İlk defa transseksüel bir tasarımcının koleksiyonunu sergilediği geçen haftaki New York Moda Haftası’nda Game of Thrones’un Gwendoline Christie’si gibi ünlü isimleri podyumda gördük. Barry Manilow’un Michael Kors’un defilesinde sahne aldığına şahit olduk.

Fakat Londra bu yıl moda adına köklü bir değişimin gerçekleştiği yer oldu. 15 Şubat Cuma günü başlayan Londra Moda Haftası’nda bilindik gösterişli kıyafetlerin yanısıra sokak giyim tarzının şatafatı da bu yıl podyumları süsledi. Büyük defilelerin uzun zamandır yanaşmadığı yeni bir aktivizm dalgası bu.  

Genellikle Londra Moda Haftası’nın başladığı Cuma günü sektördeki yeni ve genç tasarımcılara ayrılır ve dolayısıyla da en girişimci ve ilginç defileler bu gün gerçekleşirdi.

Britanya Moda Konseyi’nin hızlı geçen modanın zarar veren etkilerinin araştırılmasını talep etmesi ve 34 yıl sonra ilk kez Londra Moda Haftası’nın ‘kürksüz’ olacağını açıklamasıyla da moda endüstrisi mercek altına alınmıştı.

Pek çok markanın bu talebi dikkate aldığı yeni bir aktivizmin yansımalarını Londra Moda Haftası’nın ilk gününde görmüş olduk.   

AW19 koleksiyonunu tanıtan Adwoa Aboah, Clara Paget ve DJ Becky Tong’un da aralarında olduğu elele tutuşmuş bir grup mankenin Three Billboard’dan esinlenerek giydikleri tişörtlerin üzerinde şunlar yazılıydı:

“72 ölü ve hala tutuklamalar yok mu? Nasıl olur?”

Bu yazı 2017’deki Grenfell Kulesi faciasındaki kurbanların hala adaleti beklemelerine bir tür gönderme teşkil ediyor.  

Defilenin olduğu binanın dışında ise şişman mankenlerden ve sosyal medya fenomenlerinden oluşan bir grup olumlama aktivisti protesto yaptı.

Podyumlarda kadın bedeninin daha gerçekçi tanımlanmasını isteyen grup, “Moda bizi güçlendirmeli”, “ Güzelliğimiz ölçülemez” yazılı pankartlar taşıdı.

Grubun içerisinde İngiliz model Felicity Hayward da vardı.

Bu sezonun bir diğer öne çıkan modacılarından biri de Mother of Pearl oldu.

BBC Earth ile bir bilinçlendirme kampanyası için anlaşma yapan tasarımcı, moda endüstrisinin plastik atıkları artırmasının nasıl önüne geçilebileceğine dair bir dizi söyleşi yapacak.  

Ancak en önemli yenilik Pazar günü olacak. Çevreci sivil toplum kuruluşu Extinction Rebellion büyük bir kalabalık ile sokaklara inecek. Kuruluş, moda endüstrisinin çöküşüne dikkati çekerek Britanya Moda Konseyi’ni şaşırtmak için çıkarabildiği kadar karışıklık çıkaracak.    

Normalde Londra Moda Haftası’na damgasını vuran ilgi çekici ancak gerçekdışı fazla fantastik ve giyilmesi zor ve tarzı, fikri ve kavramları ifade eden tasarımlardan oluşan koleksiyonlar olur.

Bu sezon da sıradışı bir koleksiyonun beklendiği Matty Bovan bu yıl her zamanki pembe saçları, açık renkte göz farları ve kendine ait vahşi ve muhteşem kreasyonlarını giydirmedi.

2019 Sonbahar/Kış sezonu için daha koyu renkler kullandığı bir koleksiyon hazırladı. Tam 6 ayını 1612 yılının Cadı Avları'ndan esinlenmek için geçiren Bovan’ın koleksiyonu “İngilizliğin keşfi’ olarak tanımlanıyor.

Londra Moda haftası 19 Şubat’a kadar sürecek.  

https://www.independent.co.uk/life-style/fashion

Independent Türkçe için çeviren: Ayşe Yıldız