İran’ın, ABD ile açık bir savaş başlatma endişesi ışığında, desteklediği silahlı gruplardan ABD hedeflerine yönelik saldırıları sınırlamalarını istediği iddia edildi

Şarku’l Avsat’ın New York Times gazetesinden aktardığı habere göre, İran, geçen ay üç ABD askerinin öldürülmesine yanıt olarak, Washington’ın bir dizi hava saldırısıyla misilleme yapmasının ardından, Irak ve Suriye’deki milisleri dizginlemek için aralıksız bir çaba gösterdi.

Başlangıçta, ‘kısasa kısas şiddetinin’ Ortadoğu çatışmasının tırmanmasına yol açacağına dair bölgesel endişeler vardı.

Ancak ABD’li yetkililer, Washington’ın 2 Şubat saldırılarından bu yana, İran destekli milislerin Irak’taki ABD üslerine hiçbir saldırı yapmadığını, Suriye’de ise sadece iki küçük saldırı gerçekleştiğini söyledi.

ABD, ocak ayı sonlarında Ürdün-Suriye sınırındaki bir ABD üssüne düzenlenen silahlı insansız hava aracı (SİHA) saldırısında üç askerin öldüğünü, onlarca askerin de yaralandığını duyurdu.

ABD Başkanı Joe Biden, Suriye ve Irak’ta faaliyet gösteren İran destekli silahlı grupları saldırıyı gerçekleştirmekle suçladı. Ancak Tahran bu saldırıyla herhangi bir ilişkisi olduğuna dair suçlamaları reddetti.

Nispeten sessizlik her iki tarafın kararlarını yansıtıyor ve İran’ın milisler üzerinde belirli bir düzeyde kontrole sahip olduğunu gösteriyor.

Gazeteye konuşan İranlı ve ABD’li yetkililere göre, vekillerin saldırıları yoğunlaşıp üç ABD askerinin ölümüyle sonuçlanırken, İranlı liderler milislere sağlanan ‘özerklik seviyesinin’ geri tepmeye başladığından ve onları savaşa sürükleyebileceğinden endişe etti.

Habere göre, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es Sudani de, İran’a bağlı silahlı grupları saldırıları durdurmaya ikna etme çabalarında rol oynadı.

İranlı ve Iraklı yetkililere göre Sudani, Iraklı milis komutanlarına ve İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü komutanı İsmail Kaani’ye, ABD kuvvetlerine yönelik saldırıların devam etmesinin, Bağdat ile Washington arasında ABD birliklerinin ülkesinden çekilmesi yönündeki müzakereleri karmaşık hale getirdiğini söyledi.

Bağdat geçen ay, ABD güçlerinin çekilmesi ve Uluslararası Koalisyon’un görevinin sona erdirilmesine yönelik bir takvim belirlemek amacıyla, Washington ile görüşmelere başlama konusunda anlaştığını açıklamıştı.

Irak, ABD’nin üslerine saldıran Irak silahlı gruplarına yönelik saldırıları nedeniyle, Uluslararası Koalisyon’un varlığının istikrarsızlık unsuru haline geldiğine inanıyor.

İsrail’in 7 Ekim’de Gazze Şeridi’ne yönelik savaşa başlamasından bu yana bu saldırıların sıklığı arttı.

Söz konusu habere göre, Kaani ile yapılan istişarelerin sonucu, Iraklı milislere, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) de dahil olmak üzere, Irak’taki ABD üslerine ve Bağdat’taki ABD Büyükelçiliği’ne yönelik tüm saldırıları durdurma çağrısında bulunulan yeni bir strateji oldu.

İranlı yetkililere ve ABD istihbarat değerlendirmelerine göre, Suriye’de milis grupların saflarında ölümleri önlemek için, ABD üslerine yönelik saldırıların yoğunluğunu azaltmaları istendi.

Ancak yeni stratejiye aşina olan İranlılar, Lübnan ve Yemen’de İsrail’e karşı faaliyet gösteren grupların hız kesmeden devam edeceğini söyledi.

ABD Savunma Bakanlığı’ndan (Pentagon) bir yetkiliye göre, ABD’lilere yönelik saldırılar yatıştıktan sonra, Washington 2 Şubat saldırılarının ardından ateşkesi baltalamaktan ve daha fazla düşmanlığı körüklemekten kaçınmak için grubun en üst düzey liderlerinden en az birini hedef almaktan kaçındı.

Başka bir ABD’li yetkili ise, Pentagon’un gerekirse daha fazla milis hedefini vurmaya hazır olduğunu, ancak şu anda daha fazla saldırı yapmanın ters etki yaratacağını bildiğini söyledi.

Tahran’ın yeni stratejisine aşina olan İran Devrim Muhafızları’nın iki üyesi, İsrail’in Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah’a saldırı başlatması halinde, Lübnan Hizbullah grubu ve Yemen’deki Husi grubunun saldırıları yoğunlaştıracağı konusunda uyardı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, geçtiğimiz günlerde CBS News’e yaptığı açıklamada, Hamas’la esir takası anlaşmasına varılsa bile, ordunun Refah’a kara saldırısı düzenleyeceğini bildirdi.

Ancak anlaşmanın sağlanması halinde, bu sürecin bir süre erteleneceğini ekledi.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın