Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, kurduğu Gelecek Partisi için yasal başvuruda bulunmasının ardından açıklamada bulundu.
Davutoğlu, partisinin programını açıklarken, “Siyasetimizin temeli insan onurunu korumak ve yükseltmektir" dedi.
fazla oku
Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)
Ankara Bilkent Otel'de gerçekleştirilen toplantıda, Davutoğlu partisinin programını açıkladı.
Davutoğlu sözlerine “Bugün partimizin kuruluşunu ilan ediyoruz. Bu kutlu yürüyüşün hayırlı olmasını diliyorum” diyerek başladı.
“İnsanlığın ve milletimiziz geçtiği bu kritik süreçte, Ankara'da tarihin ve milletimizin huzurundayız” diyen Davutoğlu, “Bütün baskılara ve korku atmosferine rağmen omuz omuza vererek, ülkemize demokratik ve müreffek ufku çizmek için bir araya geldik” ifadesini kullandı.
“3 nesil olarak buradayız”
Davutoğlu, “27 Mayıs'ı çocuk olarak yaşayanlar var, 12 Eylül'ü aynı koğuşta geçirenlerimiz de var. O karanlık günlerde gözünü açanlar da var, gün sayanlar da var. Özgürlükler açısından 28 Şubat'ın dondurucu soğunda doğan da var, sınavdan sınava girenler de var. 15 Temmuz'da hainlere karşı omuz omuza veren kahramanlar da var” diyerek, “3 nesil olarak buradayız” şeklinde konuştu.
Davutoğlu tanıtım toplantısında görüşlerini şöyle sürdürdü:
Farklı yaşlara, farklı inançlara mensup bu aziz toprakları vatan bilen bir topluluğuz. Hepimiz eşit ve onurlu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız. 3 nesil olarak çok acılar yaşadık, ama geçmişe değil geleceğe ayarlıyız. Ortak bir gelecek inşa etmeye geliyoruz. Yeni şeyler söylemeye geliyoruz. Yeni şeyleri ancak geçmişten ilham alanlar inşa edebilirler. Yeni şeyleri korkulardan ve tabulardan kurtulanlar söyleyebilirler. Susmaya değil, konuşmaya; bağırmaya değil sakince hitap etmeye; surat asmaya değil tebessüm etmeye geliyoruz. Gün bizi birleştiren ilkeleri konuşma günüdür. Temel ilkelerimizi paylaşmak ve ahitleşmek istiyoruz.
“Kritik bir tarihe eşikte yola çıkıyoruz”
Kapsayıcı bir yenilenme ihtiyacına cevap vermek için yola çıktıklarını söyleyen Davutoğlu, “Geleneğe saygılı, vatandaşlık hukuku ve milli egemenlik konusunda modern ve çağdaş küresel bir siyaset anlayışını benimsiyoruz. Geleneğe saygılı özgürlükçülüktür ana felsefemiz” dedi.
“Siyasetimizin temeli insan onurunu korumak ve yüceltmektir”
Davutoğlu siyasetlerinin temelinin insan onurunu korumak ve yüceltmek olduğunu açıklarken, “Bütün siyasi mekanizmaları, kurumları ve teamülleri birer araç olarak görüyoruz. İnsanı ve onun temel haklarını ikinci plana iten hiçbir devlet baki olamaz. Geleneğimizde esasları konulan aklın, inancın, neslin korunması Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi özgürlük haklarını tanımlar. Dünyada otoriter yönetimlere yöneliş olmasına rağmen insanların onurlu ve başı dik yaşadığı bir ülke inşa etmeliyiz” dedi.
“Gazetecilerin yargınlanmadığı bir düzen kuracağız”
Basında tekelleşmenin insanın zihnini kapatacağını söyleyen Davutoğlu, sansür ve oto-sansürün olmadığı, gazetecilerin yargılanmadığı bir düzen inşa edeceklerini ifade etti.
Partilerinin etnik, dini ve mezhebi kimlik ayrımlarına karşı bir siyasi anlayışın sözcüsü olduğunu belirten Davutoğlu, farklılıkların bir arada yaşamasının teminatı olan çoğulcu bir yaklaşımı hayata geçireceklerini söyledi.
Davutoğlu sözlerine şöyle devam etti:
Her kültür, dil, inanç ve gelenek milletimizin ortak mirasıdır. Bütün kimliklerin kültürlerini geliştirmesini savunuyoruz. Anadilin eğitimde öğretilmesi ve kullanılması vatandaşlarımızın aidiyetini güçlendirecektir. Bunu uzun tarihi süreçlerde akraba topluluklar ile bariyerleri aşma konusunda stratejik unsur olarak görüyoruz.
“Vicdani ilkemiz din ve inanç özgürlüğüdür”
“Siyasetimizin vicdani ilkesi din ve inanç özgürlüğüdür” diyen Davutoğlu, “Siyaset alanında herkes kendi imtihanını vermeli, dini değerleri bu satha asla sokmamalıdır. Devlet bütün dini, mezhebi anlayışlara eşit ve aynı mesafede olmalıdır. Felsefemiz özgürlükçü din ve laik anlayıştır” ifadelerini kullandı.
“Toplumun paralel yapılara yönelmesi engellenecek”
“Siyasetin dini semboller üzerinden güç devşirmesi önleyecek manzume oluşturulacaktır” diyen Davutoğlu, “Toplumun manevi olgunluğu için çaba göstermesi gereken yapılara müdahale edilerek paralel yapılara yönelmesi engellenecektir” dedi.
Davutoğlu şöyle devam etti:
Özgürlüğü garanti olmayan insanın onurunu koruması mümkün değildir. Güvenlik adına özgürlüklerin kısıtlanması dikta rejimine yol açtığı görülmüştür. Her türlü kaos girişimine karşı vatandaşlarımızın canını, malını koruyacak hak ve adalet mekanizmasının işlemesi en temel vazifemizdir. Terörizmle mücadele yürütmesi zorunluluktur. Bu çerçevede terör ve terörle mücadele söylemi Türkiye'nin enerjisini tüketen bir tuzak olmaktan çıkarılmalıdır. Güvelik açığı üretmeyen bir anlayış hakim kılınmalı. Sağlık ve eğitim konularını doğumdan ölüme kadar temel insan hakları bağlamında ele alıyoruz. Sağlığı ulusal ölçekli gelecek projeksiyonumuzda ele alıyoruz. Resmi veya dayatılmış bir ideolojiyi reddediyoruz. İnsan devşirme değil, nitelikli insan yetiştirme olarak görüyoruz. Tek tipçi değil demokratik ve çoğulcu bir yaklaşımı benimsiyoruz.
“Eğitimi insan devşirme alanı olarak değil, nitelikli insan yetiştirme alanı olarak görüyoruz” diyen Davutoğlu, “Eğitimde evrensel değerleri ve insan haklarını merkeze alan, farklılıkları bir zenginlik olarak gören, tek tipçi değil, tüm kesimleri kucaklayan demokratik ve çoğulcu bir yaklaşımı benimsiyoruz. Çocukların en temel hakkı sevgi ve şefkat, gençlerin en temel hakkı ümitvar bir gelecek projeksiyonu ve istihdam, yetişkinlerin en temel hakkı onurlu bir hayat standardı, yaşlıların en temel hakkı ise huzurlu çevre şartlarıdır” diye konuştu.
"Gençlerin dinamizminden korkanlar..."
Türkiye’deki gençlerin düşünen, sorgulayan, demokratik değerleri ve geleneklerini sindirmiş, farklılıklara saygılı, ahlaki bir duruşla her türlü ayrımcılığın karşısında duracak, çağdaş dünyanın bilgisine hakim bireyler olmasını arzuladıklarını söyleyen Davutoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
Bu hedeflere ulaşabilmenin yolunun ise tam demokratik Türkiye amacımızdan geçtiğini düşünüyoruz. Gençlerin dinamizminden korkanlar, onları dar kalıplara hapsetmektedir. Biz ise o dinamizmi gerçek anlamda hayata geçirebilmek için her alanda ön açıcı özel düzenlemeler gerektiğine inanıyoruz.
Ailenin, toplumun doğal ve temel unsuru olduğunu belirten Davutoğlu, ”Bugün bir çok toplum aile kurumunun çözülmesi tehdidi ile karşı karşıyadır. Ülkemizde de yaşadığımız toplumsal sorunların ortaya çıkmadan önlenmesine yönelik sosyal politikaların oluşturulmasında öncelikli unsur aile kurumudur. Bu kuruma olan inanç ve güvenin sağlamlaşması, ekonomik ve sosyal kalkınma politikalarının hayata geçirilmesi sürecinde önemli bir rol oynayacaktır” diye konuştu.
Hedeflerinin kadın ve erkeğin birbirine rağmen değil, birbirine güç veren destekçiler olarak hayatın her alanında yan yana ve birlikte yol almalarını sağlamak olduğunu açıklayan Davutoğlu, “Partimiz ırk, dil, inanç ve sınıf temelli ayrımcılıkların karşısında durduğu gibi cinsiyet ayrımcılığının da karşısında fırsat eşitliği prensibiyle durmaktadır. Demokratik ve müreffeh bir topluma ulaşma hedefi ile kadınların hayatlarına ilişkin tercihlerini özgürce yapabilecekleri sosyal, siyasal ve ekonomik ortamın oluşması sağlanacaktır. Çevre anlayışımızın temeli mekâna saygıdır. Mekâna saygı, insana saygının ayrılmaz ve tamamlayıcı bir parçasıdır. Varoluşumuzun zeminini oluşturan doğanın ve çevrenin korunması gelecek nesillere olan bir borcumuzdur” açıklamasında bulundu.
“Siyasi söylem ilkemiz gerçekçi vizyonerlik”
Siyasi söylem konusundaki ilkelerini “gerçekçi vizyonerlik” olarak açıklayan Davutoğlu, “Özgün kavramları tüketen popülist hamasetten de, ümit ve vizyon içermeyen edilgen bir söylemden uzak duracağız. Var olan gerçeklik ile gelecek vizyonu arasında söylem-eylem tutarlılığı sağlanacak. Yenilenme adına geçmiş tecrübe birikimimizi reddetmeyecek, geçmişe saygı adına da arkaik görüşlere fırsat tanımayacağız” dedi.
“Siyasi iletişim ilkemiz nezaket”
“Siyaset dilimiz insan onuruna ve özel hayatın mahremiyetine saygı temeline dayanmaktadır” diyen Davutoğlu siyasi iletişimde ilkelerini nezaket olarak açıkladı.
Davutoğlu konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
İnsan onuruna doğrudan saldırı niteliği taşıyan tahkir, küçük görme, aşağılama, hakaret ve nefret dili aramızda barınamaz ve hangi gerekçeyle olursa olsun meşru gösterilemez. Bugün siyasi hayatımızda halkımızın en çok özlediği nitelik seviyeli ve nazik bir siyaset dilidir. Siyasi muhataplarımız bize karşı hangi dili kullanırsa kullansın bu temel ilkeden taviz vermeyeceğiz. Eleştirilerimiz samimi ve yapıcı, düşüncelerimiz açık ve berrak bir dille ifade edilecektir. Siyasi davranış ilkemiz ahlaki tutarlılık ve şeffaflıktır. Göründüğümüz gibi olup, olduğumuz gibi görüneceğiz. Kibre karşı tevazuyu, israfa karşı tasarrufu, şahsi çıkara karşı kamu çıkarını savunuyoruz. Güç ve iktidar sahibi olmak ayrıcalık değil, ağır bir sorumluluktur. Her türlü açık ve örtülü yolsuzlukla mücadele ve siyasi etik konusunu, ahlaki dokumuzun korunması ve adil gelir dağılımına dayalı sosyo-ekonomik dengenin sağlanması açısından bir zorunluluk ve önşart olarak görüyoruz.
Independent Türkçe