Türkiye'de uzun zamandır kişiler üzerinden dönüyor tartışmalar. Sorunlar ve kaoslar çözümsüzlüğe mahkûm edilip, toz duman arasında kalıyor herkes.
Kişilerin performansları, hangi kuruma ya da kişilere zarar veriyorsa, o taraf haksızlığa uğradığını düşünüp sesini çıkartıyor. Aslında her camia, bundan zarar görüyor ve tüm taraftarlar kaybediyor.
Son günlerde yayıncı kuruluş ile ilgili bazı rahatsızlıklar çok fazla gündeme geliyor. Özellikle bazı pozisyonların tekrarları, maçına göre yayımlanmıyor ya da yayımlanıyor.
Bu konuda belli rahatsızlıklar olduğu açık. Aslında yayıncı kuruluşun taraf tuttuğu ve ligi dizayn ettiği iddiaları her yıl gündeme geliyor.
Bu yıl da özellikle yayıncı kuruluş içinde görev yapan ve geçmiş kariyerinde Galatasaray'da çalışmış olan Hande Sümertaş, tartışma konusu.
Hande Sümertaş üzerinden dönen tartışma aslında, yayıncı kuruluşun yayıncılık konusunda yarattığı güvensizlik durumundan kaynaklanıyor.
Özellikle eurolig maçlarında Yunan ve İspanyol rejileri, sorunlu bazı pozisyonların tekrarını vermez ve kendi takımlarının aleyhine bir yargı oluşmasını istemezdi.
Şimdi de yayıncı kuruluş, bazı Süper Lig maçlarında buna benzer sorunlarla ile seyircinin kafasında soru işaretleri yaşatıyor.
Hatta bazı iddialara göre, ofsayt çizgisini bile istediği yerden çekebiliyor yayıncı kuruluş.
Tabiki buradaki sorun, tartışmalara konu Hande Sümertaş'ın görevi değil. Ya da bu görevi, eski takımına avantaj sağlayacak şekilde kullanma ihtimali de değil. Ya da avantaj sağlamış olsa bile sorun bu da değil.
Yayıncı kuruluş, seyirci üzerinde güven oluşturmuyor
Asıl sorun, yayıncı kuruluşun konuyu tartışmaya açık tutması ve Türkiye Futbol Federasyonu'nun futbol kamuoyunu rahatlatmamasıdır.
Kişiler üzerinden yürüyen tartışmanın, kurumlar üzerinden bir çözüme ulaşamamasıdır.
Yine Merkez Hakem Kurulu ve hakemlerinin yarattığı standart olmayan kararları ve maç maç değişen uygulamalarıdır asıl sorun.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun delege yapısı ve kulüplerin kendilerine fayda sağlamak için yönetimlere adam sokma kaygılarıdır bir diğer sorun.
Bununla beraber, maalesef her hafta değişen oyun kuralları var Süper Lig'de ve her maç, farklı kurallara göre oynanıyor. Futbola adalet için giren teknolojiyi bile çaresiz bırakıyor hakemler.
Bu sebep ile hakemler, Türkiye'de futbolun konuşulmasına set çekerek, gündemin futbol olmasını da engelliyorlar.
Her maç aynı pozisyonlarda farklı kararlar ile hata yapmaktan çok, kişisel fikirlerini sahaya yansıtıyorlar.
Sonuç olarak, hata yapmıyor hakemler.
Bu sorunların yanında, yayıncı kuruluşun yarattığı bulanık ekran da ekleniyor. Zaten sorunları olan futbol sisteminde, standart bir yayıncılık ile seyirci üzerinde bir güven oluşturmuyor.
Hiçbir camianın birbirine, hiçbir kulübün TFF'ye, hiçbir seyircinin de sisteme güven duymadığı için de en ufak konular bile kocaman gündem olabiliyor.
Hande Sümertaş'ın ne kadar Galatasaraylı olduğu ve görevi sırasında bir taraftar gibi davranması futbol için çok küçük bir detay iken, rakipler için bu kadar büyük bir güven problemi yaratabiliyor.
Süper Lig'de 11 haftada 13 takım teknik adam değiştirdi
Mesela geçen yıl Antalya'da 1 maç kazanmış Stjepan Tomas'ın nasıl Rizespor'un başına geçtiğini konuşmalı futbol kamuyoyu.
Ya da sezona 17 transfer ile başlayan 3'üncü teknik adam ile yola devam eden, ama mucize eseri ligde kalan Ankaragücü'nün oyuncu ve teknik adam trafiği konuşulmalı.
Ya da Süper Lig'de 11 haftada 21 takımın 13'ü teknik adam değiştirmesi ve 28 teknik adamın görev almasının masaya yatırılması gerekiyor.
Bundesliga'da sadece 2 takım teknik adam değiştirirken Süper Lig'de bu sayı neden 13. Ya da yıllardır hakem sorunu neden çözemiyor federasyonlar.
Oyunda kalamıyor Türk futbolu. Oyunda da kalmak istemiyor. Transferler, teknik adam değişiklikleri, hakemler, saha dışı gereksiz gündemler, güven sağlamayan TFF ve yayıncı kuruluşun yarattığı olumsuz algı.
Türkiye'de seyirci, futbol açlığını Avrupa ligleri ile doyuruyor. Seyirci, Türkiye'deki futbola neden para harcasın ki.
*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
© The Independentturkish