Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 25 ve 26 Temmuz'da Ankara Bilkent Odeon'da 37. Olağan Kurultayı'nı gerçekleştirecek.
Independent Türkçe, kurultaya giderken CHP kulislerinde konuşulan iddiaları derledi.
1360 delegenin oy kullanması gereken kurultayla ilgili en büyük endişe hastalık nedeniyle bir kısım delegenin gelmeme ihtimali.
Atıcı yarışa katılır ama favori Kılıçdaroğlu
Kılıçdaroğlu'nun kurultaydan bir kez daha genel başkan olarak çıkacağına kesin gözüyle bakılıyor.
Şu ana kadar Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı dışında ikinci bir kişi Kılıçdaroğlu’na karşı genel başkanlığa adaylığını açıklamış değil.
Atıcı’nın kurultayda genel başkan adayı olarak yarışması için gerekli olan 69 imzayı toplamasına kesin gözüyle bakılırken, kazanması zor bir ihtimal olarak görülüyor.
Kılıçdaroğlu, PM'de değişime gidecek, MYK'da üye sayısı düşecek
CHP'de asıl yarışın, liderlikten ziyade 8'i Bilim Kurulu üyesi olmak üzere toplam 60 üyeden oluşan Parti Meclisi (PM) seçimlerinde yaşanması bekleniyor.
Öncelikle Kılıçdaroğlu'nun mevcut PM üyelerinde ve dolayısıyla MYK üyelerinde yüzde 75'e varan oranda bir değişime gideceği iddia edildi.
PM'den çıkacak sonuca göre 18 kişilik MYK'nın üye sayısının 2018'den önce olduğu gibi tekrar 12'ye düşürüleceği belirtilmekte.
CHP'de de başkanlık rüzgarları…Daha küçük MYK, daha hızlı karar
MYK'nın küçültülerek karar alma sürecinin hızlandırılmasının amaçlandığı iddia edilirken, parti kulislerinde "Türkiye, kararların hızlı alındığı başkanlık sistemine geçti. CHP'de bu rüzgardan etkileniyor" yorumları yapıldı.
PM içerisindeki milletvekili sayısının 15-20’yi aşmayacak şekilde sınırlandırılacağı, yüzde 20 olan gençlik kotasında en az altı yedi kadına da yer verilerek yüzde 33 olan kadın kotasının doldurulmaya çalışılacağı kaydedildi.
Kerem Kılıçdaroğlu'ndan "Z kuşağı" isim önerileri
Bu arada son dönemlerde kamuoyunda tartışılan "Z kuşağı" olarak nitelenen kesim içerisinde yer alan, daha önce parti kadrolarında yer almamış, iyi eğitimli, gelecek vaat eden altı gence de gençlik kotası kapsamında yer verilmesinin planlandığı öne sürüldü.
Bu noktada Kılıçdaroğlu'nun akademisyen olan oğlu Kerem Kılıçdaroğlu'nun da isim tavsiyesinde bulunabileceği iddia edildi.
Kılıçdaroğlu'nun listesinde yer alması muhtemel isimler
Kurultayda en merak edilen nokta ise PM'nin kimlerden oluşacağı.
Kılıçdaroğlu'nun PM için 60 kişilik anahtar liste planladığı kaydedilmekte.
Kılıçdaroğlu’nun anahtar listesinde olması muhtemel isimler arasında mevcut milletvekillerinden Oğuz Kaan Salıcı, Erdoğan Toprak, Bülent Tezcan, Faik Öztrak, Gamze Akkuş İlgezdi, Tuncay Özkan, Tekin Bingöl, Seyit Torun, Haluk Koç ile Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı az bir farkla kaybeden Mustafa Bozbey ile Aylin Nazlı Aka’nın da adları geçiyor.
Kılıçdaroğlu'nun Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı (YDK) olarak da halen bu görevde bulunan hukukçu Artvin milletvekili Uğur Bayraktutan ile devam etmek istediği de konuşulanlar arasında.
PM için çalıştığı iddia edilen isimler
CHP PM'ye girmek için çalışma yapan isimler arasında ise mevcut milletvekilleri İlhan Kesici, Turan Aydoğan, Gürsel Erol dışında eski milletvekilleri Ali Kemal Kumkumoğlu, Mehmet Tüm, Eren Erdem, Gaye Usluer'in de adları geçiyor.
Ayrıca inşaat mühendisi Canan Sezenler ve geçen seçimde milletvekili adayı olan Yiğit Günay ve Aylin Sarıtaş’ın da PM üyeliği için çalışma yürüten isimler arasında olduğu iddia edildi.
Çalışma yürütmemekle birlikte parti kulislerinde Eski CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ve Eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun da adları da PM için konuşulanlar arasında.
Belediye Başkanları da devrede… İzmir’de Soyer – Özkan rekabeti
CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanları’nın da yeni PM’de etkili olabilmek için uğraştıkları ve kendilerine yakın isimlerin PM’ye girmesi için isim önerdikleri kulislerde konuşuluyor.
Bu konuda en çok gayret gösteren isimlerden birinin de İzmir'de delege üzerinde etkin olmak için Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ile rekabet halinde olduğu iddia edilen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer olduğu söylenmekte.
Soyer’in CHP Eski İzmir İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu’nun PM’de yer alması için bastırdığı iddia edilmekte.
İmamoğlu, beş isim önerdi, Yavaş sürece dahil olmuyor
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da PM adaylığı için beş kişilik bir liste önerdiği öne sürülürken, mevcut Büyükşehir belediye başkanları içinde sadece Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın bu konuda bir çabası olmadığı belirtildi.
Bunda MHP kökenli olan ve Kılıçdaroğlu’nun ısrarı ile partiye gelen Yavaş’ın CHP içi siyasete fazla karışmamaya çalışmasının etkili olduğu söylendi.
Üç büyük ilin başkanları delegeye tam hakim değil iddiası
Kurultay öncesinde İstanbul, İzmir ve Ankara İl Başkanları’da delegeler üzerinde kontrol sağlamak için seri toplantılar düzenliyor. Ancak her üç başkanın da seçilmesinde Kılıçdaroğlu’nun açık desteğinin etkili olması nedeniyle illerinde delege yapısının parçalı çıktığı, mevcut delege listesine tam hakim olmadıkları öne sürüldü.
İstanbul’da delegeler içerisinde beşli, İzmir ve Ankara’da ise üçlü bir yapı olduğu kaydedilirken, parti içinde belediye başkanlarının da artan etkinliğinin üç büyükşehirdeki il başkanlarının delege üzerindeki gücünü zorlayan faktörler arasında görülüyor.
Parti içi muhalif dört yapı, PM için güç birliği arayışında
Kurultay’da Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı konusunda sorun görülmezken parti içi muhalefetin ağırlığını PM’de etkin olmak için vereceği konuşuluyor
Şu an CHP içerisinde mevcut yönetime muhalif olan dört ayrı yapının var olduğu ileri sürülmekte.
Bunlardan birinin öncülüğünü Ankara kurultay delegesi Hakkı Aydost ile Eski Milletvekili Durdu Özpolat’ın yaptığı ve kendilerini “İrade Grubu” olduğu belirtilirken, ikinci yapı ise İlhan Cihaner ve Selin Sayek Böke’nin içinde olduğu “Gelecek İçin Biz” grubu.
Eski Genel Sekreter Önder Sav ve Eski Genel Başkan Adayı Muharrem İnce ile hareket eden delege grupları da bulunmakta.
Parti içi muhalefet gelecek hafta karar verecek
Kurultay için birlikte hareket etme kararı alan bu dört yapının ortalama 400 civarı delege üzerinde etkili olduğu iddia edilirken, gelecek hafta yapılacak toplantı ile nasıl bir yol izleyecekleri noktasında son karara varacakları iddia edildi.
Buna göre parti içi muhalefet iki görüşü tartışıyor. Birinci görüş, 60 kişilik alternatif bir liste çıkarılması gerektiğini söylerken, ikinci görüş de bu listenin geçirilmesinin zor olduğu, bu nedenle 30 isim üzerine yoğunlaşarak bu kişileri PM’ye taşıyarak üstünlüğü ele geçirmek olduğu söylenmekte.
İkinci görüşün ağırlık kazanmakla birlikte son karara gelecek hafta yapılacak görüşmelerin ardından varılacağı iddia edildi.
Muhalefet ön seçimi tüzüğe ekletmeyi de önerecek
Bu arada parti içi muhalefetin televizyon programlarında Türkiye’de parti içi demokrasinin sağlanması gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu’na bu sözünü hatırlatarak kurultayın hemen ardından bir tüzük kurultayı toplayarak seçimlere ön seçimle gidilmesini sağlamak için bastıracakları da öne sürülmekte.
Kılıçdaroğlu, birkaç muhalif isme de listesinde yer verebilir
Liderlik noktasında rahat olmakla PM’de istediği listeyi çıkaramamaktan endişe eden Kılıçdaroğlu’nun parti içi muhalefetin güç birliğini engellemek için anahtar listesinde seçilmesi kuvvetli olan birkaç muhalif isme de yer verebileceği kulislerdeki iddialar arasında
Cumhurbaşkanlığı seçiminde itiraz etmeyecek PM isteniyor iddiası
Parti içi kulislerde seçilecek olan PM'nin muhtemel bir erken seçimde CHP'nin Cumhurbaşkanı adayını oylayacak PM olacağına dikkat çekilerek, bundan dolayı Kılıçdaroğlu’nun konjönktüre ve ittifaklara göre Abdullah Gül gibi parti tabanında sıcak bakılmayan bir ismin bile desteklenme kararı alınması halinde buna çok muhalefet etmeyecek bir PM oluşturmak istediği öne sürüldü.
Kılıçdaroğlu, "Uyumlu", muhalefet "Kapsayıcı" liste peşinde
Kılıçdaroğlu'nun kendisiyle uyum içerisinde hareket edecek bir liste oluşturmaya çalışacağı, parti içi muhalefetin ise daha kapsayıcı ve farklı görüşlere de yer veren bir liste açıklayarak PM’ye mümkün olduğu kadar çok üye taşımaya çalışacağı da mevcut iddialardan.
Kurultay'da ana tema diyalog, ılımlılık, uzlaşma
Kılıçdaroğlu’nun kurultayda ana mesajının ise Millet İttifakı’nın sürdürülmesi ve Babacan ile Davutoğlu’nun partisinin de dahil olacak şekilde genişletilmesi amacıyla diyalog, işbirliği ve ılımlılık olacağı belirtildi
Tabanda eleştirilen "Polemikten kaçınma" politikasına devam
Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kutuplaşma siyasetinin iktidara yaradığı tezinden yola çıkarak, polemikten ve sokaktan uzak durma olarak özetlenen ve zaman zaman da parti tabanında "Pasiflikle" suçlanan politikayı kurultaydan sonra da sürdüreceği kaydedildi.
İmzaları kim denetleyecek?
Kimin aday olacağı parti kulislerinde konuşulmaya devam edilirken kimi teknik detaylar da zihinleri meşgul ediyor.
En merak edilen konuların başında ise PM’ye aday olmak isteyenlerin en az 10 delegeden imza almaları gerektiğinden 26 Temmuz sabahı bu imzalar divana teslim edildiğinde verilen isimlerin doğru olup olmadığının kısa sürede nasıl denetleneceği.
Kovid-19 nedeniylee adayların kendilerini tanıtacağı broşür basıp kartvizit dağıtmaları yasaklandığından adayların kendisini nasıl tanıtacağı da merak konusu oluyor. Bunlar için de her adaya bir numara verilerek alana kurulacak LED ekranlarda isimlerin sırayla dönmesi planlanıyor.
Adaylar mesajla kendilerini tanıtmaya çalışacak
Adayların kendilerini tanıtma noktasında sıkıntıyı aşmak için şimdiden delegelerin telefon numaralarına ulaşarak Whatsapp ve SMS grupları oluşturmaya çalıştıkları da belirtildi.
Bu arada netleşmemekle birlikte PM üyeliği için aday sayısının 300’ü geçmemesi için bir üyenin en fazla üç PM adayına imza vermesi noktasında bir düzenleme getirilebileceği de parti kulislerinde konuşulanlar arasında.
Onur üyeleri kurultayı çadırda izleyecek
Kurultaya katılacak delegeler için yedi otelde yer ayrılırken, partinin eski milletvekillerinden oluşan 400 onur üyesinin ise salgın kapsamında salona alınmak yerine yanda kurulan ve içinde LED ekranlar bulunan çadırda ağırlanması planlanıyor.
Yine basın mensuplarının da salona alınmayarak kurulan ayrı çadırda canlı yayında kurultayı takip edeceği, içeriden anonsa izin verilmeyeceği belirtilmekte.
Salona girecek bütün delegeler için bütün koltuklara birer maske ve hijyen malzemesi de bırakılacak.
Büyükelçiliklere davet gitmezken sadece rakip siyasi parti başkanlarına davet gidecek.
© The Independentturkish
