Koronavirüs salgınının olduğu günlerde birçok şirket evden çalışma sistemine geçti.
Evden çalışma sisteminde personelin veriminin düşmediği buna karşın ise bazı idari masrafların azalmasından dolayı kimi şirketler uzaktan çalışma olarak da bilinen bu sistemi kalıcı hale getirmeye başladı.
Uzaktan çalışmanın personeli trafikte kaybedilen zaman kurtarıp, kendine ve ailesine daha çok zaman ayırma gibi avantajları tartışmasız.
Ancak kimi uzmanlar uzaktan çalışmanın süreli değil de sürekli ve kalıcı hale gelmesinin çalışanlar açısından hak kayıplarına neden olabileceğini iddia ediyor.
“Uzaktan çalışmada iş sözleşmesi açık olmalı”
İş hukuku davalarına da giren Avukat Rıdvan Yıldız da bunlardan biri.
İş Kanunu'nun 14. maddesinde uzaktan çalışmanın düzenlendiğini kaydeden Yıldız, "Uzaktan çalışmada iş sözleşmesi açık olmalıdır. İşin tanımı, ücreti, süresi, yeri, ekipmanlar, iletişim yöntemleri açıkça sözleşmede yer almalıdır. Uzaktan çalışanlara gerek maaş gerekse başka yönlerden ayrımcılık yapılamaz. Gelişen teknoloji ve şartlar uzaktan çalışanların haklarını koruyan yasaları gerekli kılmaktadır" dedi.
"Kayıt dışı işçiliği artırma ihtimali var"
Geçmişte kayıt dışı işçi sayısının ülkemizde yüksek olduğuna ve sigortalı olmanın zorunluluk değil bir lütuf gibi görüldüğünü iddia eden Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zaman içerisinde denetimler, yaptırımlar, yargı kararlarının işçiden yana olması gibi durumların da etkisiyle bu kayıt dışılık azaldı. Ancak uzaktan çalışmanın sürekli ve kayıt dışı işçiliği arttırma ihtimali var. Bu konuda çalışanları koruyan yasal düzenlemeler olmazsa yakın gelecekte freelance denilen güvencesiz ve sigortasız çalışan sayısının artması muhtemeldir."
"Sigortasız çalışma işçilere dayatılabilir"
Şu an yaygın olmasa da freelance denilen çalışma yönteminin uygulandığını belirten Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü:
İşverenler sürekli iş ilişkisi ve sürekli maaş yerine serbest çalışanları seçebiliyorlar. Elbette bunu bir seçim olarak yapan ve iyi kazanç elde eden çalışanlar var. Ancak uzaktan çalışma sebebiyle bu serbest ama kayıt dışı ve sigortasız çalışma işçilere dayatılabilir. Bu da toplumda sigortasız ve güvencesiz işçi sayısında artışa yol açabilir.
"Uzaktan çalışmada işçinin sürekli çalıştığını ispatı zor"
Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı:
Uzaktan çalışmada işçinin sürekli çalıştığının ispatı, bağlı mı yoksa serbest mi çalıştığının tespiti, freelance çalışmanın bir seçim mi yoksa dayatma mı olduğunun belirlenmesi zor olabilir. Bunun önüne geçilmesi için uzaktan çalışanların hakları yasalarla açıkça düzenlenmelidir.
"Orta ve küçük ölçekli firmalarda sigortasız çalıştırmaya yol açabilir"
Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun da uzaktan çalışmanın sürekli hale gelmesinin büyük ve kurumsal şirketlerde olmasa dahi orta ve küçük şirketler bünyesinde sigortasız çalıştırmaya yol açabileceğini öne sürerek iddiasını şöyle devam ettirdi:
Uzaktan çalışmada denetleme zor olacağı için sigortasız çalıştırma yoluna başvuran firmalar olacaktır. Türkiye'de işsiz sayısının çok olması, yeter ki iş olsun, sosyal güvenlik ‘Olmasa da oluru’ beraberinde getiriyor, bir de emeklilik ümidi olmaması kayıt dışı çalışmayı tetikliyor.
"Mesai saatlerini çok daha esnek hale getirebilir"
Banka, finans ve sigorta çalışanlarının örgütlendiği DİSK’e bağlı Bank-Sen’in 12.Dönem Genel Başkanı Duygu Çalışkan da uzaktan çalışmaya tümden karşı olmadıklarını ancak bunun salgın hastalık, kötü hava koşulları veya kişiyi hamilelik, engellilik gibi fiziki olarak zorlayan kimi süreçlerde kullanılmasından yana olduklarını belirterek, buna karşın mesai saatlerini çok daha esnek hale getirme ihtimalinin de olduğunu belirterek, çekincelerini şöyle sıraladı:
"Yalnızlaşan çalışanların haklarını kaybetme riski var"
Biz uzaktan çalışmayla çalışanların daha uzun süreler çalıştırılma ve yalnız kaldığı için aslında diğer çalışanlarla dayanışmayla elinde olan haklarını da kaybetme riskiyle karşı karşıya olabileceğini düşünüyoruz.
Çalışkan, sürekli uzaktan çalışma modelinin çalışanları yalnızlığa iteceği için sendikal faaliyetleri de sekteye uğratma ihtimali olduğuna da dikkat çekti.
© The Independentturkish