Maraş depremi ile Şili depreminin karşılaştırılması

Hüsamettin Aslan Independent Türkçe için yazdı

Fotoğraf: AFP

Güney Amerika'da 1960 yılında meydana gelen 'Şili depremi' tüm zamanların richter ile ölçülen en büyük depremi olarak tarihe geçti.

Bazı kaynaklarda 'Büyük Şili depremi', kimi kaynaklarda ise 'Valdivia depremi' (Valdivia şehrine yakın olduğu için) olarak bilinen deprem 22 Mayıs 1960 tarihinde 9,5 şiddetinde meydana gelmiştir.

Türkiye'de ise Kahramanmaraş merkezli 11 ilimizde büyük bir hasara yol açan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki 'Maraş depremleri' 6 Şubat 2023'te gerçekleşti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Maraş depremleri, Türkiye Cumhuriyeti'nin gelmiş-geçmiş en büyük ve en acılı doğal afeti olarak tarihe geçti. 

İki ayrı ülkede ve iki ayrı kıtada gerçekleşen bu ağır doğal olayı arasında çeşitli nedenlerden ötürü ölü ve yaralı sayısı bakımından ciddi bir uçurum bulunuyor.

Dolayısıyla iki farklı ülkede gerçekleşen bu depremleri birbiriyle karşılaştırılarak inceleme zaruriyeti doğdu.

  • Şili depremi yaklaşık 1000 kilometrelik bir alanda hissedilen 9,5 büyüklüğündeki deprem sonucu oluşan tsunami, 10 bin kilometrelik alana yayılarak Hawaii, Japonya ve Filipinler'e kadar ulaştı.

    Dev dalgalar sonucu Hawaii'de 61, Japonya'da 138, Filipinler'de de 32 kişi yaşamını yitirdi. Şili'de 50 yıl sonra gerçekleşen 27 Şubat 2010'da meydana gelen 8,8 büyüklüğündeki depremde ise 500'den fazla kişi hayatını kaybetti.

    30 milyar dolarlık hasara neden olan deprem yaklaşık 2 milyon kişiyi mağdur ederken, 500 binden fazla ev hasar gördü. Şili'nin yanı sıra, Peru, Ekvador, Kolombiya, Kosta Rika ve Panama deprem sonrası oluşan tsunamiden etkilendi.
     
1960 tsunaminin sular altında bıraktığı bölge, Hawaii.JPG
1960 tsunaminin sular altında bıraktığı bölge, Hawaii

 

Maraş depremlerinde ise resmi rakamlara göre yaklaşık 50 bin ölü, 100 binden fazla yaralı olduğu sanılıyor. Kahramanmaraş depremi toplam 108 bin 812 kilometrekare alanı etkiledi.

Üstelik Maraş depreminin de ilk şok sabaha karşı yaşandığı için insanların çoğu depreme evinde ve uykunun en derin olduğu saatlerde yakalandı. Bu durum ölü ve yaralı sayısının artırdı. 

Dolayısıyla Şili depremleri, Maraş depremlerinden çok daha büyük depremler olsa da konut kalitesi, depremlerin gerçekleştiği saat ve insan sayısı gibi etkenlerden ötürü daha az kayıp yaşanmasına neden oldu. Elbette arama-kurtarma çalışmalarında yaşanan aksaklıklar yaşanan kayıpların artmasına neden olmuştur.
 

  • Şili depremi, 10 dakika ve 9,5 şiddetinde gerçekleşti ve bu deprem dünya tarihinin yaşamış olduğu en büyük depremlerden birisi oldu.

    Maraş'ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen ilk deprem 7,7 büyüklüğündeki 65 saniye; Elbistan ilçesindeki ikinci deprem 7,6 şiddetinde ve etki süresi ise 45 saniye olarak gerçekleşti.
     
  • Maraş depremini, Şili depreminden ayıran en önemli fark; ana ve artçı iki deprem arasındaki sürenin 9 saat gibi kısa bir süre olması. Şili'deki 9,5 şiddetinde ana depremden sonra en güçlü artçı deprem 14 gün sonra 7,7 şiddetinde gerçekleşti. 
     
  • Maraş depremi ilk olarak 04:17 saatinde insanların derin bir uyku sırasında ve en savunmasız oldukları anda gerçekleşirken; ikinci deprem öğle sularında 13.24 ve vatandaşların depremin şokunu binaların dışında yaşadığı sırada gerçekleşti.

    Şili depremi ise öğle saatlerinde 15.11'de gerçekleşti. Yani insanların iş, ev veya dış ortamda... yaşadığı ve heterojen olarak dağılmadığı sırada gerçekleşti.
     
  • Şili depremi, Maraş depreminden farklı olarak iki önemli doğa olayını tetikledi. Birincisi tsunami ve ikincisi ise yanardağ patlaması oldu.

    Depremden sonra yaşanan Tsunami can kaybının artmasına neden olurken; iki gün sonra Şili'nin Göller Bölgesi'ndeki Cordon Caulle yanardağı yaklaşık 40 yıllık hareketsizliğin ardından patladı. Maraş depremlerinde Tsunami veya bir volkan patlaması gerçekleşmedi.
     
  • Maraş depremleri Hatay, Adıyaman ve Malatya başta olmak üzere, Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa, Kilis, Adana, Elazığ ve Osmaniye gibi 11 şehirde yıkıcı etki yaparken, depremin etkisi Lübnan, İsrail ve Irak'tan da hissedildi.
     
  • Bu bağlamda Şili depremden ziyade tsunami çok daha geniş bir alanda etkili olduğu görülürken; Maraş depremi Türkiye'nin güneyi ile Kuzey Suriye, Lübnan ve İsrail'de etkisi hissedildi.

    Ancak ölü sayısının Türkiye'de çok fazla olmasının nedeni yapı stoğunun kalitesiz ve eski olmasından ve çok katlı binaların kalabalık bir nüfusa ev sahipliği yapmasından kaynaklanıyor.
     
  • Şili'de 1960 depremin ekonomik maliyetinin 2023 enflasyon göre yaklaşık 10 milyar dolar olduğu düşünülüyor. 2010 depreminin maliyeti ise 30 milyar dolar olarak tahmin edilmişti.

    Uluslararası finans kuruluşu JP Morgan, Kahramanmaraş merkezli depremlerin maliyetinin 25 milyar dolar, IMF'ye göre yaklaşık 40 milyar dolar, TÜRKONFED'e göre 84 milyar dolar ve son olarak BM Kalkınma Programı Türkiye Temsilcisi Louisa Vinton, "Yapılan hesaplamalarla, hükümetin sunduğu ve uluslararası ortakların desteklediği zarar tutarının 100 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor" dedi.

    Vinton, depremler nedeniyle bölgede yaşayan 2,7 milyon kişinin yerinden olduğunu, 600 bine yakın bina veya iş yerinin de yıkıldığını kaydetti. 
     
  • Reuters'ın tahminine göre, Maraş depreminin GSYH'ye etkisini 0,6 ila 2 puan arasında kayıp yaşanacak. Ekonomistler üretimin yüzde 50 oranında aksadığı ve bu düşüşün 6-12 ay gibi bir sürede telafi edildiği bir senaryoyu baz alıyor.2023 yılı büyümenin ilk tahminlerden deprem nedeniyle 1-2 puan aşağıda kalabileceğini tahmin ediliyor.

    Bloomberg'e göre 1999 depremiyle karşılaştırıldığında depremlerde kamu harcamalarının GSYİH'nin yüzde 5,5'ine tekâmül edeceği yönünde tahminde bulunmuştur. Bu hesaba göre maliyet 40 milyar dolar civarına çıkmaktadır.
     
  • Dünya gazetesi tahmininde ise, GSMH kaybı 10 milyar dolar, iş gücü kaybı 3 milyar dolar ve konut zararı 70 milyar dolar olmak üzere toplam kayıp 84 milyar dolar olarak hesaplandı.

    13,4 milyon insanın yaşadığı 10 ilde yaşan 2 deprem; bölge ve Türkiye ekonomisini derinden etkileyecektir. Bölgenin GSMH içindeki payı yüzde 9,3, toplam vergi mükelleflerinin yüzde 11'i, toplam sigortalıların yüzde 11, toplam tarımsal üretimin yüzde 14.50, toplam ihracatın yüzde 8,50 bu bölgedendir. 10 ilin toplam bütçe gelirlerine katkısı yüzde 4,7'dir.
     
  • Deprem, Şili'nin yaklaşık 700 km güneyinde kalan Valdivia şehrini ansızın vurmuştu. Güney Amerika'da nüfusu 18 milyon olan Şili'nin güneyini vuran deprem, gündüz saatinde başladığı için daha fazla can kaybı olmamasının neden oldu. Ancak tsunami o kadar şiddetliydi ki neredeyse depremde yaşanan can kaybı kadar can kaybına sebep oldu.

    Birçok ülkede onlarca insan öldü. Puerto Montt'un yüzde 90'ının, Angol'un yüzde 82'sinin, Puerto Saavedra'nın ise tamamının yıkıldı. Ülkede tarım ve madencilik ciddi darbe aldı. Ekonomisi madenciliğe bağlı olan Şili'de milyonlarca dolar ekonomik hasar meydana geldi.
     
  • Ancak Şili'de 50 yıl sonra deprem, tıpkı Maraş depremi gibi sabaha karşı yerel saatle 03.34'te gerçekleşti. 2010 Şili depremi (Şili'nin Maule bölgesi açıklarında, Concepción ve Santiago arasında) 8,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Bu depremin merkezinin yaklaşık 35 kilometre derinlikte ve kıyıdan birkaç mil açıkta olduğu bildirildi.

    1960 Valdivia depremiyle ilgili olabilir. 2010 depremi, 1960 olayından bu yana Valdivia'yı etkileyen en büyük depremdi. 35 ev ağır hasar gördü ve yaklaşık 44 ev onarılabilir hasar gördü.

    Yani Şili halkı, güney (1960) veya kuzey(2010) fark etmezsin yapı-inşa stoğu kurallarına ve standartlarına uyduğu ve Şili'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğine göre şehirlerini inşa ettiği için doğal afetlerden ders aldığını gösteriyor. Nitekim can ve mal kaybını da daha az yaşıyor.
     
  • Şili depreminde 34,3 trilyon kilogram enerji açığa çıkmıştır ki Hiroşima'ya atılan atom bombasının 15 trilyon enerjiye sahip olduğu göz önüne alındığında dehşet verici bir boyut.

    Kahramanmaraş depreminde ortaya çıkan enerji yoğunluğunun 30 trilyon olduğu belirtiliyor. Buna rağmen Şili depreminde yaşanan ölü ve yaralı sayısı Türkiye ile karşılaştırıldığında neredeyse yok denilecek kadar azdır.

Şili depremi Soğuk Savaş'ın zirvesinin yaşandığı bir dönemde gerçekleşti.

Depremin yarattığı etki o kadar büyüktü ki; nükleer bir savaşın başlangıcı olarak yanlış anlaşıldı.

Sonuç olarak Şili toplumu 100 yılı aşkın bir süredir depremlere ve birçok felakete maruz kaldı.

Böylece Şili, depremlerin yıkıcı sonuçlarını azaltmak için sismik yapı yönetmelikleri gibi hasarın azaltıcı yolları olduğunu fark etti.

Ancak Türkiye olarak 1999 Marmara/Gölcük ve Düzce depreminde yaşanan acı tecrübelere rağmen halen yüzleşilmesi gereken birçok sorunumuz var.

Şilili yetkililer bu sorunu doğru bir bakış açısıyla ele aldılar. Şilili kamu personelini öğreterek/eğiterek ve vatandaşlara daha fazla bilgi sağlayarak daha güvenli koşulları sağlamak için doğru ve uygun araçları oluşturdular.

Ne yazık ki ülkemizde 20 yılda bir arpa boyu yol alamadığımızı Maraş depremlerinde bir kez daha gördük.

Şili tecrübesi sayesinde Türkiye'nin bina yönetmeliklerini ve deprem eğitimi ve güvenliğini uygulama konusunda kat etmesi gereken çok yol olduğunu fark ettim. Sanırım önce Türkiye'nin dinlemesi lazım.

 

 

Bu analize düşünsel olarak ilham verdiği için NTV Dış Haberler Müdürü Ahmet Yeşiltepe'ye teşekkür ediyorum. Bir sonraki değerlendirmemizde Şili'nin nasıl başardığını değineceğiz.

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU