Ev sinemasından vizyona bu hafta: Paramparça hayatlar; “Kızım Gibi Kokuyorsun”

Koronavirüs tedbirleri sonrasında yeniden perdelerini açan sınırlı sayıdaki sinema salonlarında gösterime giren ‘Kızım Gibi Kokuyorsun’, vizyon yolculuğuna çıkma cesareti gösteren ilk ve tek film olarak bu hafta dikkatleri üzerine çekiyor

İnsanlığın ilk yerleşim yerlerinden biri olan, kardeşliğin ve birlikteliğin şehri olarak bilinen; eşsiz konumu, harikulade doğası ve kültürel çeşitliliğiyle Türkiye’nin en zengin mozaiğine sahip şehri olarak lanse edilen Hatay, ne yazık ki karşıma çıkan kültür ve sanat etkinlikleri üzerinden yaptığım gözlemler sonunda, bende, hep vasatların elinde sömürüldüğü intibası bırakıyor.

Böylesi bir zenginliğin her defasında nasıl bu kadar duygusuz ele alınabildiğini şaşkınlıkla izlerken gördüğüm örnekler, bu coğrafyanın değerinin ve kökleri buralarda olan yaşamların ne yazık ki hak ettiği gibi içten ve samimi bir şekilde aktarılmadığını düşünmeme sebep oluyor.

Kendine bu lokasyonu seçmiş olan projelere doğal bir plato olarak tüm cömertliğini sunmasına rağmen bu toprakların güzelliği, aynı kısır döngü ezber söylemlerin ve çalışmaların içinde tüm ihtişamını kaybediyor.

Kısa bir süre önce; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nde; “Hüznüyle, sevinciyle göç hikayelerinin etkili bir şekilde anlatılması noktasında sinema güçlü bir araçtır. Göçle ilgili ön yargılarımızı bir tarafa bırakarak göçmelerin gittikleri ülkelere ve gittikleri toplumlara katkılarını görmemiz gerektiğine inanıyorum’’ şeklinde ifade ettiği söyleme ben de katılıyorum.

Kültürler hareket eder, değişir ve zenginleşir. Aslında hepimizin birer göçmen olduğu gerçeğini göz önüne alarak sırt çeviremeyeceğimiz dram ve trajedileri sanatın dönüştüren gücüyle ele alıp duygu sömürüsüne girmeden, klişelere boğulmadan göç hikayelerini farklı bir şekilde ele alacak filmlerin çıkmasını umut ediyorum ve dört gözle bekliyorum.


Paramparça hayatlar; “Kızım Gibi Kokuyorsun”

Yönetmen: Olgun Özdemir / Oyuncular: Clémence Verniau, Çağlar Ertuğrul, Yılşen Özdemir, Şerif Sezer, Deniz Arna, Muhammed Cangören, Ronald L. Carr, Esin Civangil, Derya Uygurlar, Tolga Güleç, Fehmi Karaarslan / Süre: 103 dakika
 


Türkiye prömiyerini geçen sene 7. Boğaziçi Film Festivali’nin Ulusal Uzun Metraj Yarışması kapsamında yapan ve terör saldırısıyla hayatı değişen bir kadını kadrajına alan Kızım Gibi Kokuyorsun, pandemi nedeniyle geçici olarak faaliyetleri durdurulan ve temmuz itibarıyla yeniden perdelerini açan sınırlı sayıdaki sinema salonlarında gösterime girerek vizyon yolculuğuna çıkma cesareti gösteren ilk ve tek film olarak bu hafta dikkatleri üzerine çekiyor.

Film, 2016 Nice terör saldırısı sırasında ailesini kaybeden Beatrice’in, babasının vasiyeti üzerine cenazelerini yıllar önce göç etmek durumunda kaldıkları topraklara götürmek için yola çıkmasını ve bu süreçte tanıştığı Suriyeli Hevi ve gurbetçi İbrahim ile birlikte yaşadıklarına odaklanıyor.


Paramparça hayatlar

Parçalanmış hayatları paralel bir şekilde ele alan filmi özetlemek gerekirse; filmin ana karakteri Beatrice, Fransa’nın Nice şehrinde, 14 Temmuz 2016 Bastille Günü’nde IŞİD saldırısında tüm ailesini kaybeder.
 


Acılar içinde ailesinin kaybı ile başa çıkmaya çalışan genç kadın, babasının vasiyetini yerine getirmeyi kendisine görev edinir.
 


Böylelikle ailesinin cenazesini yıllar önce göç ettiklleri Antakya Vakıflı Ermeni köyüne götürmek üzere yola koyulur.

Antakya’ya ulaştığında cenazeleri defnettikten sonra acısını yaşamak için bir süre mezarlıkta yalnız kalmak isteyen Beatrice, burada kendisi gibi örgütten mustarip olan bir Yezidi kızı olan Hevi ile karşılaşır.
 


Birbirlerinin dillerinden anlamasalar bile onları birbirine yakınlaştıran ortak acı onları yeniden hayata bağlar.

Geceyi geçirmek için Samandağ’da bir motele yerleşen iki kadın aynı gecenin sabahında tatil için ülkesine gelen İbrahim ile tanışır.
 


Yaşanan bir trajedinin ardından yolları kesişen ve birbirlerinin hayatına dokunan Beatrice, Hevi ve İbrahim, aralarından birinin kayıp yakınını bulmak için birlikte harekete geçer.
 


Geçmişin ağır yükü

Geçmişlerindeki kayıpların ağır yükleri altında ezilmeden hayatlarına devam etmeye çalışan ve bir motelde yolları kesişen birbirinden bihaber bu üç kişinin hikayesini anlatan filmde, karakterlerin geçmişileriyle olan ilişkilerinin oldukça yüzeysel ele alınması, filmin katharsis yaratma noktasında zayıf kalması, acıları aktarmada bir şeylerin eksik olması onu Defne'nin Bir Mevsimi (Mehmet Öztürk, 2016) ve Kapı (Nihat Durak, 2019) gibi emsallerinden farklı bir noktaya taşımıyorsa da Antakya’nın kültürel, etnik ve dinsel kozmopolit ortamını yansıtırken Ortadoğu’da yaşananlara ve mültecilerin yaşamlarına değinmeye çalışması filme bir artı değer katıyor.
 


Bir buluşma, kesişme ve arama hikayesi olan Kızım Gibi Kokuyorsun, kültürel olarak acı ve kayıplar üzerinden birbrinden çok farklı insanları bir araya getirirken, dünyayı etkisi altına alan IŞİD saldırıları sonucu farklı dil ve dinlerden insanların ortak problemine parmak basıyor.

Dününden bugününe, bu güzel ama zorlu coğrafyaya ışık tutmaya çalışan film, Doğu Akdeniz’in lirik bir tasvirini yapmayı da ihmal etmiyor.
 


Yapımdan dikkat çeken detaylar

Filmde, Beatrice’in yaşadıklarının kurmaca olmasına rağmen Hevi’nin hikayesinin tamamen gerçek olduğunu vurgulayan Olgun Özdemir’in üçüncü uzun metrajlı filmi olan Kızım Gibi Kokuyorsun; Türk, Amerikan ve Fransız ortak yapımı bir film.
 


Mülteci kamplarındaki sahnelerle bir senaryoyu değil, gerçek hayatları gözler önüne seren, hayatları sadece kamplardan ibaret olan çocukların olduğu konusunda bir farkındalık yaratmak isteyen; çekimleri Hatay, Antakya, İskenderun, Samandağ, Gaziantep ve Urfa’da gerçekleşen filmin Fransa çekimleri de bulunuyor.
 


Türkçe, İngilizce, Fransızca ve Kürtçe’nin konuşulduğu film, farklı hayatların ortak acısını aktarırken çok kültürlü bir mozaiğe de dikkat çekiyor.

Filmin aynı zamanda Türkiye ile aynı tarihlerde Fransa ve Belçika’da da vizyona girmesi bekleniyor.
 


Filmin görüntü yönetmenliğini “Karşılaşma”, “Masumiyet’”, “Yazgı” ve “Melekler Evi” filmlerinin de görüntü yönetmenliğini yapan Ali Utku üstleniyor.

Müziklerinde Onur Tarçın’ın imzası bulunuyor.
 


Vizyon tarihi ile eş zamanlı olarak filmin müzikleri Sony Müzik etiketiyle Amerika, Fransa ve Türkiye’de müzik marketlerde yerini alacak.


Acıların getirdiği ödüller

Sinema Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen, katıldığı pek çok festivalden ödüllerle dönen, Bir Film’in dağıtımcılığında kısıtlı bir gösterimle de olsa bu hafta vizyona giren Kızım Gibi Kokuyorsun; jüri başkanlığını Nuri Bilge Ceylan’ın üstlendiği 22. Şangay Uluslararası Film Festivali’nin Uluslararası Panorama bölümünde dünya prömiyerini yaptı.
 


Fusion Film Marketing, Film Focus ve Polonya Film Komisyonu destekleriyle Varşova’da düzenlenen Doğu Avrupa Uluslararası Film Festivali’nden iki ödülle döndü; festivalin 30 Kasım’da gerçekleşen ödül töreninde İbrahim karakterine hayat veren Çağlar Ertuğrul’a En İyi Erkek Oyuncu, dikkate değer paralel kurgusu ile de kurgu yönetmeni Semih Gülcüoğlu’na En İyi Kurgu Ödülü verildi.
 


Kuzey Avrupa Uluslararası Film Festivali’nde Olgun Özdemir En İyi Yönetmen, Çağlar Ertuğrul ise En İyi Erkek Oyuncu Ödülü’nün sahibi oldu.

Diğer yandan 12. Londra Uluslararası Film Festivali’nden Yılşen Özdemir hayat verdiği Hevi karakteri ile En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazandı.

Film, Milan Uluslararası Film Festivalinden “Jüri Özel” ve “En İyi Görüntü Yönetmeni” ödülleri ile döndü.
 


Son olarak çok kısa bir süre önce, salgın dolayısıyla festival gibi çok sayıda etkinliğin iptal edildiği ya da ileri bir tarihe ertelendiği bir dönemde Türkiye’de, Türk yazılımcılar tarafından üretilen yeni nesil bir teknoloji aracılığıyla, dünyada ilk kez, sanal ortamda hazırlanmasına rağmen gerçeğinden ayırt edilemeyecek kalitede bir festival gerçekleştiren dünyanın en büyük ve en geniş kapsamlı tematik film festivali sloganıyla bu sene ilki düzenlenen Uluslararası Göç Filmleri Festivali’nde En İyi Seyirci Ödülü’nü kazanan Kızım Gibi Kokuyorsun, aynı zamanda festival zamanında sosyal medyada en fazla etkileşim alan film oldu.
 


Olgun Özdemir’in yazıp yönettiği, bugüne kadar birçok ulusal ve uluslararası yarışmadan ödülle dönen Kızım Gibi Kokuyorsun, 10 Temmuz’dan itibaren Bir Film dağıtımıyla vizyonda seyretmeniz mümkün.
 


Olgun Özdemir’den üçleme

“Mor Ufuklar” ve “Vicdan Ağacı” filmleriyle tanınan Olgun Özdemir, 2020 yılı içinde yine Çağlar Ertuğrul ile birlikte “Tatlı Süt Köpüğü” adlı üçlemenin ilk halkasını çekmeye başlayacak.

Türk, Amerikan ve Kosova ortak yapımı filmde Ertuğrul’un rol arkadaşı da yakında belli olacak.

Senaryosu biten yeni projede 2009 Kosova güzeli Arbnora Ademaj da yer alacak.


Haftanın diğer filmleri

Claudia Kishi Kulübü

Yönetmen: Sue Ding / Katkıda Bulunanlar: Naia Cucukov, Gale Galligan, CB Lee, Sarah Kuhn, Yumi Sakugawa, Phil Yu / Süre: 17 dakika
 


South by Southwest (SXSW 2020) Film Festivali programının bir parçası olan, ancak festival iptal edildikten sonra çevrimiçi yayın haklarını alan Netflix’in iyi hissettiren ve ilham veren belgeseller kuşağına giren The Claudia Kishi Club adlı bu kısa belgesel, “Bebek Bakıcıları Kulübü” kitap serisinin klişeleri yıkan ikonik karakteri Claudia Kishi’ye tutku dolu bir saygı duruşunda bulunuyor.

Bebek Bakıcıları Kulübü; bakıcılık işi kuran bir grup arkadaşın hikayesini konu etmektedir.

Yakın arkadaş olan Kristy Thomas, Mary Anne Spier, Claudia Kishi, Stacey McGill ve Dawn Schafer, kendi bebek bakım hizmeti şirketini kurarlar.

Bu girişimci kadınlar, bu yeni işlerinde beklenmedik sorunlarla karşı karşıya kalıp bir işletme yürütmenin zorluklarıyla baş etmeye çalışırken aynı zamanda kendi hayatlarındaki sorunların da üstesinden gelmeye çalışırlar.

Bu girişimci kadınların arasında yer alan ve 90’lı yıllarda bir rol modele dönüşerek kendi hikayelerini yazmaları konusunda bir nesil genç okuyucuya ilham vererek artık başarılı yazarlar ve sanatçılar olmalarını sağlayan Asya kökenli bir Amerikalı olan Claudia Kishi adlı karakteri kadrajına alan bu belgeselde Claudia Kishi’nin yaratıcısı Yumi Sakugawa, BSC Netflix şovunun baş yapımcısı Naia Cucukov ve beş BSC grafik romanının yazarı ve illüstratörü Gale Galligan’ın keyifli anekdotları yer almaktadır.


Eski Muhafız

Yönetmen: Gina Prince-Bythewood / Oyuncular: Charlize Theron, KiKi Layne, Matthias Schoenaerts, Marwan Kenzari, Luca Marinelli, Chiwetel Ejiofor, Harry Melling, Veronica Ngo, Anamaria Marinca, Joey Ansah / Süre: 124 dakika
 


10 Temmuz’dan itibaren tüm dünyayla aynı anda sadece Netflix’te gösterilecek olan, Greg Rucka ve Leanardo Fernandez’in çok sevilen çizgi roman serisinden uyarlanan The Old Guard adlı filmde; yüzyıllar boyunca gizlice insanlığı koruyan dört ölümsüz savaşçı, yeni bir ölümsüzü keşfettikleri sırada gizemli güçleri nedeniyle hedef hâline gelir.

Ölümsüzlüğün göründüğünden daha zor olduğunu gösteren, cesur ve aksiyon dolu bir öyküye sahip olan filmde Andy isimli bir savaşçı önderliğinde birbirine sıkı sıkıya bağlı olan paralı askerler, sebebini bilmedikleri bir ölümsüzlüğe sahiptir.

Yüzyıllardır ölümlülerin dünyasını koruma mücadelesi veren ekip, acil bir görev için çağrıldığında bir anda ifşa olur.

Ekip, güçlerini kopyalayarak para kazanmayı amaçlayanların tehdidiyle karşı karşıya kalır. Andy ve gruba yeni katılan Nile isimli askerlerin, grubu, içinde olduğu tehlikeden kurtarmanın mücadelesini vermeleri gerekecektir.


Hepimiz Biriz

Yönetmen: Stéphane de Freitas / Katkıda Bulunanlar: Afaq, Panmela Castro, Stéphane de Freitas, Matthieu Chedid, Toumani Diabaté, Sidiki Diabaté, Fatoumata Diawara / Süre: 86 dakika
 


14 Temmuz’dan itibaren Netflix’in Avrupa Filmleri kategorisinde yer alması beklenen On Est Ensemble (We Are One); sanatın sosyal sorumluluktaki rolüne dikkat çeken hikayesiyle dünyanın dört bir yanından “Solidarité” klibine katılan aktivistleri konu ediyor ve belgeselde aktivistler, adaletsizlikle mücadele edip toplumsal değişime yön veriyor.

Bu aktivistlerden kimi sanatın iyileştirici gücüne sığınıp aile içinde yaşadığı şiddeti grafiti sanatıyla dışa vurarak başka kadınlara yardım etmek için kullanır, kimi de ırkçılığı ve bağnazlığı kökünden değiştirmeye devam etmek istiyordur.

Kimi de yaptığı müziğin çok daha ötesinde bunu güçlü bir yardımlaşma mesajı göndermek için bir fırsat olarak görüyordur.

Tüm bu sanatçıların yaymak istedikleri ortak mesaj şudur; kendinizi yaptığınız şeye adayın.

Matthieu Chedid, Lamomali adlı ortak bir albüm için tüm dünyadan sanatçıları bir araya getirir. Dayanışma üzerine bir ilahi kaydedip klip çekimi için teklifleri değerlendirir. Bu dayanışmanın enerjisi iletişime dayalı, güçlü ve hayatidir.

Klibin amacı ise, dünya çapındaki bu aktivistleri ortak bir amaç için bir araya getirip bu ortak mücadeleyi herkese tanıtmak ve bu sayede elde ettikleri her şeyi ihtiyaç sahiplerine dağıtmaktır.


Sadakatsizler

Yönetmen: Stefano Mordini / Oyuncular: Riccardo Scamarcio, Valerio Mastandrea, Laura Chiatti, Valentina Cervi, Marina Foïs, Ascanio Balbo / Süre: 88 dakika
 


Netflix’in Komediler kuşağında, 15 Temmuz’da gösterime girecek olan; Fransa’nın önemli yedi yönetmeni tarafından çekilen sadakatsizlik temalı kısa filmlerden oluşan 2012 yapım Les Infideles adlı Fransız filmin bir İtalyan uyarlaması olan Gli Infedeli (The Players) adlı; abartılı yalanlardan seksi sürprizlere, kısa öykülerden oluşan bu koleksiyon, sadakati ve ilişkileri ellerine yüzlerine bulaştıran erkeklerin aptallıklarını aktarıyor.

Eşleri, kız arkadaşları ve sevgilileriyle boğuşan beş erkeğin sadakatsizlik üzerine yaşadığı zaferler ile hüsranları umutsuz, absürd ve inanılmaz komik hikayelerle anlatan film beş ayrı hikayeyi tek bir tema ile birbirine bağlıyor: Sadakatsizlik.


Ölümcül Olay

Yönetmen: Peter Sullivan / Oyuncular: Nia Long, Omar Epps, Stephen Bishop, Maya Stojan, Aubrey Cleland, Carolyn Hennesy / Süre  89 dakika
 


Netflix’in Psikolojik Gerilimler kuşağında 16 Temmuz’da gösterime girecek olan Fatal Affair adlı filmde; Ellie, eski bir arkadaşı olan David ile yirmi yıl sonra karşılaşmalarının ardından kocası Marcus ile olan evliliğini düzeltmeye çalışıyordur.

Şehirden ayrılıp satın aldıkları yeni ev ile hayat tarzında büyük değişiklikler gerçekleştiğini düşünen Ellie’nin görünürde rüya gibi bir hayatı vardır.

Ama Ellie, bu cennet gibi hayatında bir gün uyandığında yanında yatan kişinin artık kendisi için bir yabancı gibi görünmeye başladığını anlamıştır.

Bu duygu karmaşasında eski arkadaşı David ile yeniden görüşmeye başlayan Ellie, arkadaşıyla içtiği bir içki sonrasında sevdiği herkesi riske atan bir takıntıya dönüştüğünde kendini ürpertici bir kedi fare oyununda bulur.

İşler kontrolden çıkmadan David ile arasına bir mesafe koyması gerektiğini düşünen Ellie, çok geçmeden David’in düşündüğünden çok daha tehlikeli ve dengesiz olduğu gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalır.


Flashback

Vakti zamanında kimi sinemalarda kimi de televizyon ekranlarında seyirciyle buluşan ama şimdi hem çevrimiçi platformlarda hem de televizyon kanallarında bu hafta yeniden gösterime girecek olan 2020 öncesinde çekilmiş diğer filmler şöyle.

Digiturk & beIN Connect

  • Düzenbazlar Kulübü (Billionaire Boys Club, 2018)
  • Kaçış Planı 3 (Escape Plan: The Extractors, 2019)
  • Sonsuzluk Üzerine (Om Det Oändliga / About Endlessness, 2019)
  • Üzgünüz, Size Ulaşamadık (Sorry We Missed You, 2019)


Netflix

  • 57 Numaralı Yolcu (Passenger 57, 1992)
  • Aşk ve Gurur (Pride & Prejudice, 2005)
  • Batı Yıldızları (Western Stars, 2019)
  • Duvardaki Delik (Gat In Die Muur / The Hole In The Wall, 2016)
  • Ekselansları (Your Excellency, 2019)
  • Kasırgada Vurgun (The Hurricane Heist, 2018)
  • Kritik Karar (Executive Decision, 1996)
  • M.Ö. 10.000 (10,000 B.C., 2008)
  • MILF (MILF, 2018)
  • Roman J. Israel, Esq. (2017)
  • Suikast Çemberi (Assassins, 1995)
  • The Beach Bum (The Beach Bum, 2019)


TRT 2

  • Ağ (Geumul / The Net, 2016)
  • Ayna (Zerkalo / The Mirror, 1975)
  • Beş Kolay Parça (Five Easy Pieces, 1970)
  • Bilinmeyen Kod (Code inconnu: Récit incomplet de divers voyages / The Code Unknown, 2000)
  • İnatçılar (Hrútar / Rams, 2015)
  • Kalandar Soğuğu (2015)
  • Ölümsüzler Köyü (Piremardha nemimirand / Old Men Never Die, 2019)
  • Serpiko (Serpico, 1973)

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU