Ankara'da bir veteriner hekimin çalıştığı hayvan hastanesinde cinsel saldırıya uğradığı iddiasıyla ilgili, aralarında eski Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Bilgili'nin de bulunduğu 3 sanığın yargılandığı davada tanıklar dinlendi
Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Hasan Bilgili, ortağı veteriner hekim Serkan Durmaz ve cinsel saldırıya ilişkin delilleri karartmakla suçlanan jinekolog Hüseyin Şenyurt, mağdure Ç.B., mağdurenin annesi, taraf avukatları ve çok sayıda izleyici katıldı.
‘İhraç edilmesi için rapor hazırladım’
Tanık olarak dinlenen Veteriner Hekimler Derneği Genel Başkanı Yalçın Köksal, Hasan Bilgili hakkında kendilerine de cinsel istismar iddiasıyla şikayetler geldiğini belirterek, konuyla ilgili kendisinin 2010'da soruşturma yürüttüğünü söyledi.
Sonunda Bilgili'nin disiplin kurallarına uygun hareket etmediği ve meslekten ihraç edilmesi yönünde rapor hazırladığını aktaran Köksal, "Ankara Bölgesi Veteriner Hekimler Odasına raporu verdim. Sanığın öğrencilere yönelik cinsel tacizde bulunduğuna ilişkin şikayetler oldu" dedi.
Mahkeme Başkanının "Neden başsavcılığa bildirmediniz?" sorusu üzerine Köksal, şikayetçilerin yazılı ifade vermekten kaçındığını, yalnızca sözlü beyanda bulunduklarını aktardı.
İfade olmadığı için resmiyete dökülmedi
Bir diğer tanık Tamay Başağaç da Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nde öğretim üyesi olduğunu, aynı zamanda üniversitenin Cinsel Saldırıya Karşı Destek Birimi'nde çalıştığını ifade etti.
Kurulduğu 2010'dan beri destek birimine sanık hakkında şikayetler geldiğini iddia eden Başağaç, şöyle konuştu:
Sözlü ve hareket olarak taciz girişimlerini yaşayan kadın öğrencilerin olduğunu biliyoruz. Fakat gizlilik esasıyla çalışıyoruz. Hem de resmi olarak başvurunun yapılması gerekiyor. Resmiyete dökme aşamasında şikayetçi olmak isteyen arkadaşlar, başımıza bir şey gelir endişesi duydular. O yüzden bunu resmiyete dökemedik.
Mesleki hata suçlaması
Sanığın işlettiği hastanede sekreter olarak çalıştığını beyan eden Berrin Güney ise mağdure Ç.B'nin hastanede çalıştığı süre zarfında çeşitli mesleki hatalar yaptığını, bu sebeple amirlerinden sık sık azar işittiğini söyledi.
Tanık Güney, mağdurede bazı garip tavırların dikkatini çektiğini iddia ederek, "Öğle yemeğinde arkadaşımızla aramızda konuştuk. Yani kötülemek istemiyorum ama 'Bir gariplik var. Birimizin başına çorap örecek ya, dur bakalım' dedim'' diye konuştu.
Bunun üzerine salondaki izleyiciler, "Bunun konuyla ne ilgilisi var" diyerek tanığa tepki gösterdi.
Tecavüz iddiasıyla ilgili bilgisi ve görgüsü olmadığını ancak WhatsApp grubundan müştekinin defalarca kez uyarı aldığını ileri süren Berrin Güney, "Çok ciddi azarlar işitti. 'Bundan sonra işini düzgün yapmayan kim varsa ilişiği kesilecektir' gibi de uyarı aldı" dedi.
Hastanenin temizlik işlerinden sorumlu Hanife Serpin ise Ç.D.'nin alkol kullandığını ve anne babasının bundan haberi olmadığını iddia etti. Olayın nasıl gerçekleştiğine ilişkin bilgi ve görgüsü olmadığını aktaran Serpin, davaya konu olan olayın yaşanacağına ihtimal vermediğini söyledi.
"Hata yapmışsam, tecavüzü mü gerektirir?"
Tanık beyanlarının ardından söz verilen mağdure Ç.D. ise şunları söyledi
Yıllarca bu insanın ekmeğini yemişler. Hala parasal ilişkileri var. Tabii onun lehine şahitlik yapacaklar. Ben 3 ay orada çalışmışım. Devamlı mesleki hata yaptığımı dile getirdiler. Ben mesleki hata yapmışsam bu tecavüzü mü gerektirir? Tamamen karşı tarafla anlaştıklarını düşünüyorum.
Söz verilen sanık Bilgili ise suçsuz olduğunu savunarak, bunun dosyadaki raporlarda da görüldüğünü söyledi. Taraf avukatlarının beyanlarının alınmasının ardından mahkeme duruşmayı 10 Haziran 2020'ye erteledi.
AA