Hrant Dink Vakfı avukatlarından Fethiye Çetin, Rakel Dink ve vakfa yönelik ölüm tehditlerine ilişkin konuştu.
Vakfa 31 Mayıs'ta bir tehdit mesajı daha geldiğini söyleyen Çetin, saldırı ve mesajların son dönemde arttığını ifade etti.
İkinci tehdit mesajını gönderen de yakalandı
Hrant Dink Vakfı'na yapılan ikinci tehdit ile ilgili şüphelilere yönelik İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.
Vakfa tehdit mesajı gönderdiği tespit edilen Şüpheli E.B. İstanbul’da yakalandı.
Şüphelinin bir müddet ABD’de yaşadığı ve çok sayıda suç kaydı olduğu belirlendi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
"Hrant Dink öldürülmeden önceki konjonktür ile aynı"
Çetin, gelen tehdit mesajlarının 'münferit' olmadığını söyleyerek, mesajların Hrant Dink’in öldürülmesi öncesinde gelen mesajlarla aynı içeriğe sahip olduğunu belirtti.
"İçinde yaşadığımız konjonktür ve koşullar cinayet öncesi dönemle neredeyse aynı" diyen Çetin, ilk mesajı gönderen kişinin tutuklanmasının olumlu bir gelişme olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
Şüphelinin yakalandığı gün, şüpheli henüz soruşturmanın yapıldığı İstanbul’a getirilmemiş ve savcı tarafından sorgulanmamış, şüphelinin bağlantıları yeterince araştırılmamışken yetkililerin ‘herhangi bir örgüt bağlantısı tespit edilemedi’ açıklaması, Hrant Dink cinayetinin hemen ardından İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrahın ‘örgüt yok’ açıklamasıyla paralellik arz ediyor.
Bu açıklamaların soruşturmanın, kapatılma amacına hizmet etmekten başka bir anlam taşımadığı çok açık. Şüphelinin eylemi, münferit, bireysel bir eylem değildir. Bize gelen ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ sloganlı tehdit Hrant Dink cinayeti döneminde de kullanılmıştı.
"Münferit değil"
Tehdit içerikli ilk elektronik postanın ardından ikincisinin de geldiğini söyleyen Çetin, şöyle konuştu:
Bu saldırıların münferit olmadığının bir diğer göstergesi ise saldırıların devam etmesidir. Vakfın mail adresine dün gece yeni bir tehdit maili yollandı.
Saldırganlar, bu cesareti, her geçen gün artan kutuplaştırıcı, dışlayıcı, ötekileştirici nefret söylemlerinden ve artık neredeyse bir norm haline alan cezasızlık zırhından alıyorlar.
Ne yazık ki ülkenin yöneticilerin söylemleri de bu tür saldırı ne nefret söylemlerini körüklüyor. Siyasilerin nefret dilinin topluma bir yansıması bu saldırılar. Çünkü siyasilerin söylemleri hem saldırganları cesaretlendiriliyor hem de bu kişilerde ‘Devlet bizi korur ve ceza almayız’ algısı yaratıyor. Cezasızlık zırhı artık neredeyse bir norm haline gelmiş durumda.
İlk tehdit mesajını gönderen tutuklanmıştı
Hrant Dink Vakfı, internet siteleri üzerinden 29 Mayıs'ta yaptığı açıklamada 27-28 Mayıs tarihlerinde kendilerine e-mail yoluyla ölüm tehditleri geldiğini duyurmuştu.
Tehditlere birçok kesim tepki gösterirken; İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada tehdit içerikli e-postayı yollayan kişinin yakalandığını duyurdu.
İlerleyen saatlerde vakfa tehdit içerikli elektronik posta gönderilmesine ilişkin 25 yaşındaki H.A. isimli şahısın Konya Selçuklu'da gözaltına alındığı açıklandı.
Güvenlik Şube Müdürlüğü ekiplerince İstanbul'a getirilen şahıs savcılık ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece "zincirleme şekilde kişinin kendisini bir hale koyması suretiyle imzasız mektupla veya özel işaretlerle tehdit" suçundan tutuklandı.
Independent Türkçe, Bianet