İran'da 110 sivil aktivist ve siyasetçinin yayınladığı bildirinin anlamı

Sivil aktivist ve siyasetçilerin seçimlere katılım çağrısında bulunduğu bildiri, yeni nesil reformistlerin yükselişini mi temsil ediyor?

Aday afişlerinin önünde poz veren İranlı kadınlar. (EPA)

Hanan Azizi

İran’da 110 sivil aktivist ve reformist siyasetçi 12 Şubat'ta bir bildirdi yayımladı. İran Meclisi'ndeki koltukları kontrol eden aşırıcıların duvarında ‘Gedik açmak’ başlıklı bildiride, gelecek mart ayının başında yapılacak parlamento seçimlerine katılım çağrısı yapılması, muhalifler ve destekçiler arasında geniş bir tepki dalgasına yol açtı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Mitra Celudari, Şark gazetesindeki makalesinde “Bu, söz konusu bildirinin önemli bir konuya değindiğini gösteriyor” dedi ve bildirinin İran'da kalkınma ve demokrasiyle ilgilenen 110 ismin imzasını taşıdığını kaydetti. Bildiri aynı zamanda reformist partilerin seçimlere katılmama çağrıları karşısında genç neslin ‘reformist hareket’ içindeki yükselişini yansıtıp yansıtmadığı ya da saflarında bir bölünmeye işaret edip etmediği konusundaki soruları da gündeme getiriyor.

Arman Melli gazetesine göre bildiride, ‘ülkedeki mevcut zor koşullar’ ışığında ‘idealizm yerine gerçekçiliğin’ benimsenmesi gerektiği çağrısında bulunuldu. Gazetedeki yazının devamında şu ifadeler yer aldı:

“Bu bildiri, reformist hareket ve ılımlı hareketin, Anayasa Koruma Konseyi'nin iki hareketin adaylarının çoğunu dışarıda bırakması nedeniyle bir sonraki parlamentoda sandalye çoğunluğunu elde etme şansının olmadığı bir dönemde parlamentoda güçlü bir azınlığın oluşumunu doğruluyor.”

Celudari, Şark gazetesindeki makalesinde şu ifadelere yer verdi:

“İran toplumu son yıllarda protesto hareketleri ve farklı düzeylerde sivil itaatsizlik dalgaları gibi çeşitli deneyimler yaşadı. Mahsa Amini'nin öldürülmesinin ardından yaşanan protesto dalgası sonrası umutsuzluk ve depresyona girdi. Siyasi aktivistler bunun farkında. Bu nedenle açıklamaları gerçekçiliği benimsiyor ve topluma boş umutlar vermekten kaçınıyor. İranlı seçmen daha önceki birçok seçimde değişim umuduyla fikirlerini büyük ve yaratıcı vaatlerle dile getirdi. Ancak bu sözler yerine getirilmedi.”

Şark gazetesine göre önceki iki seçimde seçmenler boykot yoluyla protestolarını ve durumdan duydukları memnuniyetsizliği kaydetmeye çalışmış, o dönemdeki reformistler siyasi çıkmaz nedeniyle etkili bir siyasi program ve faaliyet düzenleme konusunda inisiyatif alamamışlardı.

Reformist hareketin 26 yıllık faaliyeti boyunca kendi içinde değişim yaratma yönünde bir çaba göstermediği dikkate alınarak, son bildirinin kademeli reformlara, kalkınmaya ve demokrasiye inanan genç neslin sesini yansıttığı ve tüm reformist gruplara arenada kalmaları gerektiği mesajını verdiği düşünülüyor.

Şarku’l Avsat’ın Majalla’dan aktardığına göre bildiride sivil uygulamalarda şiddete sert bir şekilde karşı çıkıldı. Sandıkların dönüşümü sağlamanın en ucuz aracı olduğu ve verimsizlik krizinin çözümünde etkili olabileceği vurgulandı. İmzacılar bunun ‘ilk adımı temsil ettiğini’ belirtti.


Ham-Mihan gazetesi

İran uluslararası ve iç düzeyde tehlikeli ve endişe verici durumlardan geçiyor.
 

İran Reform Cephesi yaklaşık üç hafta önce ‘reformcuların içeriği boş, rekabet ve adaletten yoksun, ülke yönetimini etkilemeyen seçimlere katılmadıklarını’ açıklamıştı. Ancak sandığa karşı olmadıklarını vurguladı. Reform Cephesi tarafından yapılan açıklamada şu ifade yer aldı:

“Reformistler, bu tür seçimlere katılmasalar bile, iktidar otoritesini seçimlerin gerekli standartlarda yapılması konusunda ikna etmek veya zorlamak için her türlü çabayı göstermelidir.”

Bu bağlamda Ham-Mihan gazetesi 13 Şubat tarihli ‘Reformların yeni gücü’ başlıklı haberinde şu değerlendirmede bulundu:

“110 reformcu siyasi aktivistin imzaladığı bildiri, gerici ve dışlayıcı güçlerin ilerleyişine karşı direnişe yer açmak amacıyla yaklaşan seçimlere katılım temelinde İran Reform Cephesi’nin yayınladığı bildiriden farklı bir yaklaşım sunuyor.”

Ayrıca yaklaşan seçimlerde ılımlı adaylardan oluşan bir koalisyon kurulması yönünde çağrıda bulundu.


Cevan gazetesi

Reformistler önemlerini yitirdiklerini ve artık eskisi kadar önemli olmadıklarını biliyorlar.
 

Reformist Nedayi İran Partisi Sözcüsü ve söz konusu bildirinin imzacılarından biri olan Said Nurmuhammedi, Ham-Mihan gazetesi ile yaptığı röportajda bildirinin yayınlanmasının nedenleri hakkında şunları söyledi:

“Ülkede son yıllarda özellikle Mahsa Amini'nin vefatının ardından söylem ve kamuoyu olumsuz bir hal aldı. Halkın mevcut şartlardan dolayı üzülme ve siyasi güçlerden umudunu kaybetme hakkı var. Ama siyasi güçler pasif kalmamalı. Zira onların görevi mevcut durumdan çıkış yolu aramak.”

Bildirinin imzacılarından biri olan reformist siyasi aktivist Mehdi Şirzad ise Ham-Mihan gazetesine verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı:

“İran uluslararası ve iç düzeyde tehlikeli ve endişe verici durumlardan geçiyor. Görünüşe göre tek bir grubun yönettiği otoritenin zararı, bir grup farklı hareketin oluşturduğu otoriteden çok daha büyük. Bu bildiri, tüm geçmiş deneyimlerden ortaya çıkan, zorlukları, sorunları ve kısıtlamaları dikkate alan, sabır ve kademeli reform çağrısı yapan yeni bir yol konusunda halka yönelik bir öneri.”

Diğer yandan Gulam Rıza Sadıgiyan, 13 Şubat'ta Cevan gazetesinde yayınlanan yazısında söz konusu bildiriyi eleştirdi ve “Reformistler önemlerini yitirdiklerini ve artık eskisi kadar önemli olmadıklarını biliyorlar” dedi. Sadıgiyan, reformistlerin parlamentoda etkili bir azınlık oluşturmanın ötesinde başka hedefleri olduğuna, zira gelecek ve daha sonraki seçimlerde parlamentoda sandalye çoğunluğu elde etmenin yolunu açmak istediklerine inanıyor.

Sadıgiyan, reformistlerin Anayasa Koruma Konseyi nedeniyle iktidardan uzaklaştırıldıkları ve seçim sonuçlarının tahrif edildiği iddialarının asılsız iddialar olduğu değerlendirmesinde bulundu. Zira Sadıgiyan’a göre 30 yıldır iktidardaydılar ama halk tabanlarını tamamen kaybetmişlerdi.


Farhikhtegan gazetesi

Seçimlere katılım çağrısı yapmak gerçekçi bir adımdır ve istenilen hedefe ulaşmanın tek yolu sandıktır.
 

Farhikhtegan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Muhammed Zaimzadeh ise bildiriyi umut verici bir adım olarak gördü. “Seçimlere katılım çağrısı yapmak gerçekçi bir adımdır ve istenilen hedefe ulaşmanın tek yolu sandıktır” dedi.

Almanya'da ikamet eden rejim karşıtı eski milletvekili Hasan Yusefi Eşkevari ise Zeytun internet sitesindeki ‘Duvarda gedik açmak mümkün mü?’ başlıklı makalesinde şu soruyu yöneltti:

“Sayın Ali Hamaney'in mutlak mandası ile yönetilen İslam Cumhuriyeti rejimi duvarında bir gedik açılması ve İran halkının durumunun biraz da olsa iyileştirilmesi fikrini hayal etmek mümkün mü? İran'daki yargı ve hukuk sistemi demokrasiyle ve demokrasinin seçimler, kuvvetler ayrılığı ve yasama gibi ilkeleriyle çelişiyor.”

Eşkevari, reformistlerin iniş ve çıkışlarının kaydedildiği önceki aşamalara, eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'ye benzer şekilde reformistleri iktidara getirmek için oy kullanma yönündeki popüler girişimlere ve ayrıca Yeşil Hareket'e yol açan seçim deneyimine atıfta bulundu. Ancak ona göre İran halkı tüm bu girişimlerde başarılı olamadı ve defalarca hayal kırıklığına uğradı.

Eşkevari sözlerini şöyle noktaladı:

“Neden şimdi katılım çağrısı yapılıyor? Velayet-i Fakih makamının politikasında bir değişiklik olduğuna dair herhangi bir belirti var mı? Akil insan aynı yerden iki kere darbe almaz.”
 

*Bu analiz Şarku’l Avsat tarafından Londra merkezli Al-Majalla dergisinden çevrildi.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

 

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın

DAHA FAZLA HABER OKU