Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, Fox TV canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TRT canlı yayınında ekonomiye ilişkin yaptığı açıklamalara değinen Babacan, Türkiye’nin büyüme oranı ile ilgili rakamların gerçeği yansıtmadığını savundu.
Ali Babacan, "Vatandaşın ekonomik tablosu ile iktidarınki çok farklı. Biz vatandaşla irtibat halindeyiz vatandaşın hissettikleri ile iktidarın söyledikleri birbirine uymuyor maalesef" ifadelerini kullandı.
"Türkiye ekonomik olarak dışa kapandı"
Türkiye’nin ekonomik olarak dışa kapandığını öne süren DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, "Dışa kapanmak otoriter rejimlerin işine gelir. Ülkeyi çok daha kolay yönetilir. Dışa kapanırsınız medyayı da susturursunuz içeride ne derseniz doğru kabul edilir. Türkiye de bu yöne doğru gidiyor. Türkiye dışa kapandı biz bize yeteriz diyorlar ama yetmiyoruz" şeklinde konuştu.
"Hükümet ne zaman sıkışsa, Ayasofya tartışmalarına sığınıyor"
Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması tartışmalarına da değinen Babacan, "Hükümet iç siyasette ne zaman sıkışsa, Ayasofya tartışmalarına sığınıyor. İç siyasette yine sıkıştılar" ifadelerini kullandı.
"1970'li yılların fakir Türkiye'sine dönmüş durumdayız"
Partisinin tarım politikaları ile ilgili de bilgi veren Ali Babacan şunları söyledi:
Türkiye’nin kendi kendine yetemeyen bir ülke, hatta birçok alanda 1970’li yılların fakir Türkiye’sine dönmüş durumdayız. Bunun tek nedeni iktidarın kötü politikaları. Türkiye doğru politikalarla kendine kendine yetecek bir konuma gelebilir. Bunun için yeterli araçlara sahip.
"İktidar, problemleri çözemediği için konuşulmasını yasaklıyor"
Basın özgürlüğü konusuna da değinen Babacan, "Türkiye’nin ekonomisinin en hızlı büyüdüğü dönem özgürlüklerin de en hızlı arttığı dönemdi. Tutuklu gazetciler var, yargılaması sürenler var, iktidarın baskısıyla işinden olan gazeteciler var. Bu baskılar altında gazeteciler özgürce soru soramıyor. Ülkenin problemlerini çözmeniz için önce onları tespit etmeniz gerekir. Gazeteciler rahatça konuşamadığı için problemlerde ortaya çıkamıyor. İfade özgürlüğü, problemlerin çözümünün anahtarıdır. İktidar, problemleri çözemediği için konuşulmasını yasaklıyor" dedi.
Independent Türkçe