", 8 Ocak 2021.
4. Sirwavn Kajjo, "ABD'de Sağ Yükselişte", Amerika'nın Sesi-VOA, 19 Kasım 2018.
5. "The Organizational Dynamics of Far‐Right Hate Groups in the United States: Comparing Violent to Non‐Violent Organizations." Aralık 2011, Maryland Üniversitesi'ne bağlı bir araştırma merkezi- START.
6. Wikipedia İngilizce, "Hate group" maddesi, 9 Ocak güncellemesi.
7. Wikipedia İngilizce; " KKK", "Boogaloo Boys", "Proud Boys", "Oath Keepers" ve " Unite The Right Rally" maddeleri.
8. Diana Johnston, "Biden Exploits His Capitol Gains", 22 Ocak 2021.
Not: Meraklıları, şu kaynaklara da bakabilirler.
- "Hate Crime Data Collection Guidelines", Uniform Crime Reporting: Summary Reporting System: National Incident-Based Reporting System, U.S. Department of Justice: Federal Bureau of Investigation, Criminal Justice Information Services Division, Revised October 1999.
- "Frequently Asked Questions". Federal Bureau of Investigation. Retrieved May 30, 2015.
- Barbara Perry, (May 2000). ""Button-Down Terror": The Metamorphosis of the Hate Movement". Sociological Focus.May 2000/ 33 (2): 113–131. doi:10.1080/00380237.2000.10571161. JSTOR 20832071. S2CID 147010178.
- John R. Schafer & Joe Navarro, "The seven-stage hate model: The psychopathology of hate groups". FBI Law Enforcement Bullet, March 2003.
- M. Barkun, Millenarian aspects of white supremacist movements. Terrorism and Political Violence, 1989.
- D. Caspi, Extremist networks and lethality: A mapping of violent white supremacist group networks and investigation of relationship between network location and ideologically motivated murder. PhD dissertation, The Graduate Center/John Jay College, City University of New York, 2010.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish