Irak hükümetinden bir kaynak, Irak'ın Birleşmiş Milletler (BM) Temsilcisi Muhammed Hüseyin Bahr el-Ulum’un İranlı General Kasım Süleymani ve Haşdi Şabi Heyeti Başkan Yardımcısı Ebu Mehdi el-Muhendis'in ölümüyle sonuçlanan ABD saldırısıyla ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ve BM Genel Sekreteri'ne şikayette bulunduğunu açıkladı.
Kaynak, Bağdat’ın ‘Irak’ın egemenliğinin ihlali’ şeklinde nitelediği saldırının BM ve BMGK tarafından kınanmasını istediğini belirtti.
Washington’la imzalanan güvenlik anlaşmasının iptali
Fetih Koalisyonu, önümüzdeki Cumartesi Parlamento’da düzenlenecek oturumda Washington’la imzalanan güvenlik anlaşmasının iptalinin oylanacağını açıkladı.
Oylamanın ABD güçlerinin ülkeden çıkarılmasına hazırlık amacıyla yapılacağı belirtildi.
Parlamento pazar günü düzenlediği olağanüstü oturumda, ABD güçleri başta olmak üzere yabancı güçlerin ülkeden çıkarılmasını öngören yasa tasarısını oy çokluğuyla kabul etmişti.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Kanun Devleti Koalisyonu Milletvekili Mansur el-Baici, yaptığı açıklamada, "Parlamento’nun aldığı karar, ABD Başkanı Donald Trump’ı Amerikan güçlerinin ülkede kalması için Irak’a baskı uygulama yolları aramaya itti. Trump’ın yaptırım tehdidi Parlamento’nun Washington’da yarattığı etkinin kanıtıdır" dedi.
Washington’un ‘çekilme mektubu’ iddiası
Irak’ta sosyal medya sitelerinde dolaşıma koyulan ABD Deniz Piyadeleri Komutanı Tuğgeneral William Seely imzalı mektup büyük bir şaşkınlığa neden oldu.
Nitekim mektupta Washington’un Irak Parlamentosu’nun aldığı kararı uygulamak için ABD güçlerinin önümüzdeki günlerde Irak topraklarından çekileceği ifade ediliyordu.
Ancak ABD Savunma Bakanı Mark Esper, yaptığı açıklamada, mektubun taslak olduğunu ve yanlışlıkla servis edildiğini kaydetti. Esper, Irak’tan çekilme planlarının olmadığını vurguladı.
Irak makamları, önceki akşam ABD’den Irak’tan çekilmeyle ilgili resmi mektup teslim aldıklarını bildirdi.
İranlı General Kasım Süleymani’nin ölümünden sonra Tahran yönetiminin ABD üslerini hedef alma yönündeki tehdidinden endişe duyan ve Irak Parlamentosu’nda ‘yabancı güçlerin ülkeden çıkarılması’ kararının alınmasına destek veren taraflar mektuptan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
Fakat hemen akabinde Pentagon, yayınladığı açıklamada, "mektubun taslak bir metin" olduğunu ve yanlışlıkla gönderildiğini duyurdu.
Iraklı güvenlik uzmanı Hişam el-Haşimi, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, "ABD güçleri Irak üslerinden çekilmek yerine Bağdat’ın kuzeyindeki Taci Askeri Üssü’ne askeri takviye yaptı. Karargaha silah ve mühimmat nakledildi" diye yazdı.
Irak’a yaptırım
ABD Dışişleri Bakanlığı, dünkü açıklamasında, Washington’un Irak’a yaptırım uygulayacağı şeklindeki iddiaları reddetti. Açıklamada, ABD’nin ‘müttefiki’ olan Bağdat’a yönelik yaptırım tartışmalarının gündemde olmadığı belirtildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Morgan Ortagus, ABD ve Irak’ı birbirine bağlayan özel bir bağ olduğunu belirterek, “Dışişleri Bakanlığı'nda Irak'a yaptırım uygulama niyeti ya da tartışması yok” dedi.
Irak’ın ABD’nin müttefiki olduğunu ve müttefikler arasında sorunlar yaşanabileceğini söyleyen Ortagus, diplomasi seçeneğinin en iyisi olduğunu ifade etti.
Sözcü Ortagus ayrıca, ülkesinin Irak Parlamentosu’nun aldığı karar karşısında hayal kırıklığı yaşadığını sözlerine ekledi.
ABD Başkanı Donald Trump, önceki gün Irak Parlamentosu’nun kararını hedef aldığı açıklamasında, "Orada devasa ölçüde pahalı bir üs inşa ettik. Milyarlarca dolara mal oldu. Benden çok önce yapılmıştı. Harcamalarımız için geri ödeme yapmadıkları sürece çıkmayacağız" ifadelerini kullanmıştı.
Birlik atmosferi
Iraklı Şii partiler, ABD’nin saldırıları sonrasında oluşan birlik atmosferinden faydalanarak, yeni başbakan belirleme süreciyle ilgili müzakerelerin devam ettiği bir ortamda, sorunu kendi istekleri doğrultusunda halletmeye çalışıyor.
Iraklı Milletvekili Hasan Salim, açıklamasında, İran destekli Fetih Koalisyonu içerisinde bir grup vekilin yeni başbakanın seçilmesiyle ilgili müzakerelerde ABD saldırılarının ardından oluşan birlik atmosferinden faydalanılmasını savunduğunu ancak koalisyon içindeki diğer bir grup vekilin ise bu meselenin ABD güçlerinin ülkeden çıkarılmasından sonraki sürece bırakılması gerektiği görüşünde olduğunu söyledi.
Diğer partiler ise Ekim ayından bu yana devam eden protestoların, başbakan seçimi noktasında göstericilerin talepleri göz önüne alınarak belirlenmesi halinde son bulabileceğini belirtiyor.
Iraklı siyasi partiler arasında başbakanlık koltuğuna oturacak yeni isimle ilgili derin görüş ayrılıklarının söz konusu birlik atmosferinin uzun sürmeyeceğine işaret ediyor. Özellikle de Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ın ‘halk devrimi’ olarak nitelediği protestoların sürmesini talep ettiği bir ortamda bu birlikteliğin devam etmesi zor gözüküyor.
Sadr Hareketi yöneticilerinden ve Sadr’a yakınlığıyla bilinen Esad en-Nasri, Irak’a yaptırım uygulamayı düşünenlerin ‘yozlaşmış partiler’ olduğunu söyledi.
Nasri, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, "Yaptırım uygulamayı düşünenler yozlaşmış partilerdir. Amaçları ise devrimi sonlandırmaktır" diye yazdı.
Nasri, "Irak halkına karşı yaptırım uygulamayı ciddi bir şekilde düşünenler, devrimin kendilerine şiddetli tokat attığı yozlaşmış partilerdir. Bu partilerin gidişi, protestoların sürmesine bağlıdır" ifadelerini kullandı.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Independent Türkçe için çeviren: Halil Erdoğan
