İzmir Valisi Köşger: Depremden sonra pozitif vaka ve virüs kaynaklı vefat sayısı 3 katına çıktı

Vali Köşger "İzmir'deki patlama devam ederse, ilave tedbirler getireceğiz" dedi

Fotoğraf: AA

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, 30 Ekim'de meydana gelen, 116 kişinin hayatını kaybettiği 6.6 büyüklüğündeki depremin koronavirüsle mücadelede olumsuz etkileri olduğunu söyledi.

Depremin olduğu gün İzmir'de olan pozitif vaka ve virüs kaynaklı vefat sayılarının bugün itibariyle 3'e katlandığına dikkat çeken Köşger, şöyle devam etti:

Depremin olduğu an itibariyle pozitifi, temaslısı tüm vatandaşlar sokağa çıktı ve hepsi birbirine karıştı. Biz bunu tahmin edebiliyorduk. Kurallara riayet ettiğimiz takdirde kısa sürede bunu tekrar minimize edebiliriz. Kurallara uyulması sonucunda, İzmir Türkiye'deki en iyi ilk 10 il arasındaydı depremden önce. Biz onu korumaya çalışıyorduk, ancak deprem maalesef pozitifin, temaslının karışmasına sebep oldu ve ondan dolayı bir patlama ortaya çıktı. İzmir'deki patlama devam ederse, ilave tedbirler getireceğiz. Getirmemiz lazım, hayatın idamesini sağlamamız lazım.

İzmir Tabip Odası'ndan açıklama

İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı Cumhuriyet gazetesinden Mehmet İnmez’e dün yaptığı açıklamada kentte koronavirüs sayısının her geçen gün tırmanışa geçtiğini, yoğun bakım ünitelerinin dolduğunu, günde 3 bin 500’e yakın vaka sayısının çıktığını belirtmişti.

Çamlı, İzmir’de pozitif çıkma oranının yüzde 35’e çıktığını anımsatarak, "Ambulanslar olguları taşımakta zorlanmaktadır. Hastanelerde mevcut servisler, yoğun bakımlar yetmiyor, yeni Covid-19 servisleri ve yoğun bakımlar açılıyor. Günlerce ilacına ulaşamayan hastaların sayısı giderek artıyor. İzmir’de de salgının kontrolden çıktığını söyleyebiliriz" diye konuşmuştu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

TTB rapor hazırlamıştı

Türk Tabipleri Birliği (TTB), 2 Kasım’da İzmir'de yaşanan depremle ilgili raporunu yayımlamıştı. ‘İzmir Depremi Hızlı Değerlendirme Raporu'nda şehirdeki deprem sonrasında artabilecek yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarına ilişkin uyarılar da yer almıştı.

"Hastanelerde takip edilmekte olan Covid-19 tanılı hastaların panik anında servislerden dışarı çıktıkları bildirilmiştir" denilen raporda, bölgede yeni salgınların önüne geçilmesi için sağlık çalışanları ve vatandaşlara İnfluenza aşısı yapılmalısı gerektiği belirtilmişti.

Salgın riskine karşı alınması gereken tedbirlerin sıralandığı raporda şu uyarılar yapılmıştı:

İzmir’de yaklaşık 20 alanda çadırlar kurulmuş ve bu alanların en büyüğü Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’ndedir. Özellikle Aşık Veysel Rekreasyon Merkezi’ndeki çadır kent siyasi temsilciler tarafından yoğun şekilde ziyaret edilmekte ve salgında fiziksel mesafe kurallarına uyulmamaktadır. Bu durum çadır kentte yaşayan depremzedeler için ek risk oluşturmaktadır. Bu bölgenin bir ziyaret alanı değil yaşam alanı olduğu unutulmamalıdır. Çadır alanlarının bir kısmının girişinde HES kodu sorgulanırken bir kısmında sorgulanmamaktadır.

Kurulmuş olan çadırlarda yağmur arklarının olmadığı görülmüştür. Çadırlar yağmur için uygun kurulmamıştır. Özellikle tabanları soğuk ve yağmur için uygun değildir. İlerleyen günlerin daha da soğuk ve yağışlı olacağı unutulmamalıdır. Çadır kentte duş alma imkânı yoktur.

Yardım toplama ve dağıtma merkezleri de fiziksel mesafe kuralları için uygun değildir.

Çeşitli derneklerin stantlar açtığı kendinden menkul gıda ve yardım malzemesi dağıttığı görülmüştür. Bu durum başta Covid-19 olmak üzere birçok hastalık için risk barındırmaktadır.

Depremle ilgili toplum bilinçlendirme çalışmalarının; deprem öncesi, anı ve sonrası yapılacaklara ilişkin eylem planlarının etkin biçimde hazır olmadığı, görece daha dar bir bölgede yaşanmış son depremde de ne yazık ki bir kez daha görülmüştür.

 

 

Independent Türkçe, Cumhuriyet

DAHA FAZLA HABER OKU