2050'ye kadar 1 milyardan fazla kişi yiyecek ve su yüzünden göç etmek zorunda kalabilir

Yayımlanan raporda, dünya nüfusunun kaynaklara ulaşmak için vereceği mücadelenin çatışmaları körükleyebileceği uyarısında bulunuldu

Fotoğraf: Pixabay

Avustralya merkezli düşünce kuruluşu Ekonomi ve Barış Enstitüsü (IEP), hızlı nüfus artışı ve iklim değişikliğine bağlı doğal afetlerin gelecekte oluşturacağı tehlikelerle ilgili bir rapor hazırladı.

2020 Küresel Barış Endeksi raporunda, iklime bağlı felaketlerin yanı sıra gıda ve su kıtlığının Afrika, Orta Asya ve Orta Doğu'da giderek artan sayıda insanı yerinden edeceği belirtildi.

2050 yılında 10 milyara yükselmesi beklenen dünya nüfusunun kaynaklara ulaşmak için vereceği mücadelenin çatışmaları körükleyebileceğinin belirtildiği raporda, yaklaşık 1,2 milyar kişinin göçe zorlanacağı tahmininde bulunuldu.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ekolojik faktörler ve çatışmaların geçen yıl yaklaşık 30 milyon kişinin yerinden edilmesiyle sonuçlandığı ifade edilen raporda, göçe neden olan tehditler iki kategoriye ayrıldı.

Birinci kategoride, gıda yetersizliği, güvensizlik, nüfus artışı, ikinci kategoride ise doğal afetler, sel, kuraklık, kasırga, deniz seviyesinin yükselmesi ve artan hava sıcaklıkları yer aldı.

Raporda, yaklaşık 150 ülkenin her birinin kaç tehditle karşı karşıya olduğu ve bunlara karşı koyma kapasiteleri analiz edildi.

Doğal afetlerin sayısı son 40 yılda üç katına çıktı

Dünya genelindeki ülkelerin 2050 yılına kadar yüzde 27'sinin ciddi su sıkıntısı, yüzde 22'sinin gıda yetersizliğiyle karşı karşıya kalacağı belirtilen raporda, doğal afetlerin sayısının son 40 yılda üç katına yükseldiği vurgulandı.

Öte yandan iklim değişikliğinin Afrika'da 86 milyon, Güney Asya'da 40 milyon, Latin Amerika'da ise 17 milyon ek göçmen yaratacağı tahminine yer verilen raporda, 2017 yılında 873 milyon insanın ciddi gıda güvensizliği ve açlık yaşadığı hatırlatıldı.

Su kıtlığının artması çatışma riskini artırtıyor

Dünyada gıda sorunu olan ülkelerde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle gıda güvensizliğinin 4 katına çıkabileceği uyarısında bulunulan raporda, su kullanımının son 40 yılda yüzde 40 arttığına dikkat çekildi.

Raporda, 2007 yılında su yüzünden yaşanan anlaşmazlıkların yüzde 71’i anlaşmalarla çözülürken, 2009'da bu oranın yüzde 58'e gerilediği vurgulandı.

İki milyardan fazla kişinin ciddi su sıkıntısı bulunan ülkelerde yaşadığı ve yaklaşık 4 milyar kişinin de yılın en az bir ayında su kıtlığıyla karşı karşıya kaldığına işaret edilen raporda, deniz seviyesinin 2,1 metre yükselmesi durumunda şu anda 200 milyon kişinin yaşadığı kara parçalarının kalıcı olarak sular altında kalacağı uyarısı yapıldı.

İklim değişikliğine bağlı muhtemel doğal afetlerin daha sık görülmesiyle, 2050 yılına kadar istikrarlı devletlerin bile savunmasız kalacağına dikkat çekilen raporda, iklim değişikliğiyle ilgili analizlerin her yıl rapor halinde sunulabilmesi için daha çok kaynak ayrılması gerektiği vurgulandı.

 

Independent Türkçe, AA

DAHA FAZLA HABER OKU