Türkiye’nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelesini takip eden AFP haber ajansı, potansiyel vakaları izleme sürecinin nasıl işlediğini aktardı.

Ajans, ülkede hepsi de sağlık çalışanı yaklaşık 6 bin temas takip (filyasyon) ekibinin, hastalarla irtibat halinde bulunmuş kişileri belirleyip izlerini sürmek için günün 24 saati iş başında olduğunu belirtirken, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Türkiye’nin hastalıkla mücadefledeki başarısının merkezinde takip işleminin olduğu yönündeki söylerini de hatırlattı.

Bakan Koca geçen ay yaptığı bir açıklamada, 11 Mart'taki ilk vakadan itibaren her yeni hastanın temas çevresinde virüsün izinin sürüldüğüne dikkati çekerek, "Filyasyon dediğimiz bu iz sürme yöntemiyle hastalığı taşıyan kişinin son iki gün içinde temasta olduğu herkese ulaşmaya çalışıp gerekli olanların testlerini yaptık. Tespit ettiğimiz yeni hastaları hastalığın onlardan başkalarına geçmesine fırsat tanımadan izole ettik” demişti.

Koca ayrıca, “Her vakaya ortalama 4,5 temaslı kişi düşmektedir. Bunların yaklaşık yüzde 99'una, yani neredeyse tamamına ulaşılmış ve takipleri yapılmıştır. Bugüne kadar filyasyon ekiplerimizce takipleri yapılan kişi sayısı ise 464 bin 434'tür. Hastalığın yayılmasını uyulan tedbirlerle ve bu yolla önledik. Salgının tümüyle önlenmesinde de izlenecek yol yine budur. Başarıdaki bu faktör, filyasyon faktörü önemini son vakaya kadar koruyacaktır” diye eklemişti.

Söz konusu uygulamayla ilgili olarak AFP’ye değerlendirmelerde bulunan Fatih İlçe Sağlık Müdürü Melek Nur Aslan, doktorların potansiyel vakaları bulmak için “gerçek bir dedektiflik işi” yaptığını söyledi.

Aslan, bir kişiye Kovid-19 teşhisi konduğunda “ilk semptomlar görülmeden önceki 48 saatten virüs testinin pozitif çıktığı ana kadar geçen süre içindeki hareketliliğin geriye dönük takibini yaptıklarını” kaydetti.

Takip süreci nasıl işliyor?

Habere göre bu süreçte doktorlar hastanın olduğu yere giderek “Nerelerde bulundunuz?”, “Kimlerle konuştunuz?”, “Maske kullanıyor muydunuz?” gibi sorular soruyor, ardından 14 gün boyunca gönüllü tecride girmelerini isteyecekleri muhtemel hastaların bir listesini hazırlıyor. Bu tecrit sırasındaysa kişiler semptom göstermeleri halinde testten geçiriliyor.

Fatih’te doktorların yeni müdahale ettiği bir vakada da bu sürecin yaşandığını belirten AFP, “Doktorların görüştüğü bir kadın bitkinlik ve migrenden şikayet ediyordu. Binadan ayrılır ayrılmaz doktorlar koruyucu ekipmanlarını çıkarıp büyük çöp torbalarına attı. İçlerinden biri, gün içinde laboratuvara gönderilmek üzere alınan numunenin bulunduğu kutuyu taşıyordu” diye aktardı.

Ekip içinde yer alan doktor Mustafa Sever, “Test sonucu pozitif çıkması durumunda bu kişi dosyamızda onaylanmış vaka olarak yer alacak ve yeni bir takip süreci başlayacak” dedi.
 

Fatih İlçe Sağlık Müdürü Melek Nur Aslan (AFP)

Filyasyon ekiplerinin oynadığı rolün Türkiye’nin kısıtlamaları hafifletmeye hazırlandığı sırada ikinci bir dalgadan kaçınmak için hayati öneme sahip olduğunu kaydeden AFP, “İzlemenin gizliliğe ve verilerin nasıl kullanıldığına dair tartışmalara yol açtığı bazı ülkelerden farklı olarak Türkiye pandemiyle mücadelede bu yola en baştan başvurdu” ifadelerini kullandı.

İlçe Sağlık Müdürü Aslan da toplanan verilere yalnızca potansiyel koronavirüs vakalarını izlemekle görevlendirilmiş sağlık çalışanlarının erişebildiğini belirtti.

Aslan ayrıca, sadece İstanbul’da 2-4 kişiden oluşan bin 200 ekibin muhtemel vakaları takip etmek için iş başına olduğunu ekledi.

Doktor Sever de Türkiye’de temas takip çalışmalarının yeni bir uygulama olmadığını, İstanbul’da kızamık salgınları sırasında da bu tür araştırmalara katıldığını söyledi.

Diğer taraftan sağlık çalışanlarının temas takip işlerinin yanı sıra görüştükleri kişilere başkalarına hastalık bulaştırmaktan nasıl kaçınacaklarını anlattığı ve ziyaretlerinde rahatlatıcı tavsiyelerde bulunduğu da belirtildi.

Sever, “İnsanların evlerine gittiğimizde birilerinin onlara baktığını görüyoruz. İhmal edilmiyorlar. Şayet endişeli haldelerse onları rahatlatacak konuşmalar yapıyoruz” dedi.

AFP, AA