Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Mart 2019’a ait ödemeler dengesi verilerini açıkladı.
Buna göre ülkedeki ihracat, ithalat, mal ve hizmet dengesi ile cari transferleri içeren cari işlemler, bir önceki yılın mart ayına göre 4 milyar 145 milyon dolar azaldı ve 589 milyon dolar seviyesine indi. Gerilemede Türk Lirası’ndaki değer kaybının ithalatı pahalı hale getirmesi de etkili oldu.
Reuters'ın 11 kurumun katılımı ile yaptığı ankete göre cari işlemler dengesinin Mart ayında 984 milyon dolar açık vermesi bekleniyordu.
Merkez Bankası, 12 aylık cari işlemler açığını ise 12 milyar 829 milyon dolar açıkladı.
Merkez Bankası, açıklamasında dış ticaret açığının bir önceki yılın aynı ayına göre 3 milyar 725 milyon dolar azalmasının cari açıktaki düşüşte etkili olduğunu söyledi.
Kapsamında turizm gelir-giderleri, inşaat, sigorta hizmetleri gibi kalemlerin de yer aldığı hizmetler dengesi kaynaklı girişler Mart 2018’e göre 113 milyon dolar artarak 1 milyar 298 milyon dolar oldu. Hizmetler dengesi altında seyahat kaleminden kaynaklanan net gelirler 55 milyon dolar yükseldi.
Resmi rezervlerin martta 5,73 milyar dolar azaldığının ifade edildiği açıklamaya göre net hata noksan ise martta 4,3 milyar dolar açık verdi. “Kaynağı bilinmeyen döviz giriş çıkışı” olduğunu gösteren net hata noksan kalemi, kayıt dışılığın yanı sıra ölçüm hataları, beyan yanlışlıkları ve hatalarından oluşuyor.
Ağustos 2018’de bu yana cari işlemler dengesindeki değişim ise şöyle:
Cari İşlemler Dengesi (Aylık) | Cari İşlemler Açığı (12 Aylık) | |
Ağustos 2018 | 2 milyar 592 milyon dolar fazla | 51 milyar 125 milyon dolar |
Eylül 2018 | 1 milyar 830 milyon dolar fazla | 46 milyar 58 milyon dolar |
Ekim 2018 | 2 milyar 770 milyon dolar fazla | 39 milyar 403 milyon dolar |
Kasım 2018 | 986 milyon dolar fazla | 33 milyar 9 milyon dolar |
Aralık 2018 | 1 milyar 437 milyon dolar açık | 27 milyar 633 milyon dolar |
Ocak 2019 | 813 milyon dolar açık | 21 milyar 592 milyon dolar |
Şubat 2019 | 718 milyon dolar açık | 17 milyar 44 milyon dolar |
Mart 2019 | 589 milyon dolar açık | 12 milyar 829 milyon dolar |
Ülkeler arası ithalat ve ihracat, yabancı ülke vatandaşlarının getirdiği döviz giriş çıkışları, taşımacılık, sigorta, inşaat, turizm gibi sektörlerde hizmet gelir giderleri, cari açığı oluşturan başlıca kalemler. Bu üç durumun sonucunda ülkeye giren döviz miktarı ülkeden çıkan döviz miktarından az ise cari açık oluşabiliyor.
İthal mallara yönelik talebin azaltılması, yerli üretimin güçlenmesi cari açığı kapatan önemli unsurlardan. Ancak başta soğan olmak üzere gıdada dahi ithalata bağımlı Türkiye’de ithalatı düşürmek çok kolay değil.
Konuyu “Kendime Yazılar” adlı bloğunda Mart 2018’de kaleme alan Ekonomist Mahfi Eğilmez’e göre cari açığın finansmanında ideal olan doğrudan yatırımların ülkeye çekilmesi. En kötü finansman ise sıcak para da denilen, nakit para, döviz, altın, tahvil, hisse senedi, mevduat ve bono gibi yatırım araçlarını kapsayan portföy yatırımları.
Eğilmez’e göre Türkiye’nin mutlak surette doğrudan yabancı sermaye yatırımı çekmesi ve cari açığının finansman kalitesini artırması gerekiyor.
Uluslararası finans uzmanı Murat Kubilay, Twitter hesabından yaptığı açıklamada cari açık miktarındaki azalmanın sanayi üretimi ile değil, döviz kurundaki yükseliş, ekonomik küçülmeye bağlı talep düşüşüyle gerçekleştiğini söyledi:
Bir kez daha cari açık problemi sanayi devrimiyle değil; döviz kurunu patlatıp ekonomik küçülmeye girerek çözüldü. Yani bu kur seviyesinde mal ithal etmeye gücümüz kalmamasından ve dışarıdan yeni para gelmemesinden. Ancak 17 yılın mirası şu: 280 milyar dolar DÖVİZ cinsi NET borç. https://t.co/ynaReHlYQG
— M. Murat Kubilay (@mmkubilay) May 13, 2019
Sanayi üretimi şubat ayında önceki yıla göre yüzde 5,5 oranında düşmüştü.
Bankpozitif Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Hasan Akçakayalıoğlu ise Twitter’dan yaptığı paylaşımda cari açıktaki iyileşmenin ihracat artışından kaynaklanmadığını söyleyerek bu durumun sürdürülebilir olmadığını ifade etti.
Surdurulebilir ve temel anlamda bir iyilesme degil.
— Hasan Akcakayalioglu (@akcakayalioglu) May 13, 2019
Yine de reformlar, onlemler icin bir firsattir.
Ekonomist Haluk Bürümcekçi, Anadolu Ajansı'na yaptığı değerlendirmede 12 aylık cari açığın 9 milyar dolar civarına gerileyebileceğini söyleyerek Türkiye ekonomisinin güçlü büyüme (daralma) dönemlerinde manşet ve çekirdek açıkta belirgin artış (azalış) eğilimi görülmesinin doğal olduğunu aktardı:
"Nitekim son bir yıl içinde ekonomik aktivitede önce durgunluk, sonra da resesyon yaşanması ile enerji ve altın dışı açıkta artış eğiliminin tersine döndüğü net olarak gözlenmektedir. Cari açıkta mart ayında gözlenen iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yıldan düşük açık ve hizmetler dengesinin yüksek fazla vermesi ana etken oldu. Finansman tarafında, cari açık ve net hata-noksan çıkışının finanse edilememesi nedeniyle resmi rezervlerde 5,7 milyar dolar azalış gözlendi."
Bürümcekçi, cari dengedeki iyileşmenin en azından 2019'un ilk yarısının sonuna kadar devam edebileceğini söyledi.