Çarşı ve mahalle bekçilerine halka yardım, vatandaşlardan kimlik sorabilme görevi ile adli görevler verilmesi gibi düzenlemeleri de içeren Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu Teklifi TBMM İçişleri Komisyonu’nda kabul edildi.

Teklifte bekçilerin 'el ile dıştan kontrol yapabileceğine' yönelik bir ifade yer aldı.

Ancak teklifteki bu kısım, 70’i kadın 21 bin 318 bekçinin olduğu Türkiye’de aramaların nasıl gerçekleştirileceği sorusunu akıllara getirdi.

Tükenmez Haber’den Nilay Göl’e konuşan Avukat Diren Cevahir Şen bekçilere verilen bu hakkın Anayasa'daki temel hak ve özgürlüklere doğrudan doğruya bir müdahale olduğunun söyledi ve "Aynı zamanda da bir cinsel taciz suçunu oluşturacağı kesin" dedi.

Şen, yetkinin kötüye kullanılarak kadınları taciz etmek noktasına varacağını ifade ederken "Bizim hayatlarımıza bir müdahale söz konusu. Bunun adına da 'asayiş' denilerek vücut dokunulmazlığımıza yönelik bir saldırı gerçekleştiriliyor. Kadınlara yönelik cinsel saldırıların bekçiler eliyle artmamasının önünde bir engel yok” dedi.

Kadınların bedenlerine kendileri istemedikçe kimsenin dokunamayacağını vurgulayan Şen, şöyle devam etti:

Genel güvenlik, kamu güvenliği vs. bunların gerekçeleri ortada. Makul şüphe göstermek zorunda. Nedir makul şüphe? Üzerinde bir şey mi gördü? Dedektörden geçti, öttü mü? Şüpheli davranışları mı oldu? Bunları açıklamak zorunda. Buna rağmen bir erkek bekçinin, erkek polisin üzerimizi araması düşünülemez. Bunun için kadın memurların aramayı yapmaları gerekiyor ama görevlerinin sınırında kalarak, anayasal haklarımıza dokunmadan.

Tükenmez Haber