Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, parti kurmaylarını ve partisinin Doğu ve Güneydoğu teşkilat başkanlarını Mardin'de topladı.
Sarıgül, "İktidara Hazırlık Merkezi" olarak tanımladığı Mardin İl Başkanlığı binasının açılışı için sabah 10:15'te THY'nin tarifeli uçağı ile Diyarbakır'a geldi.
VIP çıkışında kalabalık partili grup tarafından "Çare Sarıgül" sloganlarıyla karşılanan Mustafa Sarıgül'e, sarı karanfillerden bir bukle çiçek takdim edildi.
Dinlenme tesisinde başkanlara talimat verdi: Kapımız herkese açık olacak
Daha sonra konvoy halinde Mardin'e hareket eden Sarıgül'e, Doğu ve Güneydoğu'daki tüm il ve ilçe başkanları ile partisinin önemli isimleri olan Genel Başkan Yardımcıları Soner Gökçe, Zeynel Abidin Aktay, Şaban Gürbüz, İrfan Karakaş, Erol Korkut, Kadın Kolları Genel Başkanı Canan Ceyhan ve Parti Meclisi Üyeleri eşlik etti.
Sarıgül'ün Mardin öncesi ilk durağı yol üzerindeki bir dinlenme tesisi oldu. İl ve ilçe başkanlarını tek tek dinleyen Sarıgül, talep ve önerileri tek tek dinledi ve başkanlara "Türkiye Değişim Partisi'nin kapısı rengi, dili, dini, siyasi görüşü ne olursa olsun açık olacak" talimatını verdi.
Kürtçe anons ve davul zurnalı karşılama
Daha sonra Mardin'e geçen Sarıgül'e büyük ilgi gösterildi. İl Binası önünde kurulan platformdan Kürtçe anonslar ve davul zurnayla karşılanan Mustafa Sarıgül, il binasının kurdelesini küçük bir çocukla birlikte kesti. Sarıgül, davulculara ve çocuklara 20 TL'lik banknotları verdiği görüldü.
Vatandaşlarla bol bol selfie yapan Mustafa Sarıgül'ün son durağı, bir düğün salonunda yapılan organizasyon oldu. Konuşmasında hükümeti ve muhalefeti eleştiren Sarıgül, partisine yönelik "aynı dili tekrarlıyorlar, bunlar da yeni bir şey yok" söylemleri eleştirdi.
"İktidar ve muhalefet bir korku imparatorluğu yarattı"
Eski Başbakanlar Turgut Özal, Necmettin Erbakan, Bülent Ecevit ve Süleyman Demirel'in siyasetini örnek aldığını ifade eden Sarıgül, "Bu eleştiriyi yapanların hepsi entel geçinenler, belli bir makama geldikten sonra insanlara tepeden bakanlar. İktidarın ve muhalefetin yarattığı bir korku imparatorluğu var. Biz Türkiye'nin en büyük düşmanının korku olduğunu söylüyoruz. Biz bu korkuları ezip geçeceğiz. Korkma fikrini söyle, korkma tepkini göster diyoruz" dedi.
"Dağlara ‘Halkçı Ecevit' yazarken Ahmet Türk bize sahip çıktı"
Mardin'e henüz genç yaşta geldiğini ve o dönem işsiz olduğunu anlatan Mustafa Sarıgül, "İstanbul'dan tam 30 saatte Mardin'e gelmiştim. Bu dağlara, taşlara ‘Halkçı Ecevit', ‘Bağımsız, özgür, demokratik Türkiye' yazılarını yazdık. O dönemin koşulları zordu. Ama zorlu süreçte bize sahip çıkan Sayın Ahmet Türk'e buradan teşekkür ediyorum" diye konuştu. Sarıgül'ün bu konuşması salondan büyük alkış aldı.
Millet iradesine saygı isteyip, kayyumlara gönderme yaptı
TDP Genel Başkanı Mustafa Sarıgül'ün uzun konuşmasında dikkat çeken başlıklardan biri bölgedeki yoksulluk ve barış kelimeleri oldu. "Millet iradesi en büyük güçtür. Buna saygı gösterilmesi gerekir" diyen Sarıgül, isim vermeden kayyumlara karşı olduklarını ima etti.
İşte Sarıgül'ün konuşmasından önemli bölümler:
"Biz Ankara'ya hiç kimsenin sofrasından pay almaya gitmiyoruz. Biz, ülkemizin tüm insanlarına bereketli bir vatan sofrası, demokrasi sofrası kurmaya gidiyoruz.TDP, bu milletin inancıdır, tarihidir, kimliğidir. Amacımız bütün milletimizdir, görüşü ne olursa olsun ilkelerimizi, davamızı herkese anlatmalıyız.
Mardin'de muhteşem kültür mozaikleri var. Mardin, bu anlamda bütün ulusumuza örnek olmalıdır. Hiçbir kültür, diğer kültür mozaiklerinin önüne engel koymamalıdır.
TDP, herkesi barışa, özgürlüğe, demokrasiye davet ediyor. Ülkemizde yaşayan herkesin diline, özgürlüklerine, dinine, tüm insan haklarına sahip olduğu, onuru ile yaşadığı, gerçek bir demokraside unutmayalım, çözülemeyecek sorun yoktur.
TDP, sorunları kardeşlik hukuku içersinde çözmeye geliyor. Sevgili kardeşlerim, buraya gelen siyasiler oy için gelmiş. Ben Mardin'e oy toplamaya değil, TDP olarak sevgi ve güven toplamaya geldim. Ülkemizi içeride ve dışarıda sorunsuz barış içinde, kardeşlik hukukuyla yönetmek ana prensibimizdir. Ülkemizde yaşanan öfkeyi, nefreti bitirmeye sevgi dilini, hoşgörü kenti Mardin'den bütün ulusumuza anlatmaya geldim. Çünkü sevginin herhangi bir bedeli yoktur. Türkiye'nin en zengin madeni barıştır. En büyük ekonomisi barıştır! Ülkemizi barışa barışa kalkındıracağız. Bu topraklarda savaş için değil barış için ölelim."
© The Independentturkish